RÖPORTAJ: ZEYNEP AKAR
FOTOĞRAFLAR: İSMAİL HAKKI TİMUÇİN
Üçü de eğitimli, çalışkan, idealist, pırıl pırıl gençler…
Yıllarca özel eğitim alanında hizmet veren Emre Gökçe, Beyza Kibar Gökçe ve Yaren İmeci el ele vermiş, çoğu kişinin cesaret edemeyeceği bir girişimcilik örneği sergileyerek, kendi merkezlerini kurmuş.
Özel Serüven Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi çatısı altında kendilerine eşlik eden uzman kadro ile hizmet vermeye başlayan 3 ortağı yerlerinde ziyaret ettik, yola çıkış hikayelerini kendilerinden dinledik.
Özel Serüven Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nin nasıl kurulduğunu, burada ne gibi hizmetler verildiğini dinlerken, aileler için tavsiyeler de aldık.
Emre Gökçe, Beyza Kibar Gökçe ve Yaren İmeci ile yaptığımız röportajı keyifle okuyacaksınız.
Özel Serüven Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nin kurucuları olarak sizleri kısaca tanıyabilir miyiz?
Emre Gökçe: 2013 yılında Kocaeli Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü’nden mezun oldum. Bir sene okul öncesi öğretmeni olarak çalıştım, bu arada özel eğitim alanında uzman öğretici yetiştirme kursuna gittim ve sertifikamı aldım. Sonrasında özel eğitim sektörüne geçtim, 7 yıl boyunca çeşitli rehabilitasyon merkezlerinde öğretmenlik yaptım. Beyza Hanım ile tanıştıktan birkaç sene sonra Dil ve Konuşma Terapisi Kliniği açtık, 3 yıl boyunca birlikte çalıştık. Beyza Hanım ile iş arkadaşlığımızı hayat arkadaşlığına dönüştürdükten sonra daha geniş bir kesime hizmet verebilmek amacıyla rehabilitasyon merkezi açmaya karar verdik. Özel Serüven Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi işte böyle kuruldu.
Beyza Kibar Gökçe: 2018 yılında Hacettepe Üniversitesi Dil ve Konuşma Terapisi Bölümü’nden mezun oldum, hemen sonrasında Üsküdar Üniversitesi’nde yine aynı bölümde yüksek lisansımı tamamladım. İki yıl farklı rehabilitasyon merkezlerinde çalıştım, 2020 yılında Emre Bey ile birlikte kendi kliniğimizi açtık. Dil ve Konuşma Terapisi Kliniği’nde yaklaşık 3 sene birlikte çalıştık. Kliniği açtıktan bir sene sonra Yaren Hanım stajyer olarak aramıza katıldı. Birbirimizi çok sevdik ve beraber devam etmeye karar verdik. Özel Serüven Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’ni üç ortak olarak kurduk.
Yaren İmeci: 2022 yılında İstanbul Medipol Üniversitesi Dil ve Konuşma Terapisi İngilizce Bölümü’nden mezun oldum. Hemen sonrasında Anadolu Üniversitesi’nde ‘Erken Çocuklukta Otizm Spektrum Bozukluğu’ üzerine yüksek lisans programına başladım ve şu an son dönemimdeyim. Lisans sürecimde çeşitli klinik, hastane ve rehabilitasyon merkezlerinde staj yaptım. Beyza Hanım’ın stajyeriydim. Staj sonrası dostluğumuz ilerledi ve beraber rehabilitasyon merkezi açmaya karar verdik. Bir yıl başka bir özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde çalıştım, sonrasında kendi kurumumuzda göreve başladım.
Burada hangi hizmetleri veriyorsunuz?
Beyza Kibar Gökçe: Kurumumuzda dil ve konuşma terapistleri, özel eğitim öğretmenleri, fizyoterapist ve psikolog görev yapıyor. Bir rehabilitasyon merkezinde olması gereken 7 modülden 6’sına sahibiz. Bu modüller; bedensel yetersizliği olan bireyler için destek eğitim programı, zihinsel yetersizliği olan bireyler için destek eğitim programı, dil ve konuşma bozukluğu olan bireyler için destek eğitim programı, öğrenme güçlüğü olan bireyler için destek eğitim programı, yaygın gelişimsel bozukluğu olan bireyler için destek eğitim programı ve işitme yetersizliği olan bireyler için destek eğitim programı. Bazı çocuklar herhangi bir şekilde yaşıtlarının gerisinde kaldığında özel eğitime ihtiyaç duyabiliyor. İşte bu noktada devreye biz giriyoruz, özel gereksinimli bireylerin eğitimi ve gelişimi noktasında destekleyici faaliyetlerde bulunuyoruz. Buna hayata hazırlık diyebiliriz.
EĞİTİMLER ÜCRETSİZ
Size kimler başvurabilir?
Emre Gökçe: Bir sağlık kuruluşundan alınmış, çocuğun yaşıtlarından farklılığını ortaya koyan ÇÖZGER raporu ve bu rapor ile rehberlik ve araştırma merkezlerinden alınmış RAM raporu olan bireyler bize başvurabilir. Merkezimize gelen aileler ile öncelikle bir ön görüşme yapıyoruz. Ön görüşmelerimiz ücretsiz. Aileden aldığımız bilgiler ve raporlar ışığında hangi dersleri alması gerektiğini aileye bildiriyoruz ve sonrasında kayıt alıyoruz. Verdiğimiz eğitimler de devlet tarafından karşılanıyor. Yani aileler raporları ile ücretsiz bir şekilde ders alabiliyor.
Ağırlıklı olarak hangi konuda eğitim veriyorsunuz?
Beyza Kibar Gökçe: Daha önce Dil ve Konuşma Terapisi Kliniğimiz olduğu için bu konuda bilinirliğimiz daha fazla. Ancak şu anda öğrenme güçlüğüne, otizme, dil ve konuşma bozukluğuna, zihinsel yetersizliğe, işitme engeline, yaygın gelişimsel bozukluğa, duyu bütünleme bozukluğuna ve bedensel engele sahip tüm bireylere hizmet veriyoruz.
Emre Gökçe: Teknolojinin gelişmesiyle birlikte televizyon, tablet ve telefonlar hayatımızın bir parçası haline geldi. Bu üçlünün, çocukların gelişimini olumsuz yönde etkilediğini söyleyebilirim. Özellikle otizm spektrum bozukluğu, dil ve konuşma güçlüğü ve öğrenme güçlüğü tanısı konulmuş çocukları teknoloji bağımlılığının biraz daha geriye götürdüğünü biliyoruz. İşte bu noktada devreye biz giriyoruz, çeşitli eğitimlerle çocukları destekliyoruz.
Belli bir yaş aralığınız var mı?
Beyza Kibar Gökçe: Yaş sınırlamamız yok. Çocuklarla da çalışıyoruz yetişkinlerle de… Ancak şöyle bir durum var. Yaşanan sorun ne olursa olsun; öğrenme güçlüğü, dil ya da otizm spektrum bozukluğu, erken teşhis çok önemli. Aileler, çocuklarındaki sorunu ne kadar erken fark eder, ne kadar erken önlem alırlarsa, o kadar kolay yol alabiliriz. Bu durum yetişkinler için de geçerli. Var olan durum için ne kadar hızlı aksiyon alınırsa hayat kalitesi o kadar artar ve sağlık durumuna bağlı olarak ilerleme o kadar hızlı olur.
AİLE İŞ BİRLİĞİ ŞART
Eğitim sürecinde ailelerin iş birliği de sizin için önemli değil mi?
Beyza Kibar Gökçe: Elbette çok önemli. Biz aileleri sadece bilgilendirmekle kalmıyor, ‘teorik bilginin yanı sıra uygulama da çok önemli’ diyerek, derslere katılımını sağlıyoruz. İsteyen aile sınıfa öğrenci ile birlikte girip dersi baştan sona takip edebiliyor ya da kapının önünde dersi dinleyebiliyor. Burada öğretmenlerimiz çocuğun derse katılımını ve uyumunu da göz önünde bulunduruyor. Aileler, verilen her bilgiyi akıllarında tutamasalar da dersleri izlediklerinde öğretmenin tutumunu görüp, eve taşıyabiliyor. Böylece farkında olmadan çocuklarını desteklemiş oluyorlar. İş birliği bizim için çok önemli çünkü özel gereksinimi olan çocuklarda ilerleme sağlayabilmek için ailenin desteğinin şart olduğunu biliyoruz. Devletin bir öğrenci için tanıdığı ders saati her zaman yeterli gelmeyebiliyor. Bu süreci evde aile, okulda öğretmen ile desteklediğimizde çok daha iyi verim alabiliyoruz. Evde desteklenen çocuk ile desteklenmeyen çocuk arasındaki farkı da çok net görebiliyoruz.
Peki, ailelere eğitim veriyor musunuz?
Yaren İmeci: Çocuklara verilen dersler ailelere de eğitim niteliği taşıyor aslında. Çünkü aile, çocuğunun gelişimindeki basamaklar için her aşamada destekleniyor. İlk seansımız çocuğu tanıma, aileden öykü alma ve standardize olan/olmayan testlerin yapılması şeklinde gerçekleşiyor. Bu bilgiler ışığında ne yapacağımızı ve nasıl yapacağımızı belirliyor, bir yol haritası çiziyoruz. Burada önemli olan ailenin katılımı. Aile katılımı olmalı ki merkezde verilen eğitimler evde de sürsün, daha iyi verim alınsın. Daha sonra belirli aralıklarla çocuğun durumunu değerlendiriyoruz. Eğitime başladığımızda hangi noktadaydık, eğitim sürecinde neler kazandık, şimdi neredeyiz, bunları hem aile hem eğitimini veren öğretmenlerle konuşuyoruz. Gerekli ilerleme sağlanmadıysa ‘neden sağlanmadı’ bunu tartışıyoruz. Sorun neyse bulmaya çalışıyoruz. Aile ile sürekli iletişim halinde olmaya özen gösteriyoruz.
ERKEN TEŞHİS ÖNEMLİ
Bu eğitimler ne kadar sürüyor?
Beyza Kibar Gökçe: Eğitimlerin süresi yok. Her bir bireyin gelişimi kendileri gibi biricik ve özel. Dersler, bireye göre hazırlanıp gelişime göre şekillendiği için net bir süre belirlenemiyor. Burada önemli olan bireyi genel olarak ele alabilmek. Bunu üç ayaklı bir sac gibi düşünün. Bir ayak eğitmenin başarısı, bir ayak ailenin desteği, bir ayak da çocuğun motivasyonu. Bu ayaklardan biri olmazsa sac devrilir.
Kurumun müdürü olarak ailelere ne gibi tavsiyede bulunabilirsiniz?
Emre Gökçe: Anne ve babalar çocuklarını en iyi tanıyan onları en iyi okuyan insanlardır. Herhangi bir gelişim basamağında bir problem varsa bunu en başında fark edecek kişiler anne ve babalardır. Onlara tavsiyem, çevreden gelen ‘Şu yaşına gelince düzelir’, ‘Büyüyünce geçer’ şeklindeki tavsiyelere kulaklarını kapatmaları. Çünkü bir problem varsa bunu en iyi anlayacak kişiler anne ve babalardır. Hemen bir uzmana başvurmalarını, gerekirse destek almalarını tavsiye ediyorum. Daha önce de dediğimiz gibi erken teşhis çok önemli. Çünkü burada konu bir çocuğun hayatıdır ve bu riske atılacak kadar basit bir durum olmamalıdır.
Yenişehir Mah. Adnan Menderes Blv. No: 68 İzmit/KOCAELİ
Telefon: 0 537 470 00 64
i seruven.rehabilitasyon.merkezi
NASIL ARANDI: #serüven özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi # emre gökçe # beyza kibar gökçe # yaren imeci # yenişehir # izmit # kocaeli # özel eğitim