25-04-2024 09:09

Patilerin babası: Ömer Ayhan

   0 Kişi Yorum Yaptı   Eklenme Tarihi: 09/05/2022
Kocaelili hayvan severler arasında ‘patilerin babası’ olarak tanınan Ömer Ayhan, vaktinin ve kazancının büyük bir kısmını hasta ve yaralı sokak hayvanlarının tedavisi için harcıyor
.stripslashes($urun->baslik).

RÖPORTAJ: TİLBE GÜN

 

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan UlaşımPark A.Ş. bünyesinde güvenlik görevlisi olarak görev yapan, aynı zamanda Kocaeli Tarım ve Orman Bakanlığı 1. Şube’de yerel hayvan koruma görevlisi olan Ömer Ayhan, Kocaelili hayvan dostlarının yakından tanıdığı bir isim. Gerçek bir hayvan sever olan, evinde beslediği 3 köpek ve sayısız kedinin yanı sıra karşısına çıkan tüm hasta ve yaralı hayvanların bakımıyla yakından ilgilenen Ömer Ayhan, merhamet dolu kalbiyle vaktinin ve kazancının büyük bir kısmını sokak hayvanlarının tedavisi için harcıyor. Bugüne dek gerek bireysel çabası gerekse ‘Father_of_paws/Patilerin Babası’ isimli Instagram sayfası üzerinden gelen desteklerle onlarca canın hayata tutunmasına yardımcı olan Ayhan; onları tedavi ettirmekle kalmıyor, sıcak birer yuva bulmaları için de elinden geleni yapıyor. Hayatını sokaklarda yaşayan, yardıma muhtaç dostlarımızı sağlığına kavuşturmaya adayan Ömer Ayhan ile yaptığımız sımsıcak söyleşiyi ilgiyle okuyacağınızdan eminiz.

Ömer Bey, bize kendinizi tanıtır mısınız?

Ben Ömer Ayhan, İzmitliyim, 30 yaşındayım. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki UlaşımPark A.Ş.’de özel güvenlik görevlisi olarak çalışıyorum. Ayrıca Kocaeli Tarım ve Orman Bakanlığı 1. Şube’de yerel hayvan koruma görevlisiyim.

Sizi tanıyan herkes, sokak hayvanları konusundaki hassasiyetinizi biliyor… Nereden kaynaklanıyor bu sevgi?

Çocukluğumdan beri hayvanları çok severim. Önceden de kuş ve balık besliyordum ama sokak hayvanlarıyla ilgilenmem; bir arkadaşımla beraber, Gölcük’te yol kenarında yavru bir kedi bulmamızla başladı. Yavruyu hemen aldık. Adını Cino koydum, bakımını ben üstlendim. Böylece ilk kedim Cino oldu. Cino büyüdükçe yalnız kalmasına gönlüm el vermedi, yanında bir arkadaşı olsun istedim; ikinci kedimi de bu şekilde sahiplendim. Onlarla birlikte yaşamaya başlayınca, hayvanları daha da çok sevdim, git gide daha çok bağlandım. Şimdi de elimden geldiğince sokak hayvanlarına destek olmaya çalışıyorum. Tedavileri üstleniyorum

Sosyal medyada ‘patilerin babası’ olarak tanınıyorsunuz ve oldukça aktifsiniz…

Aslında o sayfayı kişisel paylaşımlarım için açmıştım ama Cino’yu sahiplendikten sonra tüm paylaşımlarım hayvanlar üzerine olmaya başladı. Hayvan severler de beni takip etmeye başlayınca sayfanın adını ‘father.of.paws/patilerin babası’ olarak değiştirdim. Yakın bir zamanda Tiktok yayınları açmaya da başladım. Sosyal medyanın gücüne inanıyorum. Yaralı bir hayvan bulduğumda, tedavi masrafları için ilan açıyorum. Tedavi ve bakım masraflarının bir bölümünü bu şekilde karşılıyorum; geri kalan meblağı ise kendim üstleniyorum. Bu sayede daha çok yavruya yardımcı olabiliyorum.

Sayısız yaralı, hasta ya da engelli sokak hayvanının tedavisiyle ilgileniyorsunuz. Onlara nasıl ulaşıyorsunuz?

Sokak hayvanlarının tedavisi oldukça külfetli bir iş. Bu nedenle yalnızca kendi bulduğum yaralı hayvanları tedavi ettirebiliyorum. Yazın işe bisikletle gidip geliyorum, yolda engelli veya yaralı kedi-köpek gördüğümde hemen bölgeye veteriner hekim çağırıp, ben işten çıkana kadar ilgilenmelerini rica ediyorum. Bu şekilde veteriner kliniklerine bıraktığım tüm hayvanların tedavilerini üstleniyorum. Başkaları bana ulaştığında da bütçemin el verdiği kadarıyla yardımcı olmaya gayret ediyorum. Benim boyumu aşan yüksek maliyetli tedavilerde ise çevremden ve sosyal medyadaki dostlarımdan yardım toplamaya çalışıyorum.

SOSYAL MEDYADAN DESTEK

Bu yardım sistemi nasıl işliyor?

Yüksek meblağlı tedaviler bütçemi zorladığı için Instagram’da ilan açıyorum. Destek olmak isteyen hayvan dostlarına direk olarak veteriner kliniğinin hesap bilgilerini veriyorum. Yardımlarını, açıklama kısmına ‘Patilerin Babası’ yazarak yapıyorlar. Yardım yapanlar kişiler bana güveniyor, genellikle düzenli olarak destek oluyor ama yine de herhangi bir yanlış anlamaya mahal vermemek için yapılan tüm masrafların faturasını alıyorum. Yeri gelmişken, teşekkür etmek istediğim birkaç isim var… Sevgili Asel Aklın Ezgütekin, Sedef Bozdemir ve Beril Yazar hanımefendiler, bugüne kadar benden desteğini hiç esirgemedi. Gerek sosyal medyadaki paylaşımlarıma gerek veteriner masraflarıma her ay düzenli olarak destek oluyorlar. Ayrıca yurt dışındaki Fikret Şahin ağabeyim, ‘yetiş’ dediğim her an yanımda olmuştur. Sayamayacağım birçok hayvan sever var… Hepsine buradan teşekkür ediyorum.

Tedavi masrafları için bir ayda kaç lira gerekiyor?

Her ay sadece evdeki 3 engelli köpeğim ve 5-6 kedinin rutin masrafı, mama ve ilaç parası yaklaşık 3 bin lira. Evdeki hayvanlarım dışındaki veteriner masrafım ise sınırsız. Gördüğüm ve kliniğe götürdüğüm hayvanın sağlık durumuna göre masrafım da artıyor. Bazen 5 bin lira borcum oluyor bazen 20 bin… Tabii, bir de devam eden klinik borçlarım var.

YUVA BULUYORUM

Hayvanların tedavileri nerede yapılıyor?

Evim bir sağlık ocağı gibi:) Bu zamana kadar edindiğim tecrübelerle, kliniğe götürmeden halledebileceğim bir durum varsa, ben müdahale ediyorum. Eğer sadece ilaçla iyileşebilecekse, tedavisini de kendim yapıyorum. Veteriner hekimin kontrolüyle enfeksiyon için kullanılan ilacı yanımda taşıyorum. Ancak hayvan, kıpırdamaması gereken bir durumdaysa, bir yeri kırıksa, bana indirim sağlayan Kulüp Veteriner Kliniği’ne götürüyorum. Daha büyük riskli ameliyatları Kocaeli’de bir tek Pasteur Veterinerlik’ten Yılmaz Bey yapıyor. Onun da yapamadığı operasyonlar için Ankara’daki özel bir kliniğe gidiyoruz. Bu klinikteki Yağmur Hanım, sağ olsun dostlarımla çok ilgileniyor. Örneğin, geçen sene Nazlı adında bir köpeğimiz vardı, Kocaeli’deki tüm veterinerler uyutulması gerektiğini söyledi ancak Ankara’ya götürdüğümde 1,5 ayda yürümeye başladı. Şimdi Ankara’da bir köpeğimiz daha var, adı Kırpık. Onun da yürümesini sağlamayı çok istiyorum.

Onların sadece tedavisi değil, yuva bulmaları konusunda da çalışmalar yapıyorsunuz…

Yazın evime gelirseniz, bahçemde en az 20 güzel kedi görürsünüz. Çoğunu sahiplendirmeye çalışıyorum. Sahiplendirdiğim hayvanların özellikle kedilerin takibini yapmaya gayret ediyorum. Sahiplendirsem bile şimdiye kadar yaralı veya zor durumda olanların tedavi masraflarını üstlendim ve mama desteğinde bulundum. Sahiplendiremediğim kedileri ise Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin mobil kısırlaştırma aracı sayesinde kısırlaştırıyorum. Kısırlaştırdıktan sonraki tüm bakımları da bana ait tabii ki. Onlarla yakından ilgilenip, rahat edecekleri şekilde sıcak bir ortam yaratıyorum.

Ömer Bey, sizce sokak hayvanlarının daha iyi bir yaşam sürmesi için neler yapılmalı?

Sokak hayvanlarının daha rahat yaşayabilmeleri için öncelikle bütün sokak köpeklerin toplanması ve kısırlaştırılması gerekiyor ki pandemi dönemi bunun için doğru bir zamandı. Daha sonra da herkes kapısının önüne bir kap su ve mama koysa, hepsinin karnı doyar; rahatça yaşarlar.

Başiskele Kaymakamımız Sayın Necip Çakmak, pandemi döneminde büyük bir adım attı ve bir grup oluşturdu. Bu sayede Başiskele bölgesindeki sokak hayvanlarını besledik. Yolda gördüğümüz uyuz bir hayvanı iyileştirmek için 90 TL değerindeki bir ilaç yetiyor. O ilacı yutan köpek, 15 gün içerisinde sağlığına kavuşuyor. Hayvan dostlarımızı dışlamak yerine bilinçlenirsek ve onları anlamaya çalışırsak, her şey çok daha güzel olur.

İLETİŞİM

Instagram: @father.of.paws

Telefon: 0543 510 99 25

 

NASIL ARANDI: #patilerinbabası #fatherofpaws #ömerayhan #hayvansever #destek #farkındalık #örnekdavranış #sokakhayvanları #bakımvetedavi #muhtaçhayvanlar #kocaeli

YORUMLAR
Yaptığınız yorumlar editör onayından geçmektedir.