Röportaj: Serpil Çolak
Fotoğraflar: Hakkı Timuçin
Hayatın telaşından sıyrılıp bir kitabın satır aralarında kaybolmak ister miydiniz? Bir fincan kahvenin kokusunda soluklanıp, küçük bir mola vermek… Kalabalığın ortasında iç sesinizi dinlemek… İşte tam da bu anlarda size iyi gelecek bir durak var artık: H Kitap Kahve.
İlk kez Üsküdar’da karşımıza çıkan ve yalnızca bir “kitap kafe” olmanın ötesinde bir öğretisi, bir duruşu, bir nefesi olan bu mekanın ilk şubesi ilimizde açıldı.
H Kitap Kahve’nin Kartepe şubesini hayata geçiren Selenay Çayır ile sohbet ederken, bu mekânın yalnızca kitap ve kahveden ibaret olmadığını, aslında bir hayat felsefesine ev sahipliği yaptığını anladım. Selenay Hanım’ın mekana sadece emek değil, yüreğini de kattığını hissettim.
Çünkü bazen bir fincan kahve, sadece kahve değildir. Bazen bir kitap, yalnızca kelimelerden ibaret değildir.
Ve bazen bir mekân, insanın kendi iç yolculuğuna eşlik edebilir…
Hazırsanız, bu hikâyeye birlikte kulak verelim.
Selenay Hanım, öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
İstanbul’da doğdum, 37 yaşındayım. 17 senelik evliyim, bir oğlum var. Eşimin işi dolayısıyla Kocaeli’ye geldim, 13 yıldır burada yaşıyorum. Daha önce bir iş deneyimim olmadı, ev hanımıydım. Şimdi ise H Kitap Kahve’nin ilk şubesini Kartepe’de açmanın mutluluğunu yaşıyorum.
H Kitap Kahve’yi açmaya nasıl karar verdiniz?
Gençliğimden beri aklımda hep aynı soru vardı: “Biz bu dünyaya neden geldik?” Hayatın sadece yiyip içmekten ibaret olmadığını hissediyor, bunun ötesinde bir anlam arıyordum. “Nereden geldim, neredeyim, nereye gidiyorum?” sorusunu herkesin kendisine sorması gerektiğini düşünüyordum. Babamın vefatı ve pandemi dönemiyle birlikte bende içsel bir sorgulama süreci başladı. Bu süreçte kuantumdan astrolojiye, Göbeklitepe’den tarihsel kırılma noktalarına kadar birçok alanda okumalar yaptım. Fakat neyle ilgilenirsem ilgileneyim, yolum hep tasavvufa çıkıyordu.
İnsanların yaşadığı birçok sorunun, aslında bilgi eksikliğinden kaynaklandığını fark ettim. Dinleri duvarlarla ayrılmış gibi öğrenmiş, ortak hakikatten uzaklaşmıştık. Oysa tasavvufun özü, insanın kendini bilmesi ve karşısındakine de o gözle bakmasıydı. Ahmet Yesevi, Yunus Emre, Osman Kemali gibi isimlerle bu yolculuğa başladım. Onların sözleriyle içime işleyen bir kapı aralandı.
Sonrasında Mustafa Tatcı Hoca ile tanıştım. Videolarını izledim, sohbetlerine kulak verdim. O, geçmişin büyük âlimlerinin bıraktığı derin bilgileri günümüz Türkçesi ile yorumluyor, anlaşılır hâle getiriyordu. Onun anlatımıyla, ben de kendi iç dünyama doğru bir yolculuğa çıktım. Ankara Kitap Fuarı’nda kendisiyle tanışma imkânı buldum. Kısa ama çok kıymetli bir sohbetimiz oldu.
Bu süreçte bir şeyi çok net fark ettim: Hangi mesleği yaparsak yapalım, insanı tanımadan yapılan her iş eksik kalıyor. Yunus Emre’nin dediği gibi, “Bir ben var benden içeri” sözünü idrak eden bir doktorla, bu hakikati fark etmemiş bir doktorun bakışı aynı olmuyor. Bu tüm meslekler için geçerli.
İşte bu farkındalıkla, zaten yıllardır Üsküdar’da var olan H Kitap Kahve’nin başka şehirlerde de olmasının ne kadar kıymetli olduğunu düşündük. Eşimle konuştuk, hocamızla istişare ettik ve onun izniyle bu yola çıktık. H Kitap Kahve Kartepe Şubesi böyle doğdu… Sadece bir kafe değil, bir bakış açısı, bir düşünme daveti olarak.
Selenay Hanım, H Kitap Kahve’yi de bünyesinde barındıran H Yayınları’nın nasıl bir misyonu var?
H Yayınları, 2006 yılında, Türkiye’nin ilk atom alimi Prof. Dr. Ahmet Yüksel Özemre Hoca’nın ışığında Üsküdar’da kurulmuş, çok kıymetli bir yayıncılık anlayışına sahip bir yapı. Temel amacı, Anadolu irfanını günümüz insanına ulaştırmak. Popüler kaygılardan uzak hem çocuklara hem yetişkinlere yönelik Türkçe, İngilizce ve farklı dillerde eserler yayımlıyor. Özellikle Yunus Emre’nin, Niyazi-i Mısrî’nin, Osman Kemali gibi gönül erlerinin bıraktığı mirası yaygınlaştırmak üzerine çok güçlü bir misyonu var.
Ben de bu yapıyla tanıştıktan sonra, onların düşünce dünyasıyla buluşmak, bu anlayışı daha fazla insana ulaştırmak istedim. H Kitap Kahve’nin Kartepe şubesini hayata geçirirken, sadece bir kitap-kahve mekânı değil; aynı zamanda bu öğretinin ruhunu taşıyan bir alan kurmayı hedefledim.
H Kitap Kahve yalnızca bir mekân değil bir fikriyat da taşıyor. Bu düşünce size nasıl ilham verdi?
Kesinlikle öyle. H Kitap Kahve, insanı kendine çağıran, onu hayatın karmaşasından çıkarıp, içsel bir yolculuğa davet eden bir anlayışla yola çıkmış. Üsküdar’daki merkez şube zaten uzun yıllardır bu misyonla hizmet veriyor. Ben de bu kültürel ve manevi zenginliği Kartepe’de yaşayan insanlarla buluşturmak istedim. Amacım, burayı kitapla, kahveyle ve sohbetle nefes alabileceğimiz bir durak hâline getirmekti.
H Yayınları’nda özellikle hangi isimlerin izleri var?
Başta Yunus Emre olmak üzere, Niyazi-i Mısrî, Osman Kemali, İsmail Hakkı Bursevi, Eroğlu Nuri, Hüseyin Vassaf, Üsküdarlı Nasûhi, Akşemseddin ve Mevlânâ gibi Anadolu’nun büyük erenlerinin izinden gidiliyor. Bu alandaki yayınların önemli bir kısmı Dr. Mustafa Tatcı’nın derin bilgi ve emeğiyle hazırlanıyor. Kendisi, panellerden söyleşilere pek çok farklı etkinlikte bu öğretinin halkla buluşması için yoğun bir çaba içinde. Benim de bu yapıyla yollarım kesişince, kendi iç yolculuğumla da çok örtüştüğünü fark ettim. H Kitap Kahve Kartepe şubesini açarken bu öğretiden, bu derinlikten beslenmek benim için çok anlamlıydı.
KÜLTÜR EVİ KONSEPTİNDE…
H Kitap Kahve Kartepe’nin farkı nedir? Burası nasıl bir yer?
Burası sadece kitap okuyup kahve içilecek bir yer değil; aynı zamanda bir kültür evi. Kitaplar sadece tasavvufla sınırlı değil; bilim, ilim, roman, araştırma gibi çok geniş bir yelpazeye sahip. Tüm kitaplar satışa açık. İsteyen burada yanında getirdiği kitabını okuyabilir, isteyen satın alabilir. Aynı zamanda sohbet edilebilecek, yazarlarla bir araya gelinebilecek bir mekan. Çini-seramik gibi atölye çalışmalarına da ev sahipliği yapmayı planlıyoruz.
Nasıl etkinlikler planlıyorsunuz?
Kitap söyleşileri burada rahatlıkla yapılabiliyor. Mekanımızın üst katında bunun için uygun bir ortam oluşturduk. Mesela her perşembe burada sohbet toplantıları gerçekleştiren bir grubumuz var. Buraya gelen herkes, siyaset hariç her konuda özgürce fikirlerini paylaşabilir, okumalar yapabilir, sohbet edebilir. Bu yönüyle burası gerçekten bir düşünce ve paylaşım mekânı.
HEPSİ EL YAPIMI
Menünüzde neler var?
Çayımız, kahvemiz, tatlılarımız var. Tatlılarımızın tamamı el yapımı. Sabahları kahvaltımız mevcut, gün içinde de tarhana çorbamız, mantımız, makarnamız, kızartma tabağımız ve gözlememiz var. Tarhana çorbamız Uşak’tan geliyor, katkısız ve el yapımı. Özellikle bebekli anneler için düşündüğümüz bir ürün. Kafkas mantımız ise çok özel; üzerine bol ceviz konularak servis ediliyor, yiyen herkes çok beğeniyor. Dondurulmuş ürün kullanmıyoruz, her şey bizim mutfağımızdan çıkıyor. Mesela domates soslu makarnamız sipariş verdiğiniz anda, mutfakta domatesler rendelenerek hazırlanıyor. Tıpkı evinizdeki gibi. Kısacası menümüzde yer alan tüm ürünler hem el yapımı hem de çok lezzetli.
Mekân kapasitesi nedir? Etkinlikler için yeterli alan var mı?
Mekanımızın genel kapasitesi yaklaşık 150 kişi. Kitap söyleşilerinden atölyelere kadar pek çok etkinlik için uygun alanlara sahibiz. İnsanlar burada güne kahvaltıyla başlayabilir, öğle yemeği için tercih edebilir ya da sadece kahvesini yudumlayarak bir kitabın satırlarında kaybolabilir.
Adres: Fatih Sultan Mehmet Mah. Hanımağa Cad. Zeray Efekt Binası B1 Blok/32 Kartepe/Kocaeli
Instagram: @hkitapkahvekocaeli
NASIL ARANDI: #h kitap kahve # selenay çayır # üsküdar # kocaeli