RÖPORTAJ: Zeynep AKAR
FOTOĞRAFLAR: İsmail Hakkı Timuçin
İlimizde 1970 yılından beri hizmet veren Açelya Botanik, Kocaeli’nin en eski çiçekçi dükkanı. Reşat Sakarya tarafından kurulan ve kentimizde ‘Çiçekçi Kazım’ olarak tanınan Kazım Sakarya tarafından devam ettirilen Açelya Botanik, şu anda ailenin 3. kuşak temsilcisi Coşkun Sakarya tarafından işletiliyor.
Coşkun Sakarya tarafından çağın gereklerine uygun olarak geliştirilen marka, aynı zamanda kentimizde internet üzerinden satış yapan ilk çiçekçi olma unvanını da taşıyor. “En büyük arzum, büyüdüğünde oğlumun da baba mesleğini sürdürmesi” diyen Sakarya ile Açelya Botanik’in hikayesi ve çiçekçilik mesleğinin incelikleri hakkında konuştuk.
Coşkun Bey, Açelya Çiçekçilik’in ilimizde sektörünün en eski markası olduğunu biliyoruz. Nedir hikayesi?
Dedem Reşat Sakarya, İzmit’in en eski çiçekçi ustası hatta ilk çiçekçisiydi. Çiçeklere olan düşkünlüğü, doğaya olan sevgisinden geliyordu. Gençliğinde, SEKA fabrikasının temelinde çalışırken bütün boş zamanlarında, öğle tatillerinde o bölgedeki kırları dolaşır papatyaları, kuru otları toplarmış. İstanbul’un ünlü çiçekçisi Sabuncakis ile de çalışmış. Bu bölgeye kuru otu ilk getiren kişi, dedem. Topladığı bitkileri, otları dizayn edip, dükkanında satardı; İstanbul’dan bunları almaya gelenler olurdu. Yaşamı boyunca sadece İzmit’te değil, İstanbul’da da pek çok çiçekçi yetiştirdi.
İstanbul’dan İzmit’e neden dönmüş?
Dedem, Heybeliada’da gül yetiştiriciliği yapıyormuş. Bir süre sonra babaannem, dedemi Ada’daki Ermeni kadınlardan kıskanınca tası tarağı toplayıp İzmit’e gelmişler.
Dedeniz ilk dükkanını nerede açmış?
İlk dükkanı İzmit’te Yeni Turan Durağı’nın karşısında açmışlar. Daha sonra markamızın en popüler dükkanı haline gelen İnönü Caddesi’ndeki şube açılmış. İzmit Orduevi’nde ve Leyla Atakan Caddesi’nde de dükkanlarımız vardı. Seramız ise Bağçeşme’de, evimizin arkasındaydı, orada çelenkler hazırlanırdı. O günlerde bu serada sabaha kadar çalışılır, günde 80’e yakın çelenk yapılırdı.
Dedenizle birlikte babanız da aynı mesleğe devam etmiş…
Evet… Babam, nam-ı diğer ‘Çiçekçi Kazım’ da aynı yoldan ilerlemiş. 1970 yılında, ‘Açelya Botanik’ olarak ilk dükkanını açmış. Dedem, bu işin hep mutfak kısmında yer aldı. Ustalık, bitki temini, mezattan mal getirilmesi gibi… Babam ise dükkanları idare ederdi.
Ve sonra siz de aile mesleğini devam ettirdiniz... Zaten çocukluğumdan beri bu işin içindeydim, piyasayı gayet iyi biliyordum. Açelya Çiçekçilik’in 3. kuşak temsilcisi olarak 2002 yılında, aynı isimle kendi dükkanımı açtım. Babamın da manevi desteğiyle ticarete çabuk adapte oldum. 16 yıldır çiçekçilik yapıyorum, aynı zamanda Kocaeli Çiçekçiler Derneği’nin başkan yardımcısıyım.
Başka bir iş yapmayı hiç düşünmediniz mi?
Hani tek eşlilik derler ya ben işimde de tek eşliyim. Gözüm başka hiçbir mesleğe gitmedi. Çiçekçilik alanında kendimi geliştirmeye çalıştım. 2005 yılında www.acelyabotanik.com.’u kurarak, e-ticarete başladım. O dönemde İzmit’te ilk kez bu işe biz imza attık. Bunun yanı sıra bir de şehirler arası çiçek satışı yaptığımız www.onlinecicekci.com.tr adında bir sitemiz var.
Coşkun Bey, mesleğinizin zor yönleri nelerdir?
Bir kere ömrü kısa bir ürünle çalışıyoruz. Nasıl bir yemeğin belli bir zaman dilimi içerisinde tüketilmesi gerekiyorsa, çiçeğin de kısa sürede, en fazla 2-3 gün içerisinde satılması gerekiyor. Müşterilerinizi memnun etmek, her talebi karşılayabilmek için elinizde çok çeşitli türde çiçek bulundurmalı, onları en iyi sunumla takdim etmelisiniz. Özellikle internet satışında benim en çok önem verdiğim konu, müşterimin seçmiş olduğu ürünün birebir aynısını satmaktır.
Çiçeğin de bir modası var, değil mi?
Dünya üzerinde inanılmaz bir çiçek sarfiyatı var. Çok fazla özel gün var ve insanlar hiçbirini atlamıyor. Çiçek de ekonomik bir hediye olduğu için hiç vazgeçilmiyor. Popülaritesi her geçen gün artıyor. Bu talep de çiçekçilerin kendisini devamlı geliştirmesini gerektiriyor. Son zamanlarda dizileri baz alıyoruz. Müşterilerimiz dizilerde kullanılan çiçekleri, çiçek altlıklarını takip ediyor ve bizden istiyor. Örneğin, son 2 haftadır, mavi orkideye çok talep var.
Tasarımlar anlamında da trendler sürekli değişiyor…
Evet, mesela son bir yıldır teraryum çok modaydı, artık yavaş yavaş etkisini kaybediyor. İlk çıkan teraryumlar elma, armut şeklinde cam fanuslara dizayn ediliyordu, şimdilerde tüm camlara yapmaya başladık. Şu sıralar buketlerde tek renk çok moda. Özellikle yeşil ve beyaz renkler kullanılıyor. Eskitme, hasır, kanaviçe gibi tarzlar var. Anlayış da zamanla birlikte değişiyor. Örneğin, eskiden birisine kaktüs hediye edilmesi düşünülemezdi bile ama şimdi insanlar sevgililerine bile kaktüs armağan ediyor. Yine de çiçek sektöründe, gül gibi klasiklerin tahtı hiç sarsılmaz.
Bir de gülün tek sayılarda hediye edilmesi gibi bir ritüel vardır…
Aslında bu kuralın neye dayandığını hiç bilmiyorum. 99 tane de gönderilir, 100 tane de 1 tane de… Bence bu iş bütçe meselesi.
En değerli çiçekler hangileri?
Bir dal papatya bile çok değerlidir çünkü karşınızdaki kişiye, onu düşündüğünüzü hissettirir. Ancak, maddi değerini soruyorsanız dükkanımızdaki en pahalı çiçekler arasında mavi orkide, starliçe, antorium ve casablanca’yı sayabiliriz.
Coşkun Bey, bir çiçekçinin işini iyi yaptığını nasıl anlarız?
Öncelikle bir çiçekçi, bin tane gül alan müşterisine de bir karanfil alan müşterisine de aynı ilgiyi göstermeli. Kararsız müşterilerini en doğru şekilde yönlendirebilmeli. Dükkanında çok çeşitli ve her zaman taze ürünler bulundurmalı.
Son olarak Açelya Çiçekçilik’in gelecek hedeflerini sormak istiyorum?
Öncelikli hedefimiz, her zaman olduğu gibi müşterilerimizi maksimum düzeyde memnun etmek. Bunun yanı sıra müşteri portföyümüzü genişletmek için çalışmalarımız var. İnternet sitemize önem veriyoruz, oradan daha çok kişiye ulaşabilmek de hedeflerimiz arasında. 2 yaşında, Sarp adında bir oğlum var. Onun da 4. kuşak olarak bu işi devam ettirmesini çok isterim. Umarım o da ileride Açelya Çiçekçilik markasına sahip çıkar ve zamanın şartlarına uygun olarak işimizi daha da geliştirir.
NASIL ARANDI: #açelya çiçekçilik # reşat sakarya # kazım sakarya # coşkun sakarya #
