14-06-2025 19:29

Nilgün Yılmaz & Beren

   0 Kişi Yorum Yaptı   Eklenme Tarihi: 07/05/2024
İş güvenliği uzmanı, ÜÇGEN OSGB’nin kurucusu ve KOİDER’in kurucu başkanı olarak tanıdığımız, çeşitli federasyonlarda başkan yardımcılığı görevlerini üstlenen, son olarak İzmit Belediyesi Meclis Üyesi seçilen Nilgün Yılmaz, anneliği ‘dünyanın en muhteşem duygusu’ olarak tanımlıyor. Anneliğin aynı zamanda büyük sorumluluk olduğunu ifade eden Nilgün Hanım, anne olduğu günden bu yana aklı ve gücü yettiğince dünyayı daha iyi bir yer haline getirebilmek için çabaladığını belirtiyor.
.stripslashes($urun->baslik).

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1980 yılında İzmit’te doğdum. Karadeniz Teknik Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği’nden mezun oldum. 2012 yılından bu yana iş güvenliği uzmanı olarak görev yapıyorum ve ÜÇGEN OSGB’nin kurucusuyum. İzmit Belediyesi Meclis Üyesi, Meclis Çalışma Komisyonlarından; Çocuk Hakları Komisyonu ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu Başkanı, GİFED Başkan Yardımcısı, DOĞUMARSİFED Başkan Yardımcısı ve KOİDER’in kurucu başkanıyım. 2014 yılında dünyaya gelen canım kızım Beren Yılmaz’ın annesi olarak dünyanın en muhteşem duygusunu yaşayıp, en büyük sorumluluğunu yerine getirmeye çalışıyorum. 

 

İlk anne olduğunuzda mutluluğun yanı sıra hangi duyguları hissettiniz?

Her şey varlığını ilk öğrendiğimde başladı. Anne olmak yoğun bir sevgi, yüksek bir koruma iç güdüsü, biraz endişe ve büyük bir enerji ile birbirine bağlanma duygusunun kombinasyonu bence. Bu temel duyguları hiç azalmadan, bir ömür boyu kalbinde taşıyor insan.

 

Anne olduktan sonra hayatınızda neler değişti?

Benim annelik serüvenim 2,5 yıllık bir bekleyişin ardından geldi, yani Beren bütün varlığımla istediğim bir bebekti. Anne olduktan sonra hayatı algılayış biçimim değişti. Sorumluluk duygusu hep yüksek bir insandım ama anne olunca bu daha da çok arttı; koruma, kollama ve sahiplenme duygularımın ne kadar yüksek olduğunu fark ettim. Anne olduğum günden bu yana aklım ve gücüm yettiğince dünyayı daha iyi bir yer yapabilmek için çabalamayı ve buna inanmayı hiç bırakmadım.

 

Çocuk sahibi olmadan önce nasıl bir anne olmayı hayal ediyordunuz? İşler planladığınız gibi gitti mi?

‘Şöyle bir anne olurum’ gibi planım yoktu ki ben mühendislik eğitimimin ve çalışma hayatımın da etkisiyle oldukça planlı bir insanımdır. Kızım dünyaya geldiğinde işimle ilgili zorlu bir süreçten geçiyordum ve 5 günlük bebekken işe gitmek zorunda kaldım, bu biraz zor oldu tabi. Ancak ne bebeğim ve ihtiyaçlarından ne de işimden vazgeçmedim. ‘Madem şu dönem koşullar böyle, ben de lohusa sendromuna girmem’ dedim, güçlenerek yola devam etmeyi seçtim. 

 

Annenizin ’anne olunca anlarsın’ dediğinde ne demek istediğini, anne olunca anladınız mı? Bizimle de paylaşır mısınız?

Kesinlikle anladım. Hep anlatıyorum, ergenlik dönemimde bir şeye kızdığımda, ‘Ben mi davetiye çıkardım sana’ diye çıkışırdım bazen anneme. Anne olunca anladım bir annenin bebeği için ne çok özveride bulunduğunu ve bunu da bile isteye yaptığını. Emeklerini, geceler boyu uykusuzluğunu, yorgunluğunu... Öyle iyi anladım ki bunu  anneme de itiraf ettim tabii ki. Bu vesileyle buradan da kalbi; kardeşim, ben ve torunları için atan annemin ellerinden, gözlerinden öperim. 

 

‘Ben asla annem gibi yapmam’ deyip de çocuğunuza aynı şekilde davrandığınız oldu mu?

Tabii ki oldu. 

 

Sizce anne olmanın en keyifli yanı nedir?

Kızımın mutlu olduğunu görmek, duymak, hissetmek, birbirimize sarıldığımızdaki o muhteşem duygu, anneliğin en keyifli yanı. Ayrıca anne olmak sadece kendi çocuğunun değil diğer çocukların da duygusunu anlayıp; yaşından, cinsiyetinden, kim olduğundan bağımsız bir şekilde sadece çocuk olduğu için empati yapıp şefkat ve sevgi gösterebilmek; koruyup kollayabilmek, yanında olduğunu hissettirebilmek demektir.

 

Peki, en çok zorlayan yanı?

Anne olmak genellikle ‘dünyanın en zor işi’ olarak tanımlanır. Bu, karşılığında size para ödenmeyen ve sürekli olarak deneyimledikçe öğrenmenizi gerektiren bir ‘iş’tir. Dolayısıyla annelik biz kadınları daha güçlü ve dayanıklı insanlara dönüştüren bir işlemci olarak tanımlanabilir.

 

Birlikte yapmaktan en çok keyif aldığınız şey nedir?

Bu dönemsel olarak değişen bir şey olmakla birlikte monopoly küçük yaşlarından beri oynamayı sevdiğimiz bir oyun. Bir de birlikte pazar sabahı yuvarlanmalarına bayılıyorum.

 

 Bir anne olarak çocuğunuza hayata dair verdiğiniz en önemli öğüt nedir?

‘En önemli öğüt’ diye bir şeyin olmadığını düşünüyorum. Çünkü annelik bir rehberlik işi. Ve hayatın her alanı çok önemli. Yani insanlara ‘nazik davranmalısın’ öğüdü, ‘hakkını aramalısın’ kadar önemli. İyi anneliği bana göre tanımlayacak olursam; ‘hayatla ilgili değerler bütününü en doğru şekilde ifade ederek aktarmak’ diyebilirim.

 

Anneler Günü’nde, annenize ne söylemek isterdiniz?

Canım annem, senin kızın olduğum için çok şanslı hissediyorum kendimi. Her zaman yanımda olman beni daha güçlü kılıyor. Bizim için yaptığın fedakarlıklar için kardeşim ve kendim adıma binlerce kez şükrediyor ve minnet duyuyorum. Allah sana sağlık, sıhhat ve uzun ömür versin. Sonsuz sevgilerimle.

YORUMLAR
Yaptığınız yorumlar editör onayından geçmektedir.