Kendi markanızı kurma fikri nasıl ortaya çıktı? Bu süreçte sizi en çok motive eden şey neydi?
2005 yılında lisans eğitimimi tamamladıktan sonra, çalıştığım kurumun kapanmasıyla kariyerimde yeni bir yol çizmem gerekti. Bu süreçte, etkinlik dünyasına olan ilgimi keşfettim ve bu sektöre adım atmaya karar verdim. Bu sektörde profesyonelce çalışan firmaları da inceleyerek, Kocaeli’de organizasyon anlayışına yeni bir soluk getirme vizyonuyla 2008 yılında kendi markamı kurdum. 18 yıldır kentin ve işinin en iyisi olma motivasyonuyla ilerlemekteyim.
Markanızı kurarken karşılaştığınız en büyük zorluk neydi ve bunu nasıl aştınız?
En büyük zorluk, Kocaeli’de organizasyon sektörünün masa süslemek ve sandalye giydirmekten ibaret olarak görülmesiydi. Bu algıyı değiştirmek ve yıkmak en büyük hedefimizdi. Ve geçen 18 yılın sonunda, günümüz etkinlik sektörü teknolojiyle birlikte büyük bir dönüşüm geçiriyor. Artık etkinlikler, yalnızca güzel mekanlar ve kusursuz dekorasyonlarla değil, aynı zamanda dijital çözümlerle de fark yaratıyor. Fark yaratmayı çok severiz, bu anlayışımıza zorluk dayanır mı?
Çevrenizden nasıl tepkiler aldınız? En büyük destekçiniz kimdi?
Ailem her zaman en büyük destekçimdi. Onların güveni ve teşviği, her daim daha da güçlü adımlar atmamı sağladı. İnsanların en özel anlarını unutulmaz kılmak benim için çok anlamlı. Yaratıcılığım ve organizasyon tecrübemizle sektörde fark yarattık, yolumuza devam ediyoruz. Bu yolculukta biriktirdiğimiz birbirinden değerli şahane dostlarımız ve arkadaşlarımız oldu. Hepsi referansımız ve en büyük destekçimizdir.
İlk adımı attığınızda en büyük hayaliniz neydi? Bugün o hayale ne kadar yaklaştığınızı düşünüyorsunuz?
İlk hayalim, Kocaeli’de organizasyon sektörüne yeni bir soluk getirerek, kaliteli ve profesyonel hizmet sunmaktı. Bugün, ulusal ve global birçok kurumun güvenilir çözüm ortağı olarak bu hayalime zaten ulaştım. Şimdi sıra teknoloji sayesinde etkinlik planlama süreçlerini çok daha hızlı ve verimli hale getirmekte. Teknoloji, organizasyon sektörünü baştan aşağı değiştiriyor. Daha verimli, interaktif ve sürdürülebilir etkinlikler düzenlemek için dijital çözümler artık vazgeçilmez hale gelmiş durumda. Bu dönüşüme ayak uyduranlar, sektörde fark yaratmaya devam edecek.
Markanızı rakiplerinizden ayıran en önemli özellik nedir?
Yılların tecrübesiyle, müşterilerimize sadece organizasyon hizmeti değil, aynı zamanda güven sunuyoruz. Sorunsuz bir etkinlik için her aşamayı titizlikle planlıyor, kriz yönetimi konusunda güçlü bir ekiple çalışıyoruz. Organizasyon sektöründe teknolojiyi en iyi şekilde kullanarak, misafir deneyimini üst seviyeye çıkarıyoruz. Bizim farkımız, her organizasyonu standart bir etkinlik olarak değil, tamamen kişiye özel bir deneyim olarak tasarlamamız. Çiftlerin veya markaların ruhunu yansıtan özgün konseptler yaratıyor, unutulmaz anlar tasarlıyoruz.
Gelecekte kendinizi ve markanızı nerede görüyorsunuz?
Şebnem Öztürk Organizasyon olarak, kentimiz başta olmak üzere Türkiye’nin pek çok ilinde tanınan, güvenilen ve tecrübeli bir marka haline geldik. Gelecekte, daha geniş bir alanda hizmet vererek, uluslararası platformda da adımızı duyurmayı hedefliyoruz.
Sizinle aynı yolda yürümek isteyen kadınlara en önemli tavsiyeniz ne olurdu?
Büyük başarılar, konfor alanının dışında başlar. Risk almaktan korkmayın ama bunu bilinçli ve stratejik bir şekilde yapın. Sektörünüzdeki yenilikleri takip edin, eğitimler alın, yeni beceriler kazanın. Bilgi ve deneyim, sizi rakiplerinizden her zaman bir adım öne çıkarır. Başarılı insanlarla tanışın, iş birlikleri kurun ve deneyim paylaşımında bulunun. Doğru kişilerle bağlantıda olmak, fırsatları artırır. Başarı tesadüf değildir. Hedeflerinizi belirleyin, sağlam bir plan yapın ve istikrarlı bir şekilde ilerleyin. Her işin zorlukları var. Önemli olan pes etmek değil, sorunlara çözüm odaklı yaklaşarak büyümektir. Kadın liderler, bazen daha fazla eleştiriye maruz kalabilir. Özgüveninizi koruyun ve kendi yolunuzu çizmeye devam edin. Başarı sadece iş hayatında değil, dengeli bir yaşamda da saklıdır. Kendinize, ailenize ve sevdiklerinize vakit ayırmayı ihmal etmeyin.
Eğer bugünkü bilginiz ve deneyiminizle en başa dönebilseydiniz, neyi farklı yapardınız?
Eğer bugünkü bilgi ve deneyimimle en başa dönebilseydim, en büyük farkı planlama ve ekip yönetimi konusunda yapardım. İlk yıllarımda her detaya tek başıma yetişmeye çalışırken, işin aslında güçlü bir ekip kurmak ve delegasyon yapabilmek olduğunu öğrendim. Ayrıca, süreçleri daha sistemli hale getirecek dijital araçları ve teknolojiyi daha erken entegre ederdim. Bunun yanı sıra iş-özel hayat dengesine daha fazla önem verir ve kendime daha fazla zaman ayırmayı öğrenirdim. Ancak tüm bu deneyimler, bugün olduğum kişi olmamı sağladı. O yüzden hiçbir adımı pişmanlıkla değil, birer öğrenme süreci olarak görüyorum.
8 Mart sizin için ne ifade ediyor?
8 Mart, sadece bir kutlama günü değil, kadınların eşit haklar için verdiği mücadelenin ve elde edilen kazanımların bir sembolü. İş hayatında ve toplumda kadınların güçlenmesi, desteklenmesi ve hak ettikleri değeri görmesi gerektiğini hatırlatan bir gün. Başarılı bir kadını olarak, kendi yolumu çizerken karşılaştığım zorlukları ve bunları aşmak için gösterdiğim çabayı düşünüyorum. Bugün, tüm kadınların seslerinin daha güçlü çıkmasını, cesur adımlar atmasını ve birbirini desteklemesini diliyorum… Çünkü güçlü kadınlar, güçlü bir toplumun temelidir.
NASIL ARANDI: #şebnem öztürk # organizasyon # kocaeli # kadınlar günü # 8 mart