14-12-2024 01:49

Şennur Zengin

   0 Kişi Yorum Yaptı   Eklenme Tarihi: 07/03/2024
İnşaat Mühendisi ve Zengin İzolasyon Ltd. Şti’nin kurucu ortağı Şennur Zengin, iş yaşamını erkek egemen bir meslek grubunda sürdüren, çok başarılı bir iş kadını. Bu anlamda iş hayatında çeşitli zorluklar yaşasa da işini iyi yapan kişilerin cinsiyet fark etmeksizin destek gördüğünün altını çizen Şennur Hanım; başarıya giden yolda en önemli faktörün eyleme geçmek, çok çalışmak ve bedel ödemek olduğunu söylüyor. Türk kadınına sadece iş hayatında değil, yaşamın her alanında karar verme, seçme, seçilme hakkı tanıyan cumhuriyete minnettar olduğunu da sözlerine ekleyen başarılı iş kadını, “Cumhuriyete ailemden bile daha fazla şey borçluyum” diyor.
.stripslashes($urun->baslik).

Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

1976, İzmit doğumluyum. İnşaat Mühendisiyim. Tüm eğitim hayatımı doğup büyüdüğüm bu şehirde, Kocaeli’de tamamladım. 22 yıldır hem hayat arkadaşım hem de iş ortağım olan Volkan Zengin ile evliyim. Melek Lal ve Esma Bal adında iki güzelliğin de annesiyim.   

 

İş hayatına nasıl ve ne zaman atıldınız?

Aslına bakarsanız, iş hayatına üniversitede okurken başladım. Öğrencilere verdiğim matematik dersleriyle başlayan profesyonel çalışma yolculuğum, mesleki anlamda 1998 yılında şehrimizde üretim fabrikası yatırımına karar veren dev bir otomotiv şirketinin ana yüklenici firmasındaki görevimle devam etti. Meslek hayatımın 26’ncı yılını doldurdum, çalışma hayatım devam ediyor.

 

Kariyer basamaklarını tırmanırken, itici gücünüz neydi?

Benim hayattaki en büyük itici gücüm hep babam olmuştur. Yaşamımdaki en küçük kararlardan meslek seçimime kadar danışıp güvendiğim babamın bana olan inancı, güveni, desteği, aydınlığı, verdiği değerler önümde her zaman bir ışık, arkamda da beni motive eden en büyük güç kaynağım oldu. Onun kızı olmak bu yaşamdaki en büyük şansım. Giderken bende bıraktığı ruhundan bir parça hissi ve cesareti, hayatımın her basamağında en büyük ilham kaynağım.    

 

Sizce başarının altın anahtarı nedir?

Benim için başarmanın en önemli anahtarı, çalışmak. Başarı kapısını açan tek anahtarım. Evet, belki hayaller, belki inançlar, azim, kararlılık, gelişim, iletişim, riskler vs. hepsi çok önemli. Açılan kapının ardındaki sıraya, şartlara göre hangisi alınır bilemem. Benim inancım eyleme geçmeden, amaca dair bir bedel ödenmeden başarıdan söz etmenin mümkün ve kalıcı olmayacağı yönünde.

 

Kadınların iş hayatında yaşadığı en temel sorun nedir? Siz bu sorunları aşmak için nasıl bir yol izliyorsunuz?

Ülkemizde kadının iş hayatındaki yerinin ve geliştirdiği çalışma dilinin uzak bir tarihe dayanmaması sebebiyle, benim de zamanında çok yaşadığım kültürel ve toplumsal baskılar, roller. Bununla beraber, ortaya çıkmış olan ‘toplumsal cinsiyet eşitsizliği’ olarak özetleyebilirim. Ben erkek egemenliğinde olan bir sektörün içerisinde, kadın çalışan olarak zaman zaman bu sorunu daha sert hissettim. İlk karşılaşmalarda hissettiğim ön yargıları aşmak için ister istemez sürekli bir ispat ve dikkat içerisinde oluyordum. Belki de yaptığım işi hep iyi yapmaya çalışma derdim bundandır. Şantiyelerde konuşmaya başlayana kadar kadın olduğum anlaşılmıyordu, haliyle maskülen bir tavır ve görünüm takınmak da izlediğim yollardan biri oldu. Bununla birlikte ben hiçbir dönem çalışma hayatımda travmatik boyutlarda olumsuz deneyimler yaşamadım. Şuna inanıyorum ki hangi işi yapıyorsanız yapın, siz gerçekten işinize odaklandıysanız ve niyetlerinizi, hedeflerinizi tamamen bunun etrafında kurguluyorsanız,  herkes size bu yolculukta destek veriyor.     

 

İş hayatının içerisinde bir kadın olarak, cumhuriyete neler borçlu olduğunuzu düşünüyorsunuz?

Cumhuriyete neler borçlu değiliz ki? Annemden ve babamdan bile daha çok şey borçluyum diye düşünüyorum. Bugün beni ben yapan her şeyi borçluyum cumhuriyete. Bu başlık altında bu röportajı özgürlükle veriyor olmam, kızlarımı özgürce okutup geleceğe dair hayallerini destekliyor olmam, ekonomik anlamda varlığım; evliliğimde, işimde, siyasette sesimi, seçebilme ve karar verme haklarımı kullanıyor olmam… Yani sadece iş dünyasında değil her anlamda cumhuriyete çok şey borçluyum. O sebepledir ki bu sorumluluk duygusuyla ona hizmet edebileceğimi düşündüğüm ve inandığım her konuda çalışmaya devam ediyorum. İlelebet yaşasın CUMHURİYET.   

 

Cumhuriyetin size tanıdığı en büyük özgürlük nedir?

‘Eğitim alma ve iş hayatına katılma hakkım’ derim. Bu hak bizlere toplumun her alanında daha etkin ve eşit var olabilme özgürlüğü tanımıştır. Kadınların da bilgi ve becerilerini geliştirebilmelerini, meslek edinmelerini, dolayısıyla ekonomik ve sosyal olarak bağımsızlıklarını alma hakkını sağlamıştır. Bu özgürlükle toplumsal rollerimizi genişletebildik. Sadece aile içinde değil, toplumsal yaşamda da etkin roller alabiliyor olduk. Hep diyoruz ya “Aklın cinsiyeti olmaz…” İşte o aklı ortaya koyma, geliştirme ve kullanma hakkı, verilmiş olan en büyük özgürlük.

 

’Cumhuriyet kadını’ denilince, gözünüzde canlanan fotoğrafı birkaç cümleyle tarif eder misiniz?

Soruyu okuduğumda, aklımda ilk olarak Nene Hatunlar, Kara Fatmalar, Halide Ediplerin fotoğrafları canlanıyor elbette. Hepsinde ortak bir duruş görüyorum. Her şeye rağmen ayakta dimdik duran ve sahada aktif rol alabilme cesaretini gösteren, üretken kadın görseli. Şartlar veya dönem hangi zorlukları getirirse getirsin, yalnız veya yanında güç veren erkekle birlikte, yan yana, omuz omuza, inançları uğrunda kararlılıkla durabilen bir portre. İster savaşta, ister tarlada, isterse holdinglerde geçsin öykü, bendeki görsel aynı.

 

Atatürk’ün kadınlarla ilgili söylediği en sevdiğiniz söz hangisi?

Atatürk’ün iki sözünü çok severim. “İnsan topluluğu, kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir.  Kabil midir ki bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça, öteki kısmı göklere yükselebilsin.”

“Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok; ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır.”

NASIL ARANDI: #şennur zengin # kocaeli # 8 mart dünya kadınlar günü # cumhuriyet # atatürk

YORUMLAR
Yaptığınız yorumlar editör onayından geçmektedir.