Röportaj: Zeynep Akar
Fotoğraflar: İsmail Hakkı Timuçin
Uzun yıllar devlete bağlı kurumlarda görev yaptıktan sonra kendi kliniğini açma kararı alan diş hekimi Tuba Küçük Orhan, artık hastalarını Körfezkent’te hizmet veren muayenehanesinde tedavi ediyor. 20 yıllık meslek hayatı boyunca sayısız insanı ağız ve diş sağlığına yeniden kavuşturan tecrübeli ve başarılı isim; DentisTuba Diş Kliniği’nde en yeni teknolojileri kullanarak dolgu, protez, implant, şeffaf plakalarla ortodontik tedavi ve gülüş tasarımı gibi pek çok tedaviyi başarıyla uyguluyor. Şık, ferah ve modern muayenehanesinin kapılarını Kocaeli Life’a açan diş hekimi Tuba Küçük Orhan ile diş hekimliği alanındaki yenilikler ve DentisTuba Diş Kliniği’nde verilen hizmetler üzerine konuştuk.
Tuba Hanım, sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
İlkokul, ortaokul ve liseyi Kocaeli’de okudum; üniversiteyi ise Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nde tamamladım. 2004 yılında mezun olduktan sonra bir süre İzmit’teki bir diş kliniğinde çalıştım, ardından kendi muayenehanemi açtım. 10 yıl boyunca muayenehane hekimliği yaptım, bu arada Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı’nda Türk Sanat Müziği Ud Bölümü’nü bitirdim. 2011 yılında kamuya geçtim, 4 yıl Diyarbakır’da görev yaptım, görev sürem dolunca yine Kocaeli’ye döndüm.
Döndüğünüzde kendinize nasıl bir yol çizdiniz?
Kocaeli’ye döndükten sonra 8 yıl Derince Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nde görev yaptım. Bu sürenin 5 yılında idari hekim olarak çalıştım; Derince’de, engelli bireylerin evde bakım hizmetlerini yürüttüm, genel anestezi altında yapılan diş tedavilerini gerçekleştirdim. Derince Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nde çok yoğun bir çalışma dönemi geçirdim ve 8 yılın sonunda kamudaki görevimden ayrıldım.
Neden böyle bir karar verdiniz?
Diş hekimliği teknolojik olarak çok hızlı gelişen ve artık dijitalleşen bir meslek. Benim de boş durmayı sevmeyen, öğrenmeye, gelişime ve yeniliklere açık bir yapım var. Teknolojiyi, yeni teknikleri daha yakından takip edebilmek ve uygulamak için yeniden kendi kliniğimi açmak istedim. Görevimden ayrıldım, ilk iş olarak klinik için gerekli malzemeleri temin etmek üzere İstanbul’daki bir fuara gittim. Daha kliniğin yerini tutmadan malzemeleri satın aldım. Firmayla da malzemelerin, 1 yıl boyunca depolarında muhafaza edilmesi yönünde anlaştım. Ancak süreç öyle hızlı ilerledi ki ben 3 ay sonunda kliniğimi açmıştım.
KOMPOZİT DOLGU
Lokasyon için Körfez’i seçmenizin özel bir sebebi var mı?
Aslında, aklımda Derince’de bir klinik açmak vardı ama araştırmalarım sırasında gördüğüm bu binayı çok beğendim. Ulaşımı kolay, park yeri sıkıntısı olmayan bir bölge olduğu için de tercihimi buradan yana kullandım. Kocaelili olduğum ve uzun zaman devlet sektöründe görev yaptığım için geniş bir çevreye sahibim. Şu anda Kocaeli’nin her noktasından, İstanbul’dan, yurt dışından gelen hastalarım var.
Tuba Hanım, kliniğinizde hangi tedaviler uygulanıyor?
Burada diş tedavilerinin hemen hemen hepsi yapılıyor. Ayda bir defa ortodonti uzmanımız ve çene cerrahımız geliyor. Gerekli eğitimi aldığım için implant uygulamalarını benim yaptığım da oluyor. Bunun dışında şeffaf plaklarla ortodontik tedavileri, estetik lamineler, protez işlemleri, lamine veneer, Hollywood gülüşü, diş taşı temizliği, diş beyazlatma ve gülüş tasarımı da yaptığımız işlemler arasında. Ayrıca çocuk hastaların tedavisini yapıyorum. Kliniğimde röntgen ve ağız içi kamera teknolojini kullanıyorum.
Gelişen teknolojiyle beraber, dolgu tedavisinde de çok yol kat edildi değil mi?
Eskiden metal yani amalgam dolgular kullanıyorduk. Bunlar çok sağlam olmakla beraber, bileşimlerinden dolayı insan sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olabilecek malzemelerdi. Şimdi çok kaliteli, sağlam, sağlığa zararı olmayan, estetik, beyaz kompozit dolgular kullanıyoruz. Bir de artık dişi çok aşındırmadan, sadece çürüğü temizleyerek uyguladığımız biyomimetik dolgu tekniği var. Bağlantı kuvvetleri yüksek malzemeler kullanıyoruz. Hem estetik hem de daha hızlı bir tedavi sağlıyor.
MARYLAND KÖPRÜ
Peki, kaplamalar?
Kaplama konusunda da çok yol alındı. Eskiden metal destekli kaplamalar kullanıyorduk, bunlar az da olsa yansıma yapıyor dişlerde gri bir görüntü oluşturuyordu. Artık kaplamaları estetik açıdan güzel görünen zirkonyum olarak yapıyoruz. Zirkonyum beyaz olduğu için ortaya daha estetik çalışmalar çıkıyor. Total protezlerde de porselen dışında akrilik malzemeden üretilen dişler çok popüler. Akrilik, 3-4 katmanlı çalışılan, daha hafif ve estetik bir malzeme. Üstelik çok da dayanıklı.
Şu anda en çok başvurulan tedavi yöntemlerinden biri de implantlar. Bu tedavinin uygulanamadığı durumlarda hastalarınıza nasıl yardımcı oluyorsunuz?
Hastamızın sağlık durumundan, diş etindeki sorunlardan ya da ekonomik elverişsizlikten dolayı implant yapamadığımız durumlar oluyor. Böyle durumlarda eğer hastamızın alt ön dişi eksikse, Maryland köprü uygulamamızla sorunu çabucak çözüyoruz. Bu uygulamada, fiberle güçlendirilmiş özel yapıştırıcılar sayesinde yandaki dişleri hiç kesmeden eksik dişi tamamlıyoruz. Hasta için kurtarıcı bir uygulama oluyor. Tabii daha ciddi, Maryland köprüyle hatta kaplamayla çözülemeyecek durumlarda, damak uygulaması kaçınılmaz oluyor. Neyse ki artık damak kullanmak da hastalarımıza eskisi kadar sıkıntı yapmıyor.
Damak tedavisinde neler değişti?
Bazen sağlıkla ilgili nedenlerden dolayı bütün ağıza implant yapmak mümkün olmuyor. Kimi zaman da maliyet hastalarımıza yüksek gelebiliyor. Böyle durumlarda alternatif çözümler üretmek gerekiyor. Hiç dişi olmayan birisine diş yapabilmek için en az dört implant gerekir. Bu implantların üzerine kaplama yapabileceğimiz gibi damak da yapabiliyoruz. Böylece hastamız damak kullanıyor ama damak ağzında oynamıyor... İsteğe bağlı olarak implantların üzerine zirkonyum dişler veya hibrit protezler yapabiliriz.
GÜLÜŞ TASARIMI
Şu sıralar diş estetiği uygulamaları yaygın olarak tercih ediliyor. Lamine diş uygulamaları da bunlardan bir değil mi?
Lamine diş, diş estetiğiyle ilgili en sık uyguladığımız işlemlerden biri. Bu işlemi, diş yapısında aşırı harabiyet olmayan ama şekil bozukluğundan şikayetçi hastalarımıza, kaplamanın alternatifi olarak uyguluyoruz. Böylece hafif düzeyde çapraşıklığı olan ya da ayrık dişlerin görüntüsünü kolaylıkla düzeltebiliyoruz.
Uygulaması nasıl?
Lamine diş uygulamasında cam-seramik gibi oldukça hassas bir malzeme kullanılıyor. Dişe uygulandığında ise hem estetik duruyor hem de çok sağlam. Bu uygulamada önce ölçü alıp, bilgisayarda yapılan tasarımla hastamıza dişlerinin son halinin nasıl olacağını gösteriyoruz. Tasarımda anlaştıktan sonra farklı bir malzemeden yapılan geçici lamineleri dişe yerleştirip, ağızda duruşunu görüyoruz; son olarak da gerçek lamineleri dişe yapıştırıp hastamızı estetik bir gülüşle uğurluyoruz.
Lamine dişlerin kullanım ömrü nedir?
Kullanım ömrü çok uzun bir malzeme. En az 10 yıl ağızda kalabilir, sararmaz, düşme ihtimali çok düşüktür. Öyle bir durumda da düşenin yerine yenisi yapılabilir. Şunu da ilave edeyim, bu işlem her çapraşık dişe uygulanmaz. Eğer dişlerin ortodonti tedavisine ihtiyacı varsa mutlaka önce bu tedavi yapılmalıdır.
ŞEFFAF PLAKLAR
Kliniğinizde tel tedavisi de var mı?
Kliniğimizde telsiz ortodonti tedavisi uyguluyoruz. Çapraşık dişlerin tedavisinde kullandığımız şeffaf plaklarla gülüş estetiği bozulmuyor ve hastamız psikolojik olarak kendisini daha iyi hissediyor. Şeffaf plakları, hastanın diş yapısına uygun şekilde kişiye özel üretilen şeffaf kaplamalar gibi düşünebilirsiniz. Günlük yaşamı etkilemeyen, estetik görüntüyü bozmayan bir malzeme olduğu için rahat kullanılıyor. Sadece yemek yenilirken ve sıcak içecekler tüketileceğinde çıkarılıyor. Bunun dışında günde 23 saat hastanın ağzında duruyor.
GERİ DÖNÜŞÜM ÖNEMLİ
Diş beyazlatma işleminden de bahsettiniz… Dişler kaç tona kadar açılabiliyor?
Diş beyazlatma işleminde, mavi ışık teknolojisi ve bazı kimyasal jeller kullanarak diş rengini 2 seansta 3 tona kadar açabiliyoruz. İşlemin yapıldığı ilk hafta hastamızın kahve, vişne suyu, çay, kırmızı şarap gibi renk veren içeceklerden uzak kalması gerekiyor. Bu tür yiyecek ve içecekler, işlem uygulanmış dişin ekstra fazla renk almasına neden oluyor. Diş beyazlatma işlemiyle, kullanmaya bağlı olarak 3 ay ile 3 yıl arasında daha beyaz dişlere sahip olmak mümkün.
Tuba Hanım, çevrenizde sıfır atık konusundaki hassasiyetinizle de tanınıyorsunuz. Bu konudan da biraz bahsetmek ister misiniz?
Muayenehanemin ilk kuralı, geri dönüşüm. Maalesef bizim mesleğimizde çok fazla atık var çünkü kullandığımız bütün malzemeler tek kullanımlık. Hastamız koltuğa oturduğu andan kalkana kadar kullanılan malzemelerin hepsini tek sefer kullanıyoruz. Diş hekimliğinde dijitalleşmeyi bu nedenle çok önemsiyorum. Bu sayede çeşitli materyaller kullanarak yaptığımız bazı işlemleri artık atık olmadan bilgisayarda yapabiliyoruz. Kağıt israfının önüne geçmek için de e-fatura ve sanal pos kullanıyoruz.
Tuba Hanım, son olarak diş sağlığı hakkında okurlarımıza ne söylemek istersiniz?
Hem yetişkinlerin hem de özellikle çocukların 6 ayda bir diş hekimine kontrole gitmesi muhakkak gerekli. Hatta keşke diş konusunda da devletimizin koruyucu hekimlik uygulaması yaygınlaşsa. Diş sağlığıyla ilgili sorunlarda zaman kaybetmemek lazım. Bu hem ağız ve diş sağlığını korumak için gerekli hem de dişlerde oluşan rahatsızlıkların tedavisi oldukça masraflı. Bu nedenle, sorun çıkmadan önce önlem almak en sağlıklısı. Son olarak şunu da söylemek isterim; doğum günümün olduğu eylül ayında Kocaeli Life dergisinde olmak benim için mutluluk verici, bana bu fırsatı sunduğunuz için size de çok teşekkür ederim.
Adres: Yavuz Selim Mahallesi Körfezkent Çarşı E3 Blok No:3 Körfez/Kocaeli
Telefon: 0532 260 39 37
Instagram: @dentistuba
NASIL ARANDI: #diş hekimi # ağız # sağlık # diş # tuba küçük orhan # dentistuba
