HABER: CANDAR TÜMEĞ
İstanbul’da birbirinden güzel müzeler, galeriler, sergiler var lakin bizler, Kocaeli’de yaşayanlar olarak hangilerini gidip görüyoruz? Pek azımız değil mi? Sadece 1 saat mesafedeki İstanbul, sanatseverlere kapılarını sonsuza dek açmış durumda. Şimdi sizleri dünyaca ünlü performans sanatçısı Marina Abramovic’in sergisine götüreceğim. Marina Abramovic, Marina Abramovic Enstitüsü ve Sakıp Sabancı Müzesi işbirliğiyle hazırlanan ‘Akış/Flux’ sergisi, performans sanatına dair kapsamlı bir deneyim oluşturuyor.
Dünyaca ünlü performans sanatçısı Marina Abramovic’in eserlerinin Türkiye’de ilk defa sergileniyor olması ayrı bir heyecan katıyor sergiye. Marina Abramovic’in sergisinde anın içinde kendinizi kaybediyorsunuz diyebilirim, zaman kavramı soyutlaşıyor. Sakıp Sabancı Müzesi ve Akbank Sanat’ta kapılarını açan ‘Akış/Flux’ adlı sergi, sanatseverlerin ilgisini çekerken, Türkiye’de evrensele ulaşmış böylesi değerli bir sanatçının sergisini gidip görmek mutluluk verici.
Gelelim sergide sizleri nelerin beklediğine… Sergi salonuna girer girmez konukları kırmızı halının altında yatan bir performans sanatçısı karşılıyor. Açılış ve zenginliği ifade eden kırmızı halı bu kez izleyiciye eleştiriler bir dille yaklaşıyor. Konuklarda şaşkınlık yaratan bu performans, serginin bir argüman anlatmayı hedeflediğini en baştan belli ediyor. Serginin ilk bölümü, Marina Abramovic’in erken dönem resimlerini, bedenin ve zihninin sınırlarını zorladığı; bilinen eserlerinin fotoğraf, video dökümantasyonlarını içeren bir seçkiyle, Abramovic’in 50 yıllık sanatsal yolculuğunun ayrıntılı bir incelemesini sunuyor.
Sergide sunulan en etkileyici performans, Marina Abramovic’in 23 yaşındayken gerçekleştirdiği, insan doğasını sorgulatan Rhythm O (Ritim O) adlı çalışma. Marina Abramovic’in 1974 yılında gerçekleştirdiği bu performans, projeksiyon aracılığıyla sunuldu. Abramovic, ‘Rhythm O’ adlı çalışmasında masanın üstüne 72 farklı obje koyar ve izleyiciye, kendisine ne yapmak isterlerse yapabileceklerini söyler. Masanın üstünde çiçek, ekmek, zincir, bıçak, silah gibi birbirinden farklı bu malzemeleri kullanan seyirciler ilk dakikalarda Abramovic’e yumuşak ve hassas davransalar da ilerleyen saatlerde şiddet içerikli, zarar verici oluyorlar.
6 saat süren bu performans sonucu Abramovic’in bedeninde bıçak izleri görülür. Burada Abramovic, insan doğasının kötücül olduğu, ne kadar bastırılırsa da sonuç olarak insanın zarar verebilecek unsurlarının belirli koşullarda gün yüzüne çıkabildiğini kanıtlar. Birbirinden farklı çalışmaların sunulduğu sergide anın gerçekliğini yaşayacak, sanatçının beden ve zihnini keşfedeceksiniz. Canlı bir sanat formu olan performans, her ne kadar alışagelmiş diğer sanat dallarından farklı olsa da gerçekçi yapısıyla izleyiciyi içine çekmeyi başarıyor.
Serginin ikinci bölümü ise Türkiye’den 12 sanatçının ve projeye dahil olması için davet edilen 4 uluslararası sanatçının canlı performanslarından oluşuyor. Uzun süreli canlı performanslara yer verilen bu bölümde, tüm performanslar müzenin açık olduğu her gün, günde 8 saat olmak üzere kesintisiz gerçekleştiriliyor.
Etkileyici bir sergi olan Marina Abramovic sergisi, 26 Nisan 2020 tarihine kadar devam edecek. Sergi pazartesi hariç her gün 12.20-20.00 saatleri arasında açık olacak. Sizlere gidip görmenizi, beden-zihin arasında bir bağ kurmanızı öneririm.
NASIL ARANDI: #Marina Abramovic # performans sanatçısı # sanat # kültür # müze # sergi # sakıp sabancı müzesi # performans # istanbul # kocaeli