29-03-2024 05:39

Uzm. Psk. Begüm Seçil Kandemir: “Gücümü içimdeki çocuktan alıyorum”

   0 Kişi Yorum Yaptı   Eklenme Tarihi: 08/03/2023
Öğrencilik yıllarından beri tutkuyla bağlı olduğu psikoloji alanında kendisini geliştirmeye hiç durmadan devam eden Uzman Psikolog Begüm Seçil Kandemir, çalışmalarına geçtiğimiz yıl kurduğu Ren Psikoloji çatısı altında devam ediyor. ‘Güçlü kadın’ı “Kendi fikirleri olan ve bunları uygulayabilen kadın” olarak tanımlayan Kandemir, “Ben gücümü içimdeki çocuk ve ergenden alıyorum. Tutkularımı ve büyük hayallerimi kesinlikle unutmadım. Yetişkinliğin normlarından ve baskısından bağımsız yaşıyorum” diyor.
.stripslashes($urun->baslik).

-Kendinizden ve kariyer yolculuğunuzdan kısaca bahseder misiniz?

1987, İzmit doğumluyum. 2 çocuklu bir ailenin ilk çocuğuyum. İlk ve orta öğrenimimi İzmit’te tamamlayıp, 2004 yılında Maltepe Üniversitesi Psikoloji Bölümünü kazanmamla beraber kariyer yolculuğum başladı. Tek tercih ettiğim bölüm olduğu için okuması da çok zevkliydi benim için. Hiçbir zaman “Sınavlara hazırlanıyorum” dememişimdir, mesela. “İhtiyacımı gideriyorum” daha doğru bir tanımdı benim için. Üniversite öğrenimimin bir senesini Varşova’da Warsaw School of Social Psychology üniversitesinde geçirdim. Muazzam bir deneyimdi. İstanbul Ticaret Üniversitesi Uygulamalı Psikoloji alanında yüksek lisansımı tamamladım. Multidisipliner bir alandı. Hem klinik hem adli hem de gelişim alanlarını içeren oldukça doyurucu bir eğitimdi. 2016 senesine kadar İstanbul’da çeşitli kurumlarda çalıştım. 2017 senesinde Kocaeli Üniversitesinde pedagojik formasyon eğitimimi tamamladım. İzmit’e geri döndükten sonra tutkunu olduğum EMDR terapisi sürecim başladı. Bunun dışında birçok ekol eğitimimi tamamladıktan sonra “artık zamanıdır” diyerek Ren Psikoloji’yi hayata geçirdim. Üniversitede tanıştığım eşimle 2012 senesinde evlendik. 8 ve 3 yaşlarında iki kızım var. 

 

-Bugün sahip olduğunuz başarıyı elde etmek için neyi farklı yaptınız? Bu yolda aldığınız en büyük risk neydi?

Bence bu sorunun cevabı, “Tamam, ben oldum artık” dememek. 36 yaşındayım. 14 senedir bu mesleğin içindeyim ancak halen süpervizyonlarım ve eğitimlerim devam etmekte. Her ay mutlaka bir eğitime dahil olurum. Bununla besleniyorum. Risk almadım çünkü aldığım hiçbir kararı risk olarak değerlendiremiyorum. Bu benim hayata bakış açım sanırım. Çocukken de böyleydi. Ani kararlar verir ve hızlı uygularım. 

 

-Kariyerinizin bir ‘dönüm noktası’ var mı? 

“Ren Psikoloji’yi kurmak” derim, kesinlikle. Çünkü kendi işyerimde mesleğimi çok daha özgür ve etik bir şekilde ilerletebiliyorum. Danışanlarıma daha faydalı olduğumu hissedebiliyorum.  

-Sizce ‘güçlü kadın’ kimdir? Siz, gücünüzü nereden alıyorsunuz?

Güçlü kadın, kendi fikirleri olan ve bunları uygulayabilendir. Mücadele etmeye çekinmeyen, dünyada var olan bilgileri özümseyen ve aktarandır. Ben gücümü kesinlikle içimdeki çocuk ve ergenden alıyorum. Tutkularımı ve büyük hayallerimi kesinlikle unutmadım. Yetişkinliğin normlarından ve baskısından bağımsız yaşıyorum. Ve en önemlisi de ben bir cumhuriyet kadınıyım. Bununla gurur duyuyorum. 

 

-İşinizle ilgili kendinizi en güçlü hissettiğiniz an hangisiydi?

Sanırım, ağır bir panik atak tanısı olan danışanımla vedalaştığım andı. Bütün süreç gözümün önünden film şeridi gibi geçmişti. Hem onunla hem de kendimle gurur duymuştum. 

 

-Kendinizi güçsüz hissettiğiniz zamanlar oldu mu? Bu duygunun üstesinden nasıl geldiniz?

Elbette, olmaz mı hiç? Ancak hiçbir zaman bu duygunun bende olumsuz bir inanç olarak yerleşmesine izin vermiyorum. Hangi konuda güçsüzlük hissediyorsam, o konuda daha önce güçlü hissettiğim anılara tutunarak üstesinden gelebiliyorum. Buna da alanda ‘kaynak yükleme’ diyoruz biz. Danışanlara da sık sık uyguladığımız bir yöntemdir. 

 

-Yeniden başlama şansınız olsa geri dönüp neyi değiştirmek isterdiniz?

İnandırıcı gelmeyecek belki ama hiçbir şeyi… Geçmişte yaşadığım her şeyi, aldığım bütün kararları mutlaka yaşamam gerekiyordu çünkü bu beni bir sonraki yeni bir ‘ben’e dönüştürdü. O yüzden hep iyi ki…

 

-Yarının güçlü ve başarılı kadınlarına nasıl bir mesaj vermek istersiniz?

Ayn Rand derki: ”Soru, kimin bana izin vereceği değil, kimin beni durduracağıdır.” Büyüleyici bir söz. Kendi kararlarını al, kendi aklınla hareket et, önüne çıkabilecek engellere odaklan ve birer birer aş. Engelleri aşmak için kendini bilgiyle donat. Ruhunu besle. Kendi farkındalığını kazan. Kimseyi mutlu etmek için hayallerinden vazgeçme. Sen, kendini gerçekleştirdiğinde ışığın zaten etrafı aydınlatacaktır. 

NASIL ARANDI: #8 mart dünya kadınlar günü # kocaeli life # begüm seçil kandemir # kocaeli # ren psikoloji

YORUMLAR
Yaptığınız yorumlar editör onayından geçmektedir.