Elif Akıncı Pozitif Yaşam Merkezi’nin kurucusu: Fzt. Elif Akıncı

Omurga rahatsızlıkları, modern yaşamın getirdiği en büyük sorunlardan biri. Yanlış duruş alışkanlıkları, uzun saatler bilgisayar başında çalışmak ya da hareketsiz yaşam, her geçen gün daha fazla kişiyi etkiliyor. İşte tam da bu noktada, alanında uzman isimlerin bilgi ve deneyimleri büyük önem taşıyor. Elif Akıncı Pozitif Yaşam Merkezi’nin kurucusu, fizyoterapist Elif Akıncı, 22 yıllık mesleki tecrübesi, yurt içi ve yurt dışında aldığı özel eğitimler, geliştirdiği özgün uygulamalar ve on binlerce danışana kazandırdığı sağlıklı yaşam deneyimiyle bu alanda fark yaratan bir isim. İzmit ve Ataşehir’deki merkezlerinde bugüne kadar 30 bine yakın danışanına umut olan Elif Akıncı, yalnızca fizyoterapi uygulamalarıyla değil ekranlardan topluma ulaşarak farkındalık yaratma çabasıyla da tanınıyor. Mesleğine tutkuyla bağlı bir uzman olan Elif Akıncı ile omurga sağlığını, yıllara yayılan deneyimini, ilham veren başarılarını ve gelecek projelerini konuştuk.

Elif Hanım, özellikle omurga sağlığı alanında yaptığınız başarılı çalışmalarla ününüz il sınırlarını aştı… Fizyoterapi alanındaki deneyiminizden ve bu alanda aldığınız eğitimlerden bahseder misiniz?
Elbette. Hacettepe Üniversitesi mezunuyum. Fizik Tedavi Bölümünü severek ve isteyerek okudum hatta çalışma hayatına henüz öğrenciyken atıldım. O dönemde dahi mesleki anlamda kendimi geliştirmek ve ihtiyaç sahibi insanlara faydalı olmak için çok hevesliydim. Mesleki başarımın altında sevdiğim işi yapmam da yatıyor diyebilirim. Uzun yıllar nöroloji, pediatri ve ortopedi alanlarında çalıştıktan sonra omurga üzerinde branşlaşmaya karar verdim. Dünya üzerinde skolyoz ve kifoz ile alakalı çalışmaları pek çok ülkede takip ettim. Türkiye’nin dışında, dünyanın pek çok ülkesinde de omurga hastalıkları üzerine bilimsel çalışmalar yapmış otoritelerle çalışma fırsatı buldum; omurga üzerine gelişmiş uygulamaları ve yöntemleri öğrenmek için uzun yıllar İngiltere Londra’da skolyoz, kifoz ve fıtık üzerine özelleşmiş, omurgaya yönelik eğitimler aldım. Takip eden süreçte Barcelona İspanya’da, Sofia Bulgaristan’da, Zagreb Hırvatistan’da ve Melbourne Avustralya’da özellikle skolyoz üzerine eğitimler aldım.

Fizyoterapi alanında geliştirdiğiniz uygulamalarla yüz güldüren sonuçlar alıyorsunuz. Uygulamalarınızı klasik fizyoterapi yaklaşımlarından ayıran farklar nelerdir?
Dünya değişiyor. Yapay zeka teknolojilerinden tutun da hastalıkların tedavilerine kadar çoğu alanda çok başarılı ve hızlı şekilde ilerliyoruz. Aynı bakış açısıyla “klasik” tabir edilen uygulamaların da yeni nesil tedaviler için yetersiz kaldığını söyleyebilirim. Sonuçlarımızdaki başarının temelinde, elbette öncelikle 22 yıllık bir deneyim yatıyor. Bu süre zarfında on binlerce vaka deneyimlemiş olmam da farklı perspektifler geliştirebilmiş olmamın nedenleri arasında. Şimdiye kadar oluşturduğum bilgi birikimi ve deneyimi, almış olduğum eğitimlerle birleştirerek ve tamamen kendi bakış açımla geliştirdiğim yöntemleri danışanlarıma uyguluyorum. Mesleki kurs ve eğitimlere katılmak çok önemli ama deneyim sahibi değilseniz, aldığınız eğitim de havada kalıyor. Danışanlarımız için de öncelik, eğitimlerimizden önce alandaki deneyimimizdir.

30 BİN HASTA
İstanbul Ataşehir ve Kocaeli şubelerinizde, bugüne kadar kaç kişiyi sağlığına kavuşturdunuz?
İzmit’teki merkezimizin 12’nci yılı. İstanbul, Ataşehir’deki merkezimiz ise daha 5 yaşında. Yurt dışında Montenegro’da da son 3 yıldır bir merkezimiz bulunuyor. Hepsi için ayrı ayrı rakam veremesem de çalışma hayatım boyunca 30 bin kadar hastaya ulaşmış bulunmaktayım.

Danışanlarınızın içinde, bugüne dek aldığınız en çarpıcı sonuç hangisiydi?
Skolyoz ve kifoz gibi hastalıklara sahip çocuklarda, yetişkinlere nazaran daha kolay ve başarılı sonuçlar elde edebiliyoruz. Büyüme çağında olmaları ve kemikleşmelerinin henüz tamamlanmamış olması başarılı sonuçlar almamızda etkili, tabii. Yine de aldığım en çarpıcı sonuçlardan biri, yetişkin skolyozu olan bir hanımefendiye aitti. Küçük yaşta skolyoz operasyonu geçirdikten sonra zaman içinde yaş ilerlemesiyle, kilo alımı ve kötü postüral alışkanlıklar gibi nedenlerle skolyoz açısı artmış. Bu danışanımızda operasyon geçirmiş olmasına rağmen zamanla artan skolyoz açısını tekrar azaltarak dik duruşunun kazandırılmasını sağladık. Hem kendisi hem de skolyoz açılarını bizzat ölçen doktoru sonuca şaşırmıştı. Kendisi yine sizin derginize, mutluluğunu paylaşmak ve aynı sorunla mücadele eden insanlara örnek olabilmek için röportaj da vermişti. Aldığımız şaşırtıcı ve en çarpıcı sonuçlardan biri buydu.

FARKINDALIK YARATMAK
Danışanlarınızla kurduğunuz iletişimde, özellikle dikkat ettiğiniz noktalar nelerdir?
Danışanlarıma dürüst ve gerçekçi şekilde yaklaşırım. Yapamayacağımız, gerçekleştiremeyeceğimiz ya da beklentileriyle örtüşmeyecek hiçbir şeyin olabilirmiş yahut yapılabilirmiş gibi algılanmasına izin vermem. Omurga ile ilgili yapılacak çalışmalarda hayalperestlikten uzak ve gerçekçi yaklaşımlar gerekmektedir.

Sizi sık sık televizyon kanallarındaki sağlık programlarında görüyoruz. Bu çalışmaların, toplumda omurga sağlığıyla ilgili farkındalık yarattığını düşünüyor musunuz?
Doğrudur. Yaklaşık 13 senedir NTV, CNN Türk, Fox, Star TV ve Kanal D gibi ulusal kanallarda sık sık sağlık ile ilgili programlarda yer alıyorum. Doğru bilgilendirmenin toplumda bilinçlenmeyle alakalı olarak farkındalık oluşturduğuna inanıyorum. Toplumun sağlık alanında bilinçlenmesinin, insanların hem sağlıklı yaşamaları hem de mevcut hastalıklarını ciddiyetle ele almaları üzerinde pozitif etki yaratacağını düşünüyorum. Bu konuda da ciddi yol katettiğimizin ve pek çok ihtiyaç sahibi kişiye ulaştığımızın farkındayım.

Önümüzdeki dönemde hayata geçirmek istediğiniz projeler var mı?
İşimle alakalı pek çok projeye imza attım ve atmaya da devam edeceğim fakat yakın dönemde hayata geçirmek istediğim proje, çok sevdiğim bir hobimle ilgili. Şimdiye kadar işimden arta kalan zamanlarda 5 farklı kıtada, 80 ülke gezme fırsatı buldum. Bu ülkelerin tarihleri, insanlarının yaşam şekilleri, gelenekleri ile ilgili bir seyahat kitabı yazmak istiyorum. Elbette, not aralarında her seyahat kitabında klasikleşen restoran, yemek, otel ve aktivite önerileri de olacak. Gezilen yerler aynı olsa da her gezginin deneyimi farklıdır. Bu deneyimi aktardığım bir kitabım olmasını isterim.

İZMİT MERKEZ:
Adres: Körfez Mah. D 100 Karayolu Üzülmez İş Merkezi No 127 K 2 İzmit/Kocaeli
Tel: 0262.322 9 322 – 0541.533 45 41
ATAŞEHİR ŞUBE:
Adres: Barbaros Mahallesi Al Zambak Sok. Varyap Meridian Grand Tower A Blok Ofis Kısmı Kat:2 D:29 Ataşehir/İstanbul
Tel: 0533.147 44 71 – 0533.899 95 22
Web: www.elifakinci.com.tr
Instagram: fzt.elif_aknc
Youtube: Elif Akıncı Official
E-mail: info@elifakinci.com.tr