Dünyada ne kadar saçmalık var benim başıma gelir.
Değişik olan ben miyiiiim başkaları mı pek bilemedim.
Hayır biraz deli tarafım var ama aşağıda anlatacağım kadar da akılsız değilim arkadaş!
Seda Sayan da değilim kendimden bilmem kaç yaş küçük adamlarla birlikte olayım.
Neyse...
Şimdi efendim yaşımın 65 olması itibariyle bende bir rahatlık oluştu. Öyle ya!
Yıllardır erkekler tarafından yanlış anlaşılmamak için tutmuşum kendimi, Mesafeli mesafeli durmuşum, Geldik 65’e, oh beeee istediğim sevgi sözcüklerini istediğim gibi kullanabilirim. İnsanları seviyorum ve bunu belirtmeyi de seviyorum çünkü.
Bir tesiste çalışan ve neredeyse çocukluğunu bildiğim bir çocuk, ‘Çocuk’ diyorum bakın çünkü çocuğum yaşında,
Beni aradı.
Tesisle ilgili bir konuyu iletti.
Ben de ‘tamam aşkitom’ dedim. Ahahahahahha!
Hay senin dilini eşek arısı soksun Birgül! Hay ‘aşkitom’ diyen dillerin yansın! Gelen cevap:
Bana bak sen herkese aşkitom diye mi yazıyorsun, biraz terbiyeli ol, ben eşiyim, o da yanımda.
Şaka yapıyorlar dedim,
Çünkü benim çocukların adetidir, sürekli işletirler beni, bundan da büyük zevk alırlar.
Dedim ki sen eşiysen, sen de canikomsun.
‘Eşiyim ulen var mı diyeceğin’ dedi. ‘Kendi aşkınla ilgilen’ dedi.
Ay! Ama benim aşkım yok!
‘Geçti Bor’un pazarı’ diyecektim. ‘Ondan böyle rahatım’ diyecektim. Açıklamama fırsat vermeden beni engelledi.
Yaş 65, olduk mu yuva yıkan kadın şimdi! Kızım, evladım sorsaydın ya kocana benim kim olduğumu,
Mesela; Seda Sayan olmadığımı söylerdi sana.
İzmirliyim ama Gönül Yazar hiç değilim. Yaşım 65.
Canımın istediğine aşkitom, canımın istediğine şekerim deme hakkına kolay sahip olmadım ben. Sormadan yaptığı terbiyesizlik için eşi telefon açıp özür diledi.
Dilimin ucuna kadar geldi, ‘Bu kadar güvensiz olmak için sen ne yaptın bu kadıncağıza?’
Ne yaptın da anası yaşında kadını kıskanma krizine girdi?
Haklı değil miyim ama?
Bir çift laf da hemcinsime diyeyim, kapatayım konuyu.
Sevgili çocuk, yanlış kadını kıskanayım derken, asıl kıskanacaklarını kaçırırsın. Ben senin iyiliğin için söylüyorum.
NASIL ARANDI: #kocaeli # kocaelilife # kocaelinindergisi # kocaelidergisi # dergilik # koseyazisi # köşeyazısı # birgülyürüker # birgulyuruker
Pandemiden beri bir yerlere gidememenin sıkıntısı içinde kıvranırken, ‘Oh nihayet bitti’ deyip, Kuzey Işıkları’na niyetlendim. Savaş çıktı. Ama aklımda Petra. Derken ‘Haydi İtalya’ya gidelim’ dediler. Vize krizi çıktı. Kimse vize alamadı. Ama aklımda Petra. Dedim ki ‘Birgül aklındaki için eyleme geç, Ercan Turizm şirketinin sahibi Haluk Ercan’ın başının etini yemeye başla.’ Hemen her gün tek kelime ‘PETRA’ diye mesaj çektim. Sonunda oldu.
