21-09-2023 23:05

Yeme-içme sektöründe markalaşmak şart

2018-06-02    0 Kişi Yorum Yaptı   Eklenme Tarihi: 2018-06-02
.stripslashes($urun->baslik).

Yeme-içme sektörü deyim yerindeyse altın çağını yaşıyor. Farkındaysanız, ardı arkasına açılan mekânlar adeta bir kelebek etkisiyle çoğalıyor ancak amatörce yaklaşımlar kısa sürede bu işletmelerin sonunu getirmeye yetiyor da artıyor bile. Bu tarz işletmelerin ortak yanı hepsinin birbirine benzer hatta aynı olması.

Copy-paste (kopyala-yapıştır) olarak adlandırdığımız bu tür işletmelerin ortaya çıkış amacının sadece ticari bir olgudan ibaret olduğunu söylemek mümkün mü? Maalesef ki evet, bu konuda sizlerle hemfikir olduğumuzu sezinler gibiyim. 

Profesyonellikten uzak, tamamen ticari yaklaşımla ortaya çıkmış ve kendi marka kimliğini yaratamamış bu işletmelerin uzun vadede başarılı olamadıklarını gözlemliyoruz.

 

RUHUNU TAŞIMALI

Son dönemde yaşanan krize inat, yeme-içme sektörünün piyasalardaki bu dalgalanmadan hafif sıyrıklarla kurtulduğuna şahit olduk. Hal böyle olunca da pek çok farklı sektörden yatırımcı da gözünü bu alana dikti. Türkiye’de bunun çok iyi örnekleri olduğu gibi bölgemizde de yavaş yavaş yeme–içme sektöründe atılımlar devam ediyor. Gastronominin gittikçe ilgi görmesi de buna bir etken.

Fakat sadece güçlü bir mutfak ekibi ve çarpıcı bir menü, işletmenin marka kültürünü oluşturmasına yetmiyor. Vizyon sahibi işletmeciler bunun farkında ve bu doğrultuda alanında uzman isimlerle işbirliği yapmış durumdalar.

Mekân için özenle seçilmiş dekoratif objeler, sanatsal parçalar ve hatta müziklerin dahi markanın ruhunu taşıması yönünde hemfikirler. Bu sebeple işletmeci ve yatırımcılar sektörü sadece kâr getiren bir kuruluş olarak görmüyor, yeme–içme pazarına da renk getiren, hatta örnek olan markalar yaratmaya çalışıyor.

 

PİYASA ANALİZİ YAPIN!

Sizin de burnunuza güzel yemek kokuları geldiyse ve sektöre adım atmayı düşünen ya da düşleyenlerdenseniz, sektöre bütünsel açıdan odaklanmanızı öneririm. İster basit bir köfteci, isterseniz pastane ya da ufak bir esnaf lokantası açıyor olun; konunun finansman, konsept, mutfak gibi birbirinden bağımsız ama tamamen bütünsel olarak ele alınması ve bu etkenlerle birleşik planlanmasının yapılması gerektiğini göz ardı etmeyin. Kısacası çok iyi fizibilite ve piyasa analizleri ile sektöre adım atmanızda fayda var.

Yoksa üzülerek belirtmeliyim ki çabalarınız gereksiz zaman ve para kaybı, dahası prestij kaybına dönüşür. Nihayetinde mutfak sanatlarında ustalaşmak için tüm kalbinizle vaktinizin büyük bir kısmını bu işe adamanız gerekiyor. Mutfaklar için ‘evlerimizin kalbi’ denir. Bizim gibi sektöre gönül vermiş kişiler için ise kalbimizin burada attığını söylemek mümkün. Bizler, yemek yemenin sadece yaşamsal fonksiyonlarımızın gerekliliği için önemli olduğuna inanmıyoruz. Eğer sunduğumuz bir lezzet sizi geçmişe götürüyor ve anılarınızla bağ kurabiliyorsanız, işte o zaman başarıya ne kadar yaklaştığımızı görüyor, mutlu oluyoruz.

 

O ESKİ BAYRAMLAR...

Mutfakların birleştirici ve insanları birbirine bağlayan bu gücü asla yadsınamaz. Geleneksel alışkanlıklarımızdan ve güçlü aile bağlarımızdan yavaş yavaş uzaklaştığımız şu dijital çağda sizleri biraz olsun anılarınıza götürmek ve o eski bayramları hep beraber hatırlamak istedik. Bayram ziyaretlerinde gittiğimiz evlerde ikramlıkların baş tacı olan badem şekerini hatırlarsınız. İlk başta acı ama sonrasında damağınızda kalan o tatlı hissi bilirsiniz. Ben de naçizane bu acı ama faydalı sayabileceğim yazımdan sonra, bayram ayına girdiğimiz bu dönemde herkesin bayramını en içten dileklerimle kutlar, kalabalık aile sofraları etrafında neşeli ve sağlıklı günler dilerim. Bu ay sizler için bayram sofralarına renk katsın diye adına yakışır bir tarif veriyorum. Şimdiden afiyet olsun.

 

***

BADEMLİ BAYRAM ŞEKERİ

 

MALZEMELER

• 225 gr çiğ veya kavrulmuş badem

• 300 gr toz şeker (1,5 su bardağı)

• 275 gr süt (1,5 su bardağına yakın)

• 2 yemek kaşığı tereyağı

 

YAPILIŞI

İlk önce bademleri havan yardımıyla iyice ufalayın. Şekerlerin üstünü süslemek için birazını ayırmayı unutmayın hatta fazla alın ki artarsa yersiniz. Sağlık açısından ne kadar faydalı olduğunu söylemeye gerek yok sanırım.  Ezdiğiniz bademleri süt, şeker ve tereyağı da ilave ederek, çok derin olmayan bir tencereye alın. Tahta bir kaşık yardımıyla rengi karamelize olana kadar sürekli karıştırarak pişirin. Piştikten ve renginden emin olduktan sonra ya bir tepsi görünümlü kap ya da fırın tepsisine dökerek yayın. Daha önce bütün olarak ayırdığınız bademleri kırdığınızda kare ya da bir lokmalık olacak şekilde üzerine dizin. Çok az  bir süre dolaba koyun, soğuduktan sonra afiyetle yiyebilirsiniz. Çocuklar çok sever, bilginize.

NASIL ARANDI: #serkan yeşildağ

YORUMLAR
Yaptığınız yorumlar editör onayından geçmektedir.
Diğer Yazılarını İnceleyin;
Serkan Yeşildağ: GARSOOONNN

5 ay önce
Serkan Yeşildağ: Yumurta

6 ay önce
Ekonomik kriz; yoksullaşma ve hamurlaşma

7 ay önce
Serkan Yeşildağ: Cheddar’ın icadı

8 ay önce
Serkan Yeşildağ: Yeni yılda beslenme şeklinizi değiştirin!

9 ay önce
Serkan Yeşildağ: Michelin Yıldızı nasıl doğdu?

10 ay önce
Beşinci tadın adıdır; UMAMİ

1 yıl önce
Yerel ürün tüketmenin faydaları

1 yıl önce
Jelatin nedir, neden yapılır ve nerelerde kullanılır?

1 yıl önce
Sağlık Dolu Bir Meyve: Avokado

1 yıl önce
Yaz aylarının vazgeçilmezi; Milkshake

Yaz aylarında hem serinlemek hem de besleyici bir şeyler tüketmek isteyenlerin favori içeceği milkshake’i evinizde de yapabilirsiniz

1 yıl önce
Bayramda Ağzımız Tatlansın

1 yıl önce
Ramazadan’da Ne Yesek?

2 yıl önce
Yeni yılda bizi neler bekliyor?

2 yıl önce
Gıda Neofobisi

2 yıl önce
Damak size yalan söylemez

2 yıl önce
Sefer tası

2 yıl önce
Yeni sezona umutla…

2 yıl önce
Şov yapma yemek yap!

2 yıl önce
Popüler olmayı bırakalım

2 yıl önce
Sıcak yaz günlerinin

2 yıl önce
Evde kokoreç

3 yıl önce
İftar sofraları çorbasız olmaz

Yazan: Serkan Yeşildağ

3 yıl önce
Mutfakların lezzetli minikleri; Mikro filizler

Ağzımızı tatlandıralım!

İştahınız bol olsun!

Japonlar gibi kızartma yapın!

Evde lahmacun yapalım mı?

Pandemi yeme-içme alışkanlıklarımızı nasıl etkiledi?

Ne yersen O’sun

Yedikleriniz sizi ele veriyor

Aradığımız tek şey samimiyet!

Beynimizi ‘Doyurmak’ önemli!

İyi yemek insanları bir araya getirir

Ellerinize sağlık

Peynir; yemekten önce mi sonra mı yenilmeli?

Eti nasıl marine etmeliyiz?

Mikrodalga fırınlar sağlıklı mı?

İyi yemeğin sırrı

Sofrada doğru davranıyor muyuz?

Bu ülkeyi yemek kurtaracak

Zeytinyağını sofranızdan eksik etmeyin!

Ekmek kadayıfı mı bread pudding mi?

Bu lezzeti ıskalamayın!

Doğru yemek için doğru yağ seçin!

Son zamanların yükselen trendi: Raw Food

Mükemmel Hamburger nasıl olmalı?

Meslekte kalıcı olmanın sırrı

Yeni nesil dondurma

Hangi yemekte, hangi baharat?

Gün boyu aç kalmayın!

İyi bir şef nasıl olmalı?

Zan altında bırakmadan önce...

Kurban etini nasıl değerlendirelim?

Bırakın, aşçı olsun!

Sebze ve meyveleri mevsiminde tüketin!

Etin İlk mutfağı ahırdır!

Nereden başlayacağını biliyor musun?

Hayatın ta kendisidir yemek

Bayram sofraları kurulsun!

Hobi olarak restoran açmayın!

Gurme müfettişler kapımızda

Sofranızdan sebzeyi eksik etmeyin

Franchising alacak işletmeciler dikkat!

Mutfak aşkı

Sosta en önemli unsur: Denge

Bol lezzetli ramazanlar

Lezzet mi? Sunum mu?

Yemeği endüstriyelleştirmeyelim!

Yemek seçiminiz kişiliğinizi ele veriyor

Biri kar tatili mi dedi?

KYÖD, Rotary ve KOÜ bir araya gelirse…

AVM’lerin yeni yıldızı ‘Food Court’lar