Adı, Yasemin Demirel.
1978 Manisa doğumlu.
O, bir heykeltraş...
Aslında liseden mezun olurken meslek sahibi de olmuş; sağlık ordusuna ‘hemşire’ olarak katılmıştı.
Ancak hayali başkaydı.
Sanatçı olmak istiyordu.
Lisedeki öğretmenleri de ondaki bu ışığı görmüş, sanatla ilgilenmesi için kendisini teşvik etmişti.
Yasemin Hanım hemşirelik yapmaya başlasa da hayalinden hiç vazgeçmedi.
Tayini İzmit’e çıktığında da aklında hep sanatçı olmak vardı.
Evlendi, yine hayallerini ertelemedi.
Hatta eşinden aldığı destekle hayallerinin peşinden daha bir hızlı koşmaya başladı.
Önce, Muhammet Şengöz’ün çizim atölyesine yazıldı.
Sonra, işinden istifa etti.
Amacı güzel sanatlar sınavlarına daha iyi hazırlanabilmekti.
Ve kazandı.
Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü’ne girmeyi başardı.
4 yıl boyunca İstanbul’a gitti, geldi.
Hiç vazgeçmedi, pes etmedi, önüne çıkan engellere rağmen hiç yılmadı.
Sonunda başardı, 2002 yılında diplomasını aldı.
Hayalini gerçekleştirmiş olmanın verdiği mutlulukla kendisine küçük bir atölye açarak çalışmaya başladı.
İkizlerine hamile kaldığını öğrendiğinde ise atölyesini kapatmak zorunda kaldı.
Ancak içindeki sanat aşkı hiç sönmedi.
Atölye Kakule öğrencilerinin çalışmalarından
Öykü ve Berke 8 yaşına geldiğinde atölyesini yeniden açtı.
Yasemin Hanım, heykel çalışmalarını iki yıldır ‘Atölye Kakule’ adını verdiği atölyesinde yürütüyor.
Bir yandan sergilere hazırlanırken bir yandan da öğrencilerine ders veriyor.
Öğrencileri genellikle çalışan kesimden. Aralarında kimya mühendisi de var, öğretmen de…
Yasemin Demirel’in en büyük mutluluğu ise öğrencileriyle birlikte katıldığı sergiler ya da Atölye Kakule olarak her yıl açtıkları sergi.
Gelin şimdi, hayallerinin peşinden koşmaktan asla vazgeçmeyen Yasemin Demirel’i biraz daha yakından tanıyalım.
Yasemin Hanım, çalışmalarınızda genellikle hangi malzemeyi kullanıyorsunuz?
Aslında en çok metali seviyorum ama şu anda atölyem bir apartmanın altında olduğu için ağırlıklı olarak çamur kullanıyorum. Metalle çalıştığımda gürültü olabilir ve apartman sakinlerini rahatsız edebilirim.
Yeni bir çalışmaya başlarken nasıl yola çıkıyorsunuz?
Bir fikirle yola çıkıyorum. Kendi iç dünyamda kafama takılan ya da etkilendiğim bir olaydan yola çıktığım da oluyor.
Bir fikirle yola çıkıyorsunuz ama ortaya bambaşka şeylerin çıktığı da oluyor mu?
Elbette. Duygular ve heykelin iç gereklilikleri sizi yönlendiriyor. Özellikle soyut çalışmalarda bu geçerli. Heykeli yaparken boşluk ve doluluk oranının dengede olması, uzayda kapladığı yerin doğru olması ve sergileneceği yere uygun olması önemli. Bunları dikkate alarak çalıştığınızda ortaya bambaşka şeyler çıkabiliyor.
PARA KAZANMA ŞANSIMIZ YOK
Öğrencilerinize hangi tekniği öğretiyorsunuz?
Başlangıçta büst çalışması yapıyoruz. Çünkü tekniği ve anatomiyi bilmeleri lazım ki soyut çalışmalar da yapabilsinler. İlk etapta soyut çalışmayı tercih etmiyorum daha çok figüratif çalışıyoruz.
Haftada kaç saat ders veriyorsunuz?
Haftada bir gün, 4 saat heykel ya da seramik dersi alıyorlar. Derslerimizi çarşamba günleri yapıyoruz. Öğrencilerim genellikle çalışan kesimden olduğu için derslerimizi akşam saatlerinde gerçekleştiriyoruz. Ancak bu 4 saat bile onlara az geliyor.
Para kazandığınız bir mesleğiniz vardı, bıraktınız. Peki, heykelden para kazanabiliyor musunuz?
Heykelden para kazanma şansınız yok. Atölye masraflarımı çıkarabiliyorum biraz da cebime harçlık kalıyor.
YÖNETİCİLER DESTEK OLMALI
Neden para kazanamıyorsunuz?
İnsanlarımız ‘heykeltraş’ cümlesini duyunca çok ilgileniyor. Mesleğimiz ilgi çekici geliyor ama bilinçli değiller. Bakıyorlar, inceliyorlar ama iş satın alma noktasına geldiğinde geri çekiliyorlar. Heykeltraşların para kazanma şansı yok.
Peki ne yapmak lazım?
Yöneticilerimizin bizlere destek olması lazım. Mesela kent meydanlarına heykeller yapılabilir. Bunun için yarışmalar düzenlenebilir. Bizler bu yarışmalara seve seve katılabiliriz. İyi olan kazanır. Bir de sergiler var. Kenti yönetenler kurdele kesmeyi çok seviyor ancak alışveriş yapmaya gelince işler değişiyor. Sergilerden alışveriş yapılarak da sanatçıya katkıda bulunmak mümkün.
Sipariş üzerine de heykel yapabilirsiniz yani...
Kesinlikle. Sefa Sirmen’in belediye başkanlığı döneminde daha çok heykel siparişi alıyorduk ancak bu dönemde pek ilgi yok.
KIZIM SANATLA İLGİLİ
Mesela bir büstü ne kadar zamanda yapabilirsiniz?
Bir büst için yaklaşık bir aylık çalışma gerekebilir. Atatürk büstü de yapabiliriz. Fakat heykeltraşlara yaptırmak yerine İstanbul’a gidip fabrikasyon üretim yapan yerlerden almayı tercih ediyorlar.
Eşinizin ya da çocuklarınızın da heykele ilgisi var mı?
Eşim Hakan Demirel, İzmit Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde uzman doktor olarak görev yapıyor. Heykel eşimin hiç ilgi alanına girmiyor diyebilirim. Daha bir kere bile elini çamura sürmemiştir. Kızımın sanata karşı bir ilgisi var. Evde kendi çapında bir şeyler yapıyor. O da ileride iç mimar olmak istediğini söylüyor.
EVİM SANAT ESERİ DOLU
Eviniz heykel dolu olmalı...
Sadece heykel değil, evimde pek çok obje var. Heykelin yanı sıra seramiğe ve resme de merakım olduğundan evimin her köşesinde sanatsal bir çalışmaya rastlamanız mümkün.
Son olarak öğrenmek istediğim şey şu; Heykel yapabilmek için yetenek şart mı? Herkes heykel yapabilir mi?
Bence yetenek şart değil. Heykel de resim de öğrenilebilir. Ancak kişi yetenekli olursa daha çabuk ilerler. Yeteneğin böyle bir artısı var.
NASIL ARANDI: #Atölye Kakule #Heykel Tıraş #Manisa #Muhammet Şengöz #Yasemin Demirel
