23-04-2024 21:04

Lüksün ve ihtişamın başkenti: Dubai

   0 Kişi Yorum Yaptı   Eklenme Tarihi: 03/04/2023
İhtişamlı mimarisi, muhteşem residansları, sıra dışı AVM’leri, şık caddeleri, çölü ve kumsallarıyla lüksün doruklarda yaşandığı Dubai, ‘en’lerin bir araya toplandığı muhteşem bir şehir
.stripslashes($urun->baslik).

HAZIRLAYAN: ESİN ALÇIOĞLU

Kalın kabanlardan, uzun çizmelerden, tüylü kazaklardan bıkanlara sesleniyorum! Kışa kısa bir mola vermek isteyenler, rotanızı çevirmeniz gereken yer, Dubai! İstanbul’dan uçakla 4,5 saatlik uçuş mesafesinde, sıcak, egzotik bir seyahat noktası.

Dubai’yi görmeyenlerin hep bir ön yargısı vardır. Tarihinin olmayışı, yüksek binalar ve alışveriş merkezi üzerine kurulu bir yaşam şekli, insana buranın gezmeye değer olmadığını düşündürür. “Yapay bir şehir” derler… Gidip Dubai’yi görünce yapaylığın bile güzelinin yapılmış olduğunu göreceksiniz. Dönüşünüz benim gibi hüzünlü olacak ve mutlaka bir daha gitmek isteyeceksiniz.

Dubai’de turistlerin ilgisini çekecek birçok aktivite bulmuşlar, ‘en’leri bir şehirde toplamışlar ve gezilesi bir şehir inşa etmişler. Dubai’yi sakın bir Arap ülkesi gibi düşünmeyin. İnanın özgürce giyindiğiniz, yaşadığınız, dolaştığınız bambaşka bir dünya.

HERKES İNGİLİZCE KONUŞUYOR

Petrol sayesinde ihya olmuş Arap Yarımadası ülkelerinden Birleşik Arap Emirlikleri, küçük ama çok zengin bir ülke. 7 emirlikten oluşuyor, başkent yani baş emirlik Abu Dhabi. En modern, en turistik olanı ise aynı zamanda finansal merkez olan Dubai.

Resmi dil Arapça olsa da ülkede yalnızca İngilizce konuşuluyor diyebilirim hatta hiç Arapça duymadan geri gelebilirsiniz. Çalışanlar, tezgâhtarlar, garsonlar Hintli veya Filipinli, onlar da İngilizce konuşuyor. Levhalarda her şeyin İngilizce açıklaması var. Kendi halkını tam ayırt edemesem de onlar bile aralarında İngilizce konuşuyor. ‘Dubailileri ayırt edemedim’ diyorum çünkü gerçekten Amerikalı gibi yaşadıkları için bildiğimiz Arap profilinden çok uzaktalar.

Dubai’ye gitmek için en uygun zaman Kasım-Mayıs arası. Yılın diğer bölümü düşünmeyin bile, kavrulursunuz… Bizim ülkemiz kışı yaşarken orada yazın keyfini çıkarmak çok ayrıcalıklı oluyor çünkü sahilleri Maldivleri aratmayacak güzellikte.

ÇOK TÜRK VAR

Çok turist çeken bir lokasyon olduğu için Dubai’de çok sayıda otel bulunuyor. Bu arada inanamayacağınız kadar Türk turist var. Biz uzun zamandır bu kadar Türk’le tatil yaptığımızı hatırlamıyoruz. Ülkemizin güneyinde Ruslarla ve geri kalan yerlerde Araplarla tatil yaptığımızdan dolayı etrafımızda bu kadar Türk olması bize hoş ve ilginç geldi :)

Ünlü Türk zinciri oteller Dubai’ye çok hakim. Biz de Jumeriah Beach bölgesinde, bu otellerden birinde kaldığımız için çok rahat ettik. Çalışanlar Türk’tü. Yemekler Türk aşçılar tarafından yapılmış Türk lezzetleriydi. Sabah kahvaltısında menemen, akşam yemeklerinde dünya mutfağının yanı sıra kebap ve döner yiyebilirsiniz. Türkiye’de yemenin kısmet olmadığı ve benim çok merak ettiğim İmam Çağdaş Baklavası bile otele her gün düzenli olarak Antep’ten geliyor.

Öncelikle şunu söylemek isterim: Çok yönlü bir tatil olacağından Dubai’ye en az bir haftanızı ayırmanız gerekiyor ki bize bu süre bile yetmedi çünkü hem gezilecek çok yer var hem de işin içinde harika bir kumsal ve deniz olunca insan hiçbir şeyden eksik kalmak istemiyor.

DÜNYANIN EN YÜKSEK BİNASI

O zaman başlıyoruz… Dünyanın en yüksek binası bilin bakalım nerede? “Paris” demeyin, Eiffel kulesi bildiğin cüceymiş. New York’daki Empire State ise biraz daha yakın tahmin olsa da Dubai’deki Burj Khalifa’nın bileğini bükemez… Burj Khalifa 829 metre uzunluğunda, betonarme bina üstüne çelik konstrüksiyonla yükseltilmiş bir bina. İçinde oteller, iş merkezleri ve restoranlar var. Bu kadar yüksek olmasına rağmen dünyanın en güvenli binası olma özelliğini taşıyor. At The Top adında bir de gözlem noktası var Burj Khalifa’nın. 124. katta dünyaya tepeden bakma şansına erişiyorsunuz.

Yazımın başında Dubai ‘en’ler şehri demiştim ya bunu daha çok duyacaksınız. Burj Khalifa’nın komşusu Dubai Mall, kapladığı toplam alan olarak, dünyanın en büyük alışveriş merkezi unvanını elinde tutan, en turistik alışveriş merkezi. En büyük özelliği ise asla bir günde bitirememeniz ve kaybolmanızın garanti olması :) Dubai’ye alışveriş odaklı geldiyseniz, Dubai Mall sizin için bir cennet, hem Avrupa hem Amerika markalarını bir arada bulabileceksiniz.

Alışveriş yapmayacak bile olsanız bazı bölümlerin tasarımı, akvaryum ve AVM içinde düzenlenen aktiviteler burayı gezmeye değer kılacaktır. Dubai Mall’ın içindeki kocaman akvaryum sizi bir süre oyalayacak. İçeri girmeseniz bile dışardan göründüğü kadarıyla izleyip içindeki balıklara hayranlıkla bakacaksınız.

 

DENİZİN ÜZERİNDEKİ PALMİYE

Dubai Mall’un en ünlü atraksiyonu da The Dubai Fountain! Açık alanda saat 18.00’den sonra başlayan, her yarım saatte bir yapılan inanılmaz bir fıskiye şovu.  Su ve ışık müzik ile dans ediyor, siz de izlerken mest oluyorsunuz. Dubai Mall’un içinde veya karşısındaki Souk Al Bahar‘da, Fountain manzaralı restoranlarda oturup bir şeyler yerseniz bir kaç şov izleme imkanınız olur.

Bence “Dubai” denilince ilk akla gelen yapı, dünyanın ilk 7 yıldızlı oteli Burj Al Arab. Yelken şeklindeki mimarisini bilmeyen yoktur. Diğer çok ünlü bölgesi ise Palmiye Adası. Kaya ve kum taşıyıp Palmiye şeklinde ada yapmışlar. Adanın üstüne de müthiş lüks oteller, evler, rezidanslar kondurmuşlar. Tam bir görsel şölen. Bizim gittiğimiz tarihte Beyonce özel bir davete geldiğinden, buralar epey bir hareketliydi.

Şehirden palmiyenin gövdesine giriş yapılıyor, palmiyenin etrafındaki çembere ulaşmak için denizin altından yol yapmışlar. Palmiyenin en uç noktasında ünlü bir otel var: Atlantis. Buranın mimarisi ve renkleri çok hoş. İçinde kocaman bir akvaryum ve Dubai’nin diğer su parkı olan Aquaventure bulunuyor.

360 DERECE MANZARA

Dubai devamlı gelişen ve yenilenen bir şehir. Şimdi de denizin ortasına kara ile bağlantılı olmayan, ‘dünya haritası’ şeklinde bir adalar topluluğu inşa ediyorlar. Dünya haritasında soğuk ülkelerin olduğu kısımlarda kar yağdıracaklarmış. Ne diyeyim, heyecanla bekliyoruz.

Deniz kenarında Jumeirah Plajı’nın olduğu caddedeki JBR Walk ve onun arka paralelinde, marinanın etrafındaki Marina Walk şehrin ender açık havada gezme bölümleri. Bizim otelimiz de bu bölgede olduğundan akşam keyifli yürüyüşler gerçekleştirdik.

Dubai yılın belli dönemlerinde sıcakla mücadele eden bir şehir olduğundan, yürüyüş boyunca klimalı kapalı bölmelere rastlıyorsunuz. Bu arada yine sahilde bulunan Flaying Cup’a binmenizi mutlaka öneriyorum. Lunaparktaki gibi bir alete binip, oldukça yükselip, yukarda 360 derece dönerek manzaranın ve ikramlıkların tadını çıkarıyorsunuz. İndikten sonra bizi ona zorla bindiren Arel‘e teşekkür ettik :)

JBR’nin açılımı, Jumeirah Beach Residence. Şehrin bu bölümünde rezidans olarak kullanılan yüksek yüksek binalar var. Marina Walk‘a ise akşam yolumuz düştü. Yüksek binaların arasında geziniyorsunuz, Dubai’de misiniz Amerika’da mısınız şaşırıyorsunuz. Alışveriş merkezlerine doymadıysanız, Marina bölgesindeki Marina Mall’a uğrayabilirsiniz.

 

AVM İÇİNDE KAYAK PİSTİ

Medinat Jumeirah ise çok hoş turistik bir çarşı. Dizaynındaki ahşap işçiliğini çok beğendim. Dışarıdaki su, suyun üstündeki gezinti tekneleri ve Burj Al Arab manzarası, burayı uğramadan dönülmez kılıyor.

Mall of Emirates de Dubai’nin ikinci en turistik alışveriş merkezi. Buranın özelliği içinde bir kayak pistinin olması. Pistin, 50 derece sıcaklık gören bir şehirde, turistik bir AVM’nin içinde olduğu düşünülürse, bu kadarının bile büyük bir lüks olduğu sonucuna varılabilir.

Çöl safarisi ise bir Dubai turistinin mutlaka yapması gereken aktivite. Çöle vurmadan, geri dönülmez! Dubaililer bu safariyi “çöle vurmak, çöle şaplak atmak” gibi komik tabirlerle isimlendiriyor. Safari turları öğleden sonra 15.00’te başlayıp akşam 22.00 gibi sona eriyor. Çölde akşamları serin oluyor, yanınıza kalın giysiler almayı unutmayın.

Safaride durum şu şekilde: 6 kişilik jipler organize ediliyor. Biz çekirde aile olarak 3 kişiydik. Şoför 15.00-15.30 arası sizi otelden alıyor ve doğru çöle… Yol yaklaşık 45 dakika-1 saat sürüyor, yolda bir mola veriliyor. Jip çöle girince, kuma gömülmemek için lastikler hafif indiriliyor.

MUHTEŞEM ÇÖL SAFARİSİ

Bu benim çölle ilk karşılaşmamdı. Dümdüz bir alan zannederdim oysa engebeli bir yapısı var çölün. Rüzgardan oluşmuş tepecikler ve çukurlar var hep.. Bu da bir eğlence malzemesi oluşturuyor çünkü jiple ani manevralar yaparak sizi hoplatıp zıplatıyorlar, drift atıyorlar. Adeta roller coaster’a binmiş gibi hissettiğiniz anlar oluyor. En arkada lastiğin üstünde oturan kişi en çok etkileniyor bu sarsılmalardan. Uzunca bir yolu sarsılarak, hoplayıp zıplayarak gidiyoruz. Jipin içinde bazen çığlık atıyoruz, bazen kahkaha.

Güneşi batırdıktan sonra tur şirketinin kamp alanına geliyoruz. Burada deveye bindik, Dubai’nin eşsiz parfümlerinden satın aldık (sakın almadan dönmeyin), onlara özel kahve ve aromatik çayların tadına baktık.

Bütün bunları yaptıktan sonra da tennure şovu başlıyor. Tennure şovu pelerinli bir adamın dönerek yaptığı bir şov. Dakikalarca dönüyor, pelerini şekilden şekle giriyor, ışıklar yanıyor, güzel görüntüler oluşuyor. Tennure şovundan sonra yemek alınıyor, açık büfe ama süper leziz mangal ve salatalar…

TÜRÜNÜN TEK ÖRNEĞİ

Hem turistler hem de yerel halk, Dubai Frame’in (Dubai Çerçevesi) şehrin mutlaka görülmesi gereken yerlerinden olduğu konusunda hemfikir. Binanın, Burç Halife ve Burj Al Arab gibi Zabeel Park’taki önemli konumu, şehrin nefes kesici manzaralarını önünüze seriyor.

150 metre yüksekliğinde ve 93 metre genişliğindeki Dubai Frame, iki kuleyi birbirine bağlayan köprü sayesinde, türünün tek örneği bir bina. Bir resim çerçevesini andıran yapının kuzeyi Dubai’nin tarihi mahallesine ait manzaralar sunarken, güneyi ise kentin göz alıcı modern mimarisini sergiliyor.

Çarpıcı manzaraların ötesinde, ziyaretçiler yerden gökyüzüne kadar geçmişi, bugünü ve geleceği deneyimleyebilir. Örneğin, şehrin geçmişinin hikayesi, ziyaretçileri zamanda geriye götürüyor. Bunun için animasyonlar ve holografik efektleri, geleneksel müzik ve aromatik kokularla birleştiren en son teknoloji kullanılıyor.

Sky Deck’in 50 metre uzunluğundaki  cam köprüsü de oldukça etkileyici bir yapı. Sensörler tarafından tetiklenen, altında bir film bulunan ve sıvı kristalden üretilen zemin, sadece bir ziyaretçi üzerinde yürüdüğünde netleşiyor. Zemine bakarken kendinizi havada yürüyormuş gibi hissedeceksiniz. Bunun bir benzerini İstanbul’da denemek isterseniz, Emar AVM’nin en üst katında Skywalk yapabilirsiniz. Bu da küçük bir dipnot olsun :)

Biz Dubai’yi çok sevdik ve kesinlikle bir hafta yetmedi. Tekrar gitmeyi iple çekiyorum. Herkesin bu ihtişamı ve deneyimi yaşamasını dilerim.

NASIL ARANDI: #dubai # esin alçıoğlu # gezi yazısı # birleşik arap emirlikleri

YORUMLAR
Yaptığınız yorumlar editör onayından geçmektedir.
Diğer Yazılarını İnceleyin;
Bahar neşesi!

3 hafta önce
Ön yargıları yıkan Orta Doğu kenti: Doha

Vize kuyruklarında, konsolosluk kapılarında sürünmeden kolayca gidebileceğiniz Katar, kollarını açmış sizi bekliyor. Basra Körfezi’ne doğru uzanan bir yarımada ülkesi olan Katar, ışıl ışıl gökdelenleri, yemyeşil parkları ve modern sanatlara verdiği önemle Orta Doğu ülkeleri hakkındaki ön yargıları yerle bir ediyor

2 ay önce
Merhaba şubat

3 ay önce
Yepyeni bir yıl!

4 ay önce
Yeni yıl yaklaşırken

5 ay önce
Kış yaklaşırken

6 ay önce
Yepyeni öneriler

9 ay önce
AMERİKA RÜYASI

Dergimizin yazarlarından Esin Alçıoğlu, geçtiğimiz günlerde 2 haftalık Amerika seyahatine çıktı. Eşi Hüseyin Alçıoğlu ve oğlu Arel ile birlikte Güney Amerika’yı adım adım gezen Esin Hanım, izlenimlerini Kocaeli Life okurları için kaleme aldı

9 ay önce
Diğerleri mevsimdi sen ise sanatsın temmuz...

10 ay önce
Neşeli haziran

11 ay önce
Esin Alçıoğlu: Güzel günler...

1 yıl önce
Esin Alçıoğlu: İçimizde çiçekler açsın

1 yıl önce
Esin Alçıoğlu: Hoş geldin yeni yıl!

1 yıl önce
Esin Alçıoğlu: Hoş Geldin Yeni Yıl

2 yıl önce
Ekim ayında neler yapalım?

2 yıl önce
Okula Dönüş Vakti

2 yıl önce
Yazı Bı̇tı̇rı̇yoruz

2 yıl önce
Yaz Geldi!

2 yıl önce
Haziranda ne yapalım?

2 yıl önce
Güneş daha parlak

2 yıl önce
Gülümseyin

2 yıl önce
Hoş geldin yeni yıl

2 yıl önce
Kışa Merhaba

3 yıl önce
Rüya gibi bir tatil: Maldivler

Maldiv Adaları; turkuaz rengi denizi, bembeyaz kumsalları, tropik ormanları ve sessizliğiyle romantizmi doruklarda yaşamak isteyenlere rüya gibi bir tatil vaat ediyor

3 yıl önce
Sonbaharı uğurlarken

3 yıl önce
Ekim sakinliğine merhaba…

3 yıl önce
Merhaba ağustos…

3 yıl önce
Yaza merhaba

3 yıl önce
Anlamlı günlerin müjdecisi

3 yıl önce
Minik kalpler için en özel ay

Yazan: Esin Alçıoğlu

3 yıl önce
Baharın hatırlattıkları…

Yazan: Esin Alçıoğlu

3 yıl önce