Kendi markanızı kurma fikri nasıl ortaya çıktı? Bu süreçte sizi en çok motive eden şey neydi?
Müziğe ve eğitime olan tutkum, beni Ay Sanat Merkezi’ni kurmaya itti. Müzik, sadece bir sanat dalı değil, aynı zamanda bireylerin kendini ifade etmesine ve gelişmesine aracı olan bir güç. Özellikle çocuklarla çalışmanın ve onlara sanatı sevdirebilmenin büyük bir fark yaratacağına inanıyordum ancak beni en çok motive eden şey özel çocuklar için de eşit eğitim fırsatları oluşturabilme hayalim oldu. Kızım Ayşe Melek’in dünyasını ve diğer özel çocukların ihtiyaçlarını yakından görebilmek, bu yolda ilerlememde en büyük itici gücümdü.
Markanızı kurarken karşılaştığınız en büyük zorluk neydi ve bunu nasıl aştınız?
En büyük zorluk, özel çocuklar için eğitim imkanlarını geliştirmek ve toplumsal farkındalığı arttırmaktı. Bazı insanlar, sanatın özel çocuklar için ne kadar önemli olduğunu anlamakta zorluk çekiyor. Ancak bu engelleri aşmak için çok çalıştım, alanında uzman eğitmenlerle bir araya geldim ve projelerimi anlatabileceğim platformlar oluşturdum.
Çevrenizden nasıl tepkiler aldınız? En büyük destekçiniz kimdi?
Bazı insanlar, “Bu kadar büyük bir projeyi tek başına yüretmek zor olmaz mı?” diye sorsa da çok sayıda olumlu geri dönüş aldım. Müzik okulumu açtığımda, ailem ve dostlarım bana çok destek oldular. En büyük destekçim ise tabii ki kızım Ayşe Melek’ti. Onun sevgisi, ilgisi ve bana duyduğu inanç, yorgun hissettiğim her an bana yeniden güç verdi.
İlk adımı attığınızda en büyük hayaliniz neydi? Bugün o hayale ne kadar yaklaştığınızı düşünüyorsunuz?
Hayalim, her çocuğun sanat eğitimi alabileceği bir ortam oluşturmaktı ancak özel çocuklar için bir sanat okulu kurma fikri zaman içinde büyüyerek ana hedefim haline geldi. Bugün bu hayalime bir adım daha yakınım. Hazırladığım projeler, eğitim planları ve farkındalık çalışmalarıyla bu vizyonu gerçekleştirmek için çaba sarf ediyorum.
Markanızı rakiplerinizden ayıran en önemli özellik nedir?
Ay Sanat Merkezi, sadece bir müzik okulu değil, farklı yeteneklere ve ihtiyaçlara sahip her bireyin kendini rahat hissettiği bir alan. Özellikle özel çocukların dahil olabileceği bir eğitim modeli oluşturmamız, bizi diğerlerinden ayıran en önemli unsur.
Gelecekte kendinizi ve markanızı nerede görüyorsunuz?
Birkaç yıl içinde, özel çocuklar için tam donanımlı bir sanat okulunun temelini atmayı hedefliyorum. Ay Sanat Merkezi’nin büyüyerek daha çok çocuğa ve aileye dokunmasını istiyorum.
Sizinle aynı yolda yürümek isteyen kadınlara en önemli tavsiyeniz ne olurdu?
Kendi hayallerinizden asla vazgeçmeyin ve toplumsal önyargılara takılmadan ilerleyin. Zorluklar olacaktır ancak sevdiğiniz şeyi yapıyorsanız, bu zorluklar sizi daha da güçlendirecektir. Destek almaktan çekinmeyin ve yanınızdaki insanların desteğini değerlendirin.
Eğer bugünkü bilginiz ve deneyiminizle en başa dönebilseydiniz, neyi farklı yapardınız?
Daha erken başlardım. Bazı korkularımın beni geciktirdiğini fark ettim. Oysa hata yapmak öğrenmenin bir parçası. Daha fazla risk alarak daha önce harekete geçebilirdim.
8 Mart sizin için ne ifade ediyor?
8 Mart, sadece bir tarih değil, kadınların gücünü, mücadelesini ve vazgeçmeyen ruhunu simgeleyen özel bir gün. Bir anne olarak, bir eğitimci olarak ve en önemlisi özel çocuklara adanmış bir yüreğe sahip birisi olarak; kadınların sevgiyle, fedakârlıkla ve azimle dünyayı nasıl değiştirdiğini her gün görüyorum. Bu gün, sadece geçmişte verilen mücadeleleri anmak değil, gelecekte de eşitlik ve adalet için yürünecek yolları hatırlamak için önemli. En büyük dileğim, tüm kadınların hiçbir engelle karşılaşmadan hayallerine ulaşabildiği bir dünya görmek.