Sonbaharı çok severim.
Sararan yaprakları, serin serin yüzüme çarpan rüzgârı, gökyüzünde dans eden bulutları severim.
Sonbaharın güzelliği; hüzünlü, mağrur bir edası olmasındandır.
Yeni bir başlangıcın yumuşak geçişini resmeder bize.
İnsan hayatı da böyledir.
Yeni başlangıçlar yapma zamanı gelince kendi içimizde bir sonbahar dönemine gireriz.
Sadeleşiriz.
Akıllanırız.
Bir şeyler ‘dank’ eder.
Hayatımızdan birilerini çıkarma zamanının geldiğini, bizi anlamayan, olsa da olur olmasa da olur dediklerimizin gitme sırasının geldiğini en güzel şeklide anladığımız zamanlardır…
Kısacası hayatımızı işgal edenleri bir taarruzla bulundukları yerden çıkarma zamanıdır.
Emek vermenin, sevmenin, dostluğun, arkadaşlığın, kardeşliğin ne demek olduğunu bilenlere; iyi günde kötü günde yanınızda olacak, başınız sıkıştığında ellerini tutabileceğiniz, sizi dinleyecek, size destek verecek, gülmek istediğinizde birlikte kahkahayı basacağız kişilere erişme zamanının geldiğinin kıpırtıları sarmadı mı sizi?
Ve fakat o insanlar hayatımız ‘gereksizlerle’ doluyken gelemiyorlar.
Önce bir temizlik yapma zamanı.
Tabii bu temizlik öyle kolay olmuyor.
Mini bir depresyon ve sonrası muhteşem bir yaşama sevinci.
Dönem dönem hayatımızda temizlik yapmalıyız ki kirlerden, pisliklerden, sakıncalı-zararlı insanlardan arınalım.
Sonbahar arınma için bulunmaz bir fırsat.
Hayatınızı sadeleştirin. Gerçekten sevmesini bilen, gerçekten dostluğu bilenlerle yola devam edin.
Yeni bir mevsime, yaklaşan yeni bir yıla sizi üzen, yıpratan, anlamayan insanlarla girmemeniz dileğiyle.
Güzel bir haftanız olsun…
***
İnsan hileli bir varlıktır.
Her adımında bir hile, kurnazlık vardır.
Yalan da bu hileli varlığın bir sığınağıdır.
Yalan söylemek; yazıldığı kadar, okunduğu kadar kolay bir eylem.
Samimi olmak gerek, yalansız bir hayat düşünmek imkansız değil lakin zor.
Zaten ‘Hayatımda hiç yalan söylemedim’ diyen birine de rastlamadım.
En fazla ‘Yalandan hoşlanmam’ ifadeleriyle karşılaşırız.
Bazen karşınızdakini üzmemek için yalan söylersiniz, bazen de gerçekleri gizlemek ve ne yazık ki çoğu kez de gerçek kimliğinizi saklamak için…
Yalan söyleyerek kişiliğini gizleyenler bildiğiniz ruh hastalarıdır.
Böyle bir tipi kısa sürede tanırsınız. Anında uzaklaşın.
Bir insan yalan söylerken zorlanıyorsa, utanıyorsa, yalan söylediği yüzüne yansıyorsa işte o insandan korkmak anlamsız.
Gerçekten ya sizi üzmemek için yalan söylüyordur ya da çok mecbur kalmıştır.
Kesinlikle yaklaşmamanız gereken insan tipi de; yalanı yaşam biçimi haline getirmiş, ar damarı olmayan, yalandan beslenen, yalandan bir dünyada yaşayan, yalanı kıblesi haline getirmiş ve kendi yalanına dahi inananlardır.