RÖPORTAJ: Zeynep AKAR
FOTOĞRAFLAR: İSMAİL HAKKI TİMUÇİN
Saçıyla, kıyafetiyle, aksesuarlarıyla aynı size, eşinize ya da çocuğunuza benzeyen minyatür bir bebeğiniz olsa, bütün şirinliğiyle evinizin en güzel köşesinde dursa… Üstelik siz mutluyken mutlu, üzgünken hüzünlü baksa, yüz ifadesiyle ruh halinizi yansıtsa.
Eğer bu söylediklerimizi inanılmaz bulduysanız, henüz ‘Tilda’ bebeklerle tanışmamışsınız demektir. Yüzyıllar önce Norveçli kadınların evlerini kötülüklerden, hastalıklardan, nazardan korumak için yaptıkları ve tılsımlı olduğuna inandıkları Tilda bebekler, bir kaç yıl önce yeniden hayat buldu. Her biri elde ve kişiye özel üretilen; yapımı büyük emek, sabır, hayal gücü gerektiren; sadece gözleri ve yanakları olmasına rağmen sahibinin duygu durumunu taklit eden bu çok özel bebekler, görenleri kendisine hayran bırakıyor. Üstelik Tilda bebeklerin en başarılı tasarımcılarından birisi olan Olga Yıldırım da ilimizde yaşıyor.
Olga Hanım, evinde sipariş üzerine ürettiği el yapımı Tilda bebeklerle kimi zaman bir çiftin düğün gününü ölümsüzleştiriyor kimi zaman bir çocuğun en sevimli halini… Kızının, oğlunun, eşinin, en yakın arkadaşının hatta kendisinin minyatürünü yaptırmak; her birinden sadece bir tane üretilen bu bebeklere sahip olmak isteyenlerin sayısı günden güne artarken, Tilda bebeklerin ünü de hızla yayılıyor.
Haydi gelin, hem Olga Yıldırım’ı hem de şirinliğiyle her bakışta insanın içini ısıtan Tilda bebekleri biraz daha yakından tanıyalım.
İsmim, Olga Yıldırım. Belarusluyum. İngilizce öğretmeniyim. Türkiye’ye bundan 4,5 yıl önce öğretmenlik yapmak için geldim; 1,5 yıl önce de evlenerek buraya yerleştim. Bir süre önce Belarus’a gittiğimde ‘Tilda’ bebekleri gördüm. O kadar çok beğendim ki ben de aynılarından tasarlamak istedim. Uzun süre bu konuda araştırmalar yapıp eğitimleri takip ettikten sonra kendi Tilda bebeklerimi tasarlamaya başladım.
Tilda bebeklerin ilk yapıldığı yer, Norveç. Yüzyıllar önce Norveçliler bu bebekleri evlerini ve ailelerini kötülüklerden, hastalıklardan, nazardan korumak için yapar; tılsımlı olduğuna inanırlarmış. Zaman içinde kaybolan bu gelenek, bir süre önce Norveçli Tone Finnanger tarafından tekrar canlandırılmış. Finnanger, bebekleri yeniden tasarlamaya başlayarak tüm dünyaya tanıtmış. ‘Tilda’ ismini de bebeklere o vermiş. Tilda bebekler, Türkiye’de çok fazla bilinmiyor ama Avrupa’da ve Rusya’da oldukça yaygın hatta bunun eğitimini veren okullar dahi var.
Gerçek bir Tilda bebeğin sadece gözleri vardır; ağzı ve burnu olmaz. Ayrıca iyi yapılmış bir bebeğin, kendi başına ayakta durabiliyor olması gerekir. Bunun için de içinin iyi doldurulmuş, vücut kısmının çok düzgün, sabırla ve detaylı çalışılmış olması lazım. Bu anlamda benim tasarladığım bir bebek, düzenlenen uluslararası yarışmada 100’den fazla bebeğin içinde birinci oldu, ödül aldı.
Tilda bebeklerin iki önemli özelliği var. Birincisi, bebeklerin sadece yanaklarının ve gözlerinin olması. Ağızları ve burunları olmadığı için yüz ifadeleri karşısındaki kişinin duygu durumunu taklit ediyor. Siz mutluysanız, bebeğinizin yüzünde mutlu bir ifade; üzgünseniz hüzünlü bir ifade görüyorsunuz. Bu nedenle bebeğin tılsımlı olduğuna dair bir inanış da var. İkinci en önemli özelliği ise her bir bebekten dünyada sadece bir tane ve sahibine özel olması.
Tilda bebeklerin vücudu için kullanılan ve ‘beyaz melek’ denilen özel bir kumaş var. Beyaz melek, sadece Tilda bebekler için ve yalnızca Hollanda’da üretiliyor. Ben de bu kumaşı yurt dışından getirtiyorum. Bunun dışında kalan diğer kumaş, elyaf, aksesuar gibi malzemeleri bebeğin modeline göre İzmit ya da İstanbul’dan temin ediyorum.
Bebeklerin hepsi elde üretildiği için sipariş üzerine çalışıyorum ancak kendi tasarlayıp satışını yaptığım bebekler de var. Siparişler iki şekilde olabiliyor. Ya bir fotoğraf üzerinden, fotoğraftaki kişinin bir minyatürünü Tilda bebek olarak yapıyorum ya da tamamen özgün bir Tilda bebek tasarlıyorum.
Tilda bebek isteyenler, bana Instagram üzerinden ulaşıyor. Öncelikle onlara nasıl bir bebek istediklerini soruyorum. Minyatür Tilda bebekler için fotoğraf üzerinden ilerliyoruz. Tilda bebek olarak tasarlanacak kişinin birkaç fotoğrafını istiyorum. Bebeği, fotoğrafa sadık kalarak ve her adımda sipariş sahibiyle konuşarak tasarlıyorum. Kıyafetinden aksesuarına, saçından ayakkabısına kadar hiçbir detayı gözden kaçırmadan, fotoğraftaki kişinin Tilda bebeğini yapıyorum. Siparişi veren kişi benim yaptığım özgür çalışmalardan istediği takdirde; bebeğin saçına, giyim tarzına, boyuna yine beraber karar veriyoruz.
22 santimetre, 25 santimetre, 28 santimetre ve 44 santimetre olmak üzere dört boyu var.
Evet, en benzer minyatürü çıkarabilmek için bütün kumaşçıları tek tek geziyorum; fotoğrafta gördüğüm kumaşın aynısını ya da ona en yakın olanını bularak aynı kıyafeti dikiyorum.
Minyatür siparişi olduğunda, bir bebeğin yapımı neredeyse bir ayı buluyor çünkü tüm detayları inceliyorum. Bebeğin ayakkabısına kadar kendim yaptığım için biraz vakit alıyor. Bir ayda en fazla dört bebek yapabiliyorum.
Eğer, bütün bebekler aynı olacaksa, çok sayıda sipariş işimi kolaylaştırıyor çünkü bir kez kalıp çıkardığım için yapım aşaması kısalıyor. Örneğin, 50 adet aynı bebeği birkaç haftada bitirebiliyorum. Bununla beraber, elde yapıldığı için Tilda bebekler hiçbir zaman birbirinin birebir aynısı olmaz. Çok benzeseler de mutlaka aralarında farklar bulabilirsiniz.
Çok değişiyor… Çocuklarının minyatürünü yaptırmak isteyen çok müşterim var. Ayrıca, gelin ve damat olarak düğün gününü ölümsüzleştirmek isteyen çiftlerden, sevdiklerine hediye olarak minyatürlerini armağan etmek isteyenlerden ve avukat, doktor gibi meslek gruplarından çok sipariş alıyorum.
Bazen onları bir film karakterine benzetiyorum, çalışırken o karakterden esinleniyorum. Her bir bebeğin ismi var. Özgür olarak tasarladıklarımın adını ben koyuyorum ya da satın alacak kişiye ‘adı ne olsun?’ diye soruyorum. Bu isimler de bana ilham kaynağı olabiliyor.
Bebeklerimi tasarlarken, onlarla aramda bir bağ kuruyorum; hepsine kalbimden, ruhumdan bir parça katıyorum. Tüm bebeklerimi, çok güzel duygularla; sahibine şans, mutluluk, sağlık, bereket getirmesini dileyerek yapıyorum. Bu pozitif enerjinin, bebeğin sahibine de uğur getireceğine inanıyorum.
Bebekler kumaşlardan yapılıyor ve içi elyaf dolgulu. Dolayısıyla yıkamak onlara zarar veriyor. Sadece toz fırçasıyla tozu alınarak temizleniyor.
Bununla ilgili çok fazla talep alıyorum. Tilda bebeklerle ilgili atölye çalışmaları yapmak, benim en büyük hayalim. Bir kurs açmayı, bildiklerimi bu işe meraklı herkesle paylaşmayı çok istiyorum. Tilda bebeklerle ilgili bir internet sitemiz var; belki online eğitimler de verebilirim.
NASIL ARANDI: #tilda bebek # olga yıldırım # bebekler # kumaş bebek # tasarım # kişiye özel # tılsımlı # kocaeli