Bazı hayaller kişisel değildir; büyür, gelişir ve bir toplumun geleceğine dokunur. Deniz Altıntaş’ın çocuklara duyduğu sevgiyi, köklerinden aldığı ilhamla birleştirerek yönettiği Koza Akademi de tam olarak böyle bir hikâyenin ürünü.
İzmit’in kalbinde filizlenen bu kurum, yalnızca bir okul değil çocukların ilk adımlarını güvenle attığı, sevgiyle büyüdüğü bir eğitim yuvası.
Her detayında özen, her kararında vizyon olan bu yolculukta; bireysel farklılıklara saygı, şeffaf iletişim ve çok yönlü gelişim Koza Akademi’nin temel taşlarını oluşturuyor.
Bu röportajda, bir girişim hikâyesinden çok daha fazlasını; bir duruşu, bir bakış açısını ve eğitime adanmış yürekleri bulacaksınız.
Deniz Hanım, öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
1993, İzmit doğumluyum. Sabancı Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunuyum. Eğitim hayatım boyunca hep kendi işimi kurmayı hayal ettim. Öte yandan çocuklarla çalışmak her zaman özel ilgi alanım oldu. İzmit benim köklerimin olduğu, kendimi ait hissettiğim bir şehir. Babam Ali Altıntaş, uzun yıllardır İzmit’te kulak burun boğaz uzmanı olarak görev yapıyor. Onun mesleğine olan sevgisi, insan ilişkilerindeki samimiyeti ve yıllardır şehirde oluşturduğu güven ortamı bana da ilham kaynağı oldu. İşletme alanındaki eğitimim ve sonrasında edindiğim tecrübelerle birlikte eğitim sektörüne adım atmaya karar verdim ve bu doğrultuda kendi kurumum olan Koza Akademi’yi devralma sürecine girdim.
Farklı bir alanda eğitim aldıktan sonra eğitim sektörüne geçmek cesaret isteyen bir karar. Bu geçiş süreci nasıl gelişti?
İşletme mezunu olarak aslında farklı sektörlerde de deneyimlerim oldu. Fakat her zaman yaptığım işin daha fazla anlam taşımasını, birilerinin hayatına dokunmasını istedim. Çocukların gelişimine katkı sağlamak, onların ilk eğitim yolculuklarında yanında olmak bana çok anlamlı geldi. Ailemden edindiğim değerler, özellikle de babamın iş ahlakı bu kararı almamda belirleyici oldu. Cesaretten öte, tutkumu takip ettiğimi söyleyebilirim.
Koza Akademi’yi devralmaya nasıl karar verdiniz, bu işe girerken sizi en çok ne heyecanlandırdı?
Koza Akademi’yi devralma sürecinde beni en çok heyecanlandıran şey çocukların ilk öğrenme ve sosyalleşme anlarında hayatlarına dokunabilme fikri oldu. İzmit, doğup büyüdüğüm, sosyal çevresini yakından tanıdığım bir şehir. Ailemizin yıllardır bu şehirde kurduğu güçlü bağlar ve oluşturduğu güven ortamı da bu adımı atarken bana büyük cesaret verdi. Mevcut yapıyı daha da geliştirerek, çocuklara hem akademik hem de duygusal anlamda güçlü ve destekleyici bir eğitim ortamı sunmak en büyük motivasyonum oldu.
GENİŞ BİR BAHÇE
Bize biraz okulunuzun fiziki yapısından bahseder misiniz?
Koza Akademi, 4 katlı ve geniş bahçeli modern bir binada hizmet veriyor. Kurumumuzda 9 derslik, oyun alanları, uyku odaları, tuz odası ve çeşitli branşlara özel derslikler yer alıyor. Bahçemizde, çocukların açık havada güvenle vakit geçirebileceği özel alanların yanı sıra onların doğayla iç içe üretme becerilerini geliştirebilecekleri bir hobi bahçesi de bulunuyor. Fiziki yapımız, çocuklarımızın hem akademik başarılarını destekleyecek hem de sosyal ve duygusal gelişimlerine katkı sağlayacak şekilde, özenle tasarlandı.
Kurumda hangi yaş gruplarına yönelik eğitim veriliyor, öğrenci kapasiteniz nedir?
Koza Akademi’de 2 yaş itibariyle çocuklarımıza okul öncesi eğitimi veriyoruz. Ana sınıfı da dahil olmak üzere 6 yaşa kadar farklı yaş gruplarına yönelik programlarımız bulunuyor. Kurumumuzun ortalama öğrenci kapasitesi 110 civarında. Gruplarımızı bilinçli olarak daha küçük tutarak, her çocukla birebir ilgilenilmesine özen gösteriyoruz.
ŞEFFAF BİR EĞİTİM
Günümüzde eğitim anlayışı sürekli değişiyor. Siz, Koza Akademi’de nasıl bir eğitim felsefesi benimsiyorsunuz?
Bizim temel felsefemiz; çocuk merkezli, bireysel farklılıklara saygılı ve güven temelli bir eğitim ortamı oluşturmak. Çocukların sadece akademik değil duygusal, sosyal ve fiziksel gelişimlerini de destekliyoruz. Aile ile sürekli iletişim halinde, açık ve şeffaf bir eğitim anlayışını benimsiyoruz. Çocuğun mutlu olduğu bir ortamda öğrenmenin çok daha kalıcı olduğuna inanıyoruz.
İngilizce, cimnastik, bale, dans, ritim, drama gibi branş dersleriniz var. Bu çeşitliliğin öğrencilerin gelişimine nasıl katkı sağladığını düşünüyorsunuz?
Branş derslerimiz, çocuklarımızın farklı alanlarda ilgi ve yeteneklerini keşfetmelerine fırsat veriyor. Ayrıca sosyal becerilerinin gelişmesine, özgüven kazanmalarına, motor becerilerinin desteklenmesine ve kendilerini ifade etme yeteneklerinin artmasına ciddi katkı sağlıyor. Tek boyutlu değil, çok yönlü gelişimi önemsiyoruz.
TUZ ODASI VAR
Tuz odası gibi farklı bir uygulamanız mevcut. Bu fikir nasıl ortaya çıktı ve öğrencilere/süreçlere nasıl bir katkı sağlıyor?
Tuz odası uygulamasını, çocuklarımızın solunum yollarını rahatlatmak ve bağışıklık sistemlerini güçlendirmek amacıyla hayata geçirdik. Özellikle mevsim geçişlerinde sıkça karşılaşılan üst solunum yolu rahatsızlıklarına karşı koruyucu bir destek sunuyor. Öğrencilerimiz burada hem oyun oynayarak keyifli zaman geçiriyor hem de sağlık açısından önemli faydalar sağlıyor.
Eğitmen kadronuz hakkında bilgi verebilir misiniz? Nasıl bir ekiple çalışıyorsunuz?
Alanında deneyimli, çocuk gelişimi ve okul öncesi eğitim konusunda uzmanlaşmış güçlü bir kadromuz var. Ekip arkadaşlarımızın hepsi çocuklarla çalışmayı seven, kendini sürekli geliştiren ve sorumluluk bilinci yüksek kişiler. Sıcak bir aile ortamında, dinamik ve güçlü bir ekip ruhuyla çalışıyoruz.
Kurum müdürünüz Fulya Bilgiözü’nün Koza Akademi’deki rolünden ve katkılarından bahseder misiniz?
Kurum müdürümüz Fulya Bilgiözü, eğitim alanında uzun yıllara dayanan tecrübesiyle sadece bir yönetici değil aynı zamanda vizyoner bir eğitimci. Çocuk gelişimi konusundaki uzmanlığı, öğretmenlerle kurduğu güçlü ve yapıcı iletişimi, kriz anlarındaki soğukkanlı liderliği ile kurumumuzun temel taşlarından biri. Burada görev yaptığı yıllar boyunca hem velilerle kurduğu güven ilişkisi hem de çocuklara gösterdiği içten ilgiyle Koza Akademi’nin “yuva gibi” hissedilmesinde büyük pay sahibi. Çocukları birebir tanıması, her öğrencinin gelişimini yakından takip etmesi, onun bu işi sadece bir meslek değil bir gönül işi olarak gördüğünün en önemli kanıtı. Fulya Hanım, eğitimin sadece bir sistem değil yüksek sabır ve özveriyle yoğrulan bir emek işi olduğunu en sade haliyle gösteriyor.
HEDEF: ÖRNEK BİR MODEL
Akademinin kısa ve uzun vadeli hedefleri nelerdir?
Kısa vadede hedefimiz; mevcut eğitim kalitemizi sürekli geliştirip, her çocuğun bireysel ihtiyacına uygun çözümler sunmak. Uzun vadede ise Koza Akademi markasını daha geniş kitlelere ulaştırmak, İzmit ve çevresinde örnek bir okul modeli oluşturmak planlarımız arasında.
Deniz Hanım, son olarak şunu da sormak istiyorum: Eğitime yatırım yapmak isteyen girişimcilere ya da bu sektöre adım atmak isteyenlere ne gibi tavsiyeleriniz olur?
Eğitim sektörü büyük bir sorumluluk. Bu işi yapacak olanların öncelikle çocuk odaklı, sabırlı ve vicdanlı olması gerekiyor. Sürekli gelişime açık olmak, ailelerle güvene dayalı bir iletişim kurmak çok önemli. Kısa vadeli kazanç beklentisiyle değil çocukların hayatına değer katma vizyonuyla hareket etmek şart.
Adres: Bağçeşme Turgut Mah. Hayat Cad. No: 36 İzmit/KOCAELİ
Telefon: 0 262 322 66 66
Web: ozelkozaakademi.com
Instagram: ozelkozaakademi