
Gülümsemek, insanın kendisine olan güveninin, mutluluğunun ve enerjisinin en güçlü ifadesi… Güzel bir gülüşün ilk şartı ise sağlıklı ve doğal görünen dişler. Estetik anlayışının hızla değiştiği ve gelişen teknolojinin diş hekimliği alanında da başarıyla kullanıldığı günümüzde; dijital teknolojilerle tasarlanan dişler artık bize kendi gülüşümüz kadar doğal bir görünüm sunuyor. Dijital tarama teknolojisiyle hatasız alınan ölçüler, CAD/CAM sistemleriyle yapılan protez tasarımları ve yapay zeka desteğiyle elde edilen sanal gülüş tasarımları, hastaların konforunu artırırken endişesini en aza indiriyor. İşte tam da bu noktada ihtiyacımız olan kişi, işinin ehli bir protez ve gülüş tasarımı uzmanı.
Bu alandaki yenilikler hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için Uzman Diş Grup Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği’ni ziyaret ettik; protetik diş sağlığı hakkında merak ettiklerimizi, merkezin kurucu ortaklarından Protez ve Gülüş Tasarımı Uzmanı Dt. Neslihan Yenice’ye sorduk. Eğer siz de “Doğal güzelliğimden ödün vermeden estetik bir gülüş istiyorum” diyorsanız, karar vermeden önce bu söyleşiyi okumanızı öneririz.

Bize kendinizden ve diş hekimliğine uzanan yolculuğunuzdan bahseder misiniz?
Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi mezunuyum. Uzmanlığımı Kocaeli Üniversitesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı’nda yaptım. Eğitim hayatım boyunca sadece teorik bilgileri öğrenmekle kalmayıp, aynı zamanda mesleki etik, hasta psikolojisi ve teknolojiyle iç içe bir hekimlik anlayışını benimsedim. Üniversite yıllarımdan bu yana çok farklı hasta profilleriyle çalıştım. Bugün geldiğim noktada hem ağız ve diş sağlığına katkıda bulunmak hem de hastalarımın hayat kalitesini arttırmak benim için büyük bir motivasyon kaynağı. Mesleğimi sadece sağlık hizmeti olarak değil, aynı zamanda insan hayatına dokunma fırsatı olarak görüyorum.
Protez uzmanlığını seçmenizde hangi faktörler etkili oldu?
Protetik diş tedavisi, diş hekimliğinin hem fonksiyonel hem de estetik yönünü güçlü şekilde bir araya getiren bir alan. Bu yönüyle beni çok cezbeden branşlardan biriydi. Diş kaybı olan hastaların hem sağlık hem de özgüven açısından yaşadığı değişime tanıklık etmek mesleki olarak çok tatmin ediciydi. Ayrıca detay odaklı çalışmayı ve her hastaya özel çözümler üretmeyi çok seviyorum. Protez alanı bu yönüyle benim karakterime ve mesleki yaklaşıma oldukça uydu. Estetik beklentilerin giderek arttığı bu çağda, sadece eksik dişleri tamamlamak değil, aynı zamanda doğal ve fonksiyonel bir gülüş tasarlamak da bu branşın en keyifli yönlerinden biri.

DİJİTAL DİŞ HEKİMLİĞİ
Protez uzmanlığı tam olarak neyi kapsıyor? Hangi durumlarda hasta bir protez uzmanına başvurmalı?
Protez uzmanlığı, eksik dişlerin ya da ağız içerisindeki kayıpların estetik, fonksiyonel ve biyolojik açıdan en uygun şekilde yeniden yapılandırılmasını kapsayan bir diş hekimliği branşıdır. Hastalar, estetik gülüş tasarımına ihtiyaç duyduklarında, implant uygulamalarında implantın üzerine yapılacak olan protez planlamalarında; diş gıcırdatma ve çene eklemi problemi olan hastalarda, eklem plağı ya da özel aparey ihtiyacı olduğunda; total dişsizlik durumlarında; bir ya da daha fazla diş kaybı yaşandığında protez uzmanına başvurabilirler.
Diş protezlerinde son yıllarda ne gibi teknolojik gelişmeler yaşandı? Siz hangi teknolojileri kullanıyorsunuz?
Dijital tarama ve tam dijital akış teknolojisi sayesinde artık eski tip ölçüler yerine ağız içi dijital ölçüler alınarak hastanın ölçü alma sürecindeki konforu artırılıyor ve laboratuvarla daha hızlı iletişim kuruluyor. Dijital veriler üzerinde, CAD/CAM sistemleri ile protez tasarımı yapılıyor ki bu da hata payını azaltıp, üretim süresini kısaltıyor. Bilgisayar destekli tasarım ve bilgisayar destekli üretim artık çok yaygın. Bu sistemlerle artık yüksek hassasiyette kron köprüler ve implant üstü protezler hazırlanabiliyor. Malzeme kısmında da önemli gelişmeler var. Örneğin, çok katmanlı zirkonya bloklar estetik ve fonksiyonel açıdan çok daha güçlü hale geldi. Tasarım aşamasında, hasta verilerinin analizinde yapay zekanın desteğiyle daha öngörülebilir sonuçlar elde ediliyor. Örneğin, sanal gülüş tasarımı, hastaya tedavi öncesi görüntüyle “nasıl görüneceğini” gösterme imkanı sunuyor.
Dijital diş hekimliği ve 3D yazıcı teknolojileri sizin alanınızı nasıl dönüştürdü?
Dijital diş hekimliği, geleneksel yöntemlerdeki zaman kaybı ve ölçü hatalarını büyük ölçüde ortadan kaldırdı. 3D tarayıcılar sayesinde hastadan alınan veriler dijital ortama aktarılıyor ve bilgisayar destekli tasarım (CAD/CAM) sistemleriyle kişiye özel restorasyonlar üretebiliyoruz. 3D yazıcılar ise laboratuvar süresini kısaltarak hem hekime hem hastaya zaman kazandırıyor. Bu teknolojiler, özellikle estetik diş hekimliği ve implant üstü protezlerde mükemmel uyum ve doğal görünüm sağlamamıza olanak tanıyor. Kısacası, diş hekimliği artık sadece ‘tedavi eden’ değil, aynı zamanda ‘tasarlayan’ bir meslek haline geldi.

SABİT Mİ HAREKETLİ Mİ?
Sabit protezler ve hareketli protezler arasındaki farkları kısaca anlatabilir misiniz?
Sabit protezler; kron, köprü veya implant üstü protezler gibi dişlere kalıcı olarak yapıştırılan restorasyonlardır. Konfor, çiğneme etkinliği ve estetik açıdan doğal dişe en yakın çözümleri sunar. Hareketli protezler ise tam veya bölümlü olabilir; damak protezi, bölümlü protez ya da implant üstü hareketli protez şeklinde yapılabilir. Hasta tarafından kolayca çıkarılıp temizlenebilir. Diş ve dişeti dokusuna dayanarak ağızda tutunur. Özellikle çok sayıda diş kaybı olan hastalarda ekonomik ve pratik bir alternatiftir ancak sabit protezlere kıyasla alışma süreci biraz daha uzun olabilir.
Hastalar protez sürecine başlamadan önce genellikle hangi endişelere sahip oluyor? Bu süreci daha konforlu hale getirmek için neler yapıyorsunuz?
Pek çok hasta protez sürecine başlarken “Acaba doğal durur mu, konuşmam değişir mi veya rahatsızlık hisseder miyim?” gibi sorularla geliyor. Bu kaygılar çok anlaşılır çünkü ağız, kişinin kendisini ifade etme biçiminin merkezinde yer alıyor. Benim yaklaşımım, öncelikle bu endişeleri dinlemek ve hastaya sürecin her adımını şeffaf biçimde anlatmak. Dijital planlama ve 3D ön izleme teknolojileri sayesinde hastalar, daha tedaviye başlamadan nasıl bir sonuca ulaşacaklarını görebiliyor. Bu hem güven duygusunu pekiştiriyor hem de süreci daha keyifli hale getiriyor. Sonuçta protez yapmak kadar önemli olan şey, hastanın yeni gülüşüne güvenle adapte olabilmesini sağlamaktır.
Protezlerin bakımında dikkat edilmesi gereken temel noktalar ve bu konuda en sık yapılan hatalar nelerdir?
Protez bakımı aslında doğal diş bakımından bile daha fazla özen gerektirir. Sabit protezlerde dişlerin arasına iyi ulaşmak; diş ipi, ara yüz fırçası veya ağız duşu kullanımıyla yemek artıklarının birikmesini önlemek gerekir. Hareketli protezlerde ise hijyen çok daha önemlidir çünkü gün boyu ağızda kalan bir materyalden bahsediyoruz. Protezlerin deterjanlı suda bekletilmesi veya gece çıkarılmadan kullanılması en sık yapılan hatalardır. Ayrıca, bazı hastalar protezlerinde küçük bir rahatsızlık hissettiklerinde kendileri müdahale etmeye çalışıyor ki bu durum hem proteze hem dokulara zarar verebilir. Ben hastalarıma her zaman protezi bir ‘araç’ değil, kendi ağızlarının bir uzantısı olarak görmelerini söylüyorum. Düzenli temizlik ve hekim kontrolü, hem protezin ömrünü uzatır hem de ağız sağlığını korur.

GÜLÜMSEME KİŞİYE ÖZELDİR
Estetik diş hekimliği hangi uygulamaları kapsıyor?
Estetik diş hekimliği; dişlerin formunu, rengini, dizilimini ve gülüş estetiğini iyileştirmeye yönelik uygulamaları kapsar. Bu alanda en sık yapılan işlemler arasında diş beyazlatma, porselen veya zirkonyum kaplamalar, bonding, lamina (yaprak porselen), diş eti estetiği ve gülüş tasarımı yer alır.
Estetik kaygılarla size başvuran bir hastada en çok dikkat ettiğiniz unsurlar neler oluyor? Her uygulama her hasta için uygun mudur?
Estetik bir gülümseme sadece beyaz dişlerle değil kişinin yüz ifadesi, dudak şekli ve karakteriyle uyumlu bir bütünlükle oluşur. Bu yüzden estetik kaygılarla gelen bir hastada önce dinlemeyi, beklentisini anlamayı önemsiyorum. Hastalar bazen sosyal medyada gördükleri bir gülümsemeyi kendilerinde de isterler ama her yüz aynı değildir. Her uygulama her hastaya uygun olmaz çünkü estetik kadar doğallık ve doku sağlığı da önemlidir. Gerektiğinde hastaya ‘daha az ama daha doğru müdahale’ önererek uzun vadede daha sağlıklı ve memnun edici sonuçlar elde ediyorum. Benim için en güzel estetik sonuç, hastanın “Yeni gülüşümü, bana ait gibi hissediyorum” diyebilmesidir.
Diş estetiğinde doğal görünüm elde etmek için hangi yöntem veya materyalleri tercih ediyorsunuz?
Benim estetik anlayışımda doğal görünüm, mükemmel beyazlıktan daha değerlidir çünkü her gülümseme kişiye özeldir. Bu nedenle tedavi planlarken hastanın yüz şekli, ten rengi, dudak hattı ve hatta konuşma biçimi bile tasarımı etkiler. Doğallığı yakalamak için genellikle E.max porselenler, çok katmanlı zirkonyumlar ve minimal invaziv lamina uygulamaları tercih ediyorum. Bu materyaller, ışığı doğal diş gibi geçirir ve yapay bir parlaklık oluşturmaz. Ayrıca dijital gülüş tasarımıyla tedaviye başlamadan önce hastaya olası sonucu gösterebilmek hem güven duygusunu artırıyor hem de doğallığı doğru yakalamamızı sağlıyor. Benim için en güzel sonuç, çevresindekilerin “Dişlerin çok güzel yapılmış” değil, “Ne kadar güzel gülüyorsun” demesidir.
İLETİŞİM:
Adres: Yahya Kaptan Mah. Şht. Ali İhsan Çakmak Sok. NazerInn İş Merkezi No:46/B İzmit/Kocaeli
Telefon: (0262) 332 35 45
Instagram: @uzmandisgrup