FOTOĞRAFLAR: İSMAİL HAKKI TİMUÇİN
2005 yılından beri faaliyet gösteren Özel Yenidoğan Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nin Kandıra Şubesi’nin kurucusu Pakize Esra Uluce, kendisini özel gereksinimli bireylere adamış, başarılı bir iş kadını. Yaklaşık 10 yıl önce kurduğu merkezde özel gereksinimli bireylere hem eğitim hem de fizik tedavi imkanı sağlayan Esra Hanım, aynı zamanda bu bireylerin ailelerine de destek veriyor. ‘İş hayatında bizi diğerlerinden ayıran en önemli farklılık, yaptığımız işe ruhumuzu ve vicdanımızı katabilmemiz’ diyen Pakize Esra Uluce, vicdanını bir kenara bırakanların sonunun hüsran olabileceğini belirtiyor.
Başarı sizin içi neyi ifade ediyor?
Başarı kavramının subjektif olduğuna inanıyorum. Eşi tarafından terk edilen, yaptığı elişlerini satarak engelli çocuğuna bakmaya çalışan velilerim var. Benim için dünyanın en başarılı kadınları onlar. Başarı; kendinizle olan mücadele sürecinde zihninizdeki zorlukların ne kadarını alt ettiğinizle ilintili. Kişisel başarı dediğimiz kavram; kişinin doğup büyüdüğü aile, yaşadığı sosyal çevre, sosyo-ekonomik düzey ve en önemlisi kişinin zihinsel ve bilişsel algısı üzerinden değerlendirilmeli.
Bugün sahip olduğunuz başarıyı elde etmek için neyi farklı yaptınız?
Farklılığımız, yaptığımız işe ruhumuzu ve vicdanımızı katabilmemiz. Bunun geri dönüşünü de her zaman başarı ve sevgi olarak aldık. İçinde duygu barındırmayan her işe karşıyım. Evet, iş hayatı disiplin ve kurallar isteyen bir platform ama vicdanınızı bir kenara bırakırsanız sonu hüsran olur.
İş hayatına bugün başlıyor olsaydınız “asla yapmazdım” dediğiniz şey nedir?
İş hayatı tecrübelerle harmanlandığımız müthiş bir platform. Elbette anlık yanılgılarım ya da hatalı kararlarım olmuştur ama bulunduğum noktadan her bir hatama gülümseyerek ve minnetle bakabiliyorum. Yolun kendisi, bir yere varmaktan daha güzel. Onun için yolda olma halinde yaşadığımız iyi-kötü her tecrübeyi sarıp sarmalama taraftarıyım.
Bugüne kadar işinizle ilgili aldığınız en büyük risk neydi?
Biz sektöre 2005 yılında girdik. Ben o zaman üniversitede öğrenciydim. İşin mutfağında yetiştim. Hizmetimizin kalitesini başka lokasyonlara taşımak, bağımsız yolcuğuma çıkmak adına ayrı şube açmaya karar verdim. Ailem de beni sonsuz destekledi. 26 yaşında biri için büyük bir riskti ama inanın bir gün bile pişmanlık duymadım.
İşler yolunda gitmediğinde, kendinizi nasıl motive edersiniz?
Tabii ki işler her zaman yolunda gitmeyebiliyor. Konjonktür ve ülkenin koşulları bu noktada çok etkili. Pandemi sürecinde ekip olarak özveriyle mücadele ettik ve motivasyonumuzun düşmemesine gayret ettik. Benim kendi iç motivasyonum hep ailem olmuştur. Aile kavramına ve ailenin gücüne çok inanıyorum. Özellikle kızımın varlığı başlı başına motive olma sebebi.
Bir kadın olarak iş hayatında karşılaştığınız en büyük zorluk neydi? Nasıl aştınız?
Bu coğrafyada kadın olmak başlı başına zorluk aslında. Nerden bakarsanız bakın sizi yok sayma eğilimindeler. Sanki başarmak, öğrenmek, yenilmek, yenmek, gülmek, sevmek, sevmemek hepsi tek bir cinsin tekelindeymiş gibi… İş hayatında çok net bir erkek yanlılığı olsa da kişisel olarak bunu minimal düzeyde yaşadım. Ama işinizi iyi yapıyor ve arkasında duruyorsanız karşı tarafı çaresiz bırakıyorsunuz.
İşinizle ilgili olarak birisiyle 1 saat sohbet etme şansınız olsa, bu kim olurdu? Neden?
Bir eğitimciyim ve yaptığım iş Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı. Sektör uzun zamandır ciddi sorunlarla mücadele ediyor. Yaptığımız işin bütçesiyle ilgili sıkıntılar bir tarafa, personel sıkıntısı, işimizin parçası olan evrak süreçlerinin uzun süreleri gibi bir sürü zorluk yaşıyoruz. Biz bu kadar özverili çalışırken biraz daha desteklenmeye ihtiyacımız var. Tüm bu konuları ve kafamdaki çözüm önerilerini Milli Eğitim Bakanımız Sn. Mahmut Özer ile konuşmak isterim.
İş yaşamınızdaki mottonuz nedir?
Benim için altın kural; ne olursa olsun iyiniyetli ve cesur olmak. Yaşamım adına tüm kırılma noktalarıma baktığımda iyi niyetimin ve cesaretimin karşılığı hep güzellikle döndü bana. Bu nedenle iş hayatımda da sihirli kelimelerim bunlar. Bana göre zorluklara karşı verilecek en iyi cevap başarılı olmaktır.
Çocuğunuz, sizinle aynı işi yapmak istediğini söylese ona vereceğiniz en önemli nasihat ne olurdu?
Kızım istediği işi yapabilir. Tüm kararlarına saygı duyarım ve arkasında olurum her zaman. Hangi işi yaparsa yapsın; adaletli, şeffaf, güvenilir olmasını, bilimin ışığından ayrılmamasını, zamanın ruhunu kaçırmamasını, dünyayı ve yenilikleri iyi takip etmesini, sosyal sorumlu bir duruşa sahip olmasını ve en önemlisi sadece insana bahşedilen vicdanını her kararında dinlemesi gerektiğini tavsiye ederim.
NASIL ARANDI: #pakizeesrauluce #özelyenidoğan #özeleğitimverehabilitasyon #kandıraşubesi #kurucusu #eğitimci #güçlükadın #ruhunukat
