HAZIRLAYAN: Gamze Kır Sapancı (@gamzenika)
Giresun, hem fındığın hem de kirazın anavatanı olmakla kalmıyor, Karadeniz’e özgü pek çok yöresel tada da ev sahipliği yapıyor. Sebzelerin en doğalı, balığın en tazesi ve yeşilin her tonu ile tam bir Karadeniz şehri Giresun.
Giresun-Trabzon gezimiz boyunca doğal molalar vermek istediğimizde keşfettiğimiz mekânları sizin için kaleme aldık. Giresun’a yapacağınız gastronomi turunda güvenle deneyimleyebilir ve arkadaşlarınıza da tavsiye edebilirsiniz.
Giresun’da yemeden/içmeden dönmeyin!
• Görele pidesi
• Kümbet Yaylası et yemekleri
• Giresun simidi
• Görele dondurması
• Tirebolu çayı
• Giresun fındığı
• Giresun fındıklı çöreği
CİNAĞA’NIN YERİ
‘Giresun’a özel tüm lezzetleri aynı anda denemek isterim’ derseniz, Cinağa’nın Yeri tam size göre. Köfte, kuru fasulye ve Karadeniz’e özel ev yemekleriyle gönüllere taht kurmuş Cinağa, yol üzeri bir mekân. Mekana girer girmez sizi güler yüzlü personel karşılıyor. ‘Ne tavsiye edersiniz?’ diye sorduğunuzda ise sizi üretime yakın bir tezgâha yönlendirip, karar vermenize yardımcı oluyorlar. Tabi tezgâhta mis gibi kokan harika yemekleri görünce karar vermek daha da zorlaşıyor. Burada ise şef devreye giriyor ve canınız ne çekiyorsa azar azar porsiyonlama yapmanızı öneriyor. Bunca tavsiye ve yönlendirme sonucunda Cinağa’nın olmazsa olmaz tüm yemeklerini denemeye karar veriyoruz. Bizim tercihimiz; kuru fasulye, et kavurma, fasulye dible, karalahana sarma, Karadeniz usulü patlıcan tava ve et haşlama oluyor. Çok fazla seçenek olunca seçim zor tabii ama dediğimiz gibi Giresun’a özel ne varsa aynı anda denemek ayrıcalık. Yemeğin yanında gelen acılı ezme, salatalık turşusu ve Trabzon ekmeği, yemeğe çok yakışıyor. Fiyatlar makul. Personel ilgisi çok güzel. Tertemiz bir işletme olan Cinağa’nın Yeri, Giresun’da favori listemizde yer alıyor.
Giresun’un Dereli ilçesinin bin 750 metre yukarısında bulunan Kümbet Yaylası; doğası, yayla evleri, tertemiz havası ve pek çok et restoranı ile dikkatleri üzerine çekiyor. Muhteşem yayla havasında yetişen küçükbaş/büyükbaş hayvanlar nedeniyle yaylada pek çok kasap ve et restoranı görmek mümkün. Kümbet Yaylası’na turizm sezonunda giderseniz, tüm restoranlarda yoğunluk göreceksiniz. Şöyle ki; herhangi bir restoranda yemek yemek için kuyrukta beklemek veya isminizi yazdırıp yarım saat sonrası için rezervasyon yaptırmak zorunda kalabilirsiniz.
Kümbet Yaylası’na özel etlerle hazırlanmış menüsü ve 1960 yılında başlayan hikâyesi ile Çölbey en çok dikkatimizi çeken restoran oluyor. Yoğunluk sebebiyle listeye ismimizi yazdırıp, yarım saat sonrası için sözleşiyoruz. Bu sırada Çölbey Restaurant satış reyonundan tereyağ, tulum peyniri, yayla balı ve pek çok yayla ürünü alabilirsiniz.
Peki, Çölbey Restaurant’ta ne yemeli? Kümbet Yaylası’nda yetişen hayvanlardan özenle hazırlanan et çeşitlerini özellikle tavsiye ediyoruz. Dana biftek, dana haşlama, kuzu pirzola, kaburga pirzola en çok tavsiye edeceklerimiz arasında. Bunun yanında menüde bulunan ev yemekleri, özellikle sulu yemekler anne eli değmiş gibi.
Köfte, kuzu pirzola ve böbrek, ızgarada pişirilip süresinde servis ediliyor. Mevsim salata eşliğinde yediğimiz yayla etinin, yöreye özel tadı damağımızda kalıyor.
Restoranın evli bir çift tarafından işletilmesinin menüdeki tüm lezzetlerde etkisi çok büyük.
Bir kişi satış reyonunda müşteri memnuniyetini sağlarken, diğeri rezervasyonları yönetiyor. Muhteşem bir ekip çalışması. Arı gibi çalışan aile, kimseyi üzmeden hizmet veriyor. Yoğunluk sebebiyle kapıdan çevirdikleri her müşteriye saat verip, zamanında ağırlıyorlar. Sizlere verilen bekleme süresi aşılmadan, güler yüzlü ve kaliteli hizmet anlayışı ile keyifli bir yemek yiyebilirsiniz.
Giresun’un Görele ilçesinde yöresel bir tat olan Görele dondurmasının tarihi yaklaşık 200 yıla dayanıyor. Yıllar öncesinde bir Arnavut tarafından köylerde satıldığı rivayet edilen dondurmanın o zamanlarda şifa kaynağı olduğu da dilden dile dolaşıyor.
Süt, salep, şeker ve meyan kökü ile yapılan Görele dondurması ahşap bir fıçı içerisinde kalaylanmış silindir ile muhafaza edilip, satışa sunuluyor. Görele merkez parkının hemen yanında kurulan dondurma tezgâhları ise yöreye özgü peştemaller ile süslenmiş, sıra sıra keşfedilmeyi bekliyor. Dondurmacı Ömer Usta, Görele’de adeta bir efsane. Görele dondurması denilince ilk akla gelen isim ve yılların değiştirmediği yöresel dondurma tadını, sempatik işletmeciliği ile sunuyor. Ömer Usta’nın tezgâhına gidince hem dondurma yiyor hem de hoş bir sohbetin içinde buluyorsunuz kendinizi. Yöresel dokularla bezenmiş tezgâhında fotoğraf çektirmek isteyenleri ise asla kırmıyor. Hatta veriyor tezgâhı size ancak dondurmanın başına geçtiğinizde anlıyorsunuz hızlıca servis yapmanın o kadar da kolay olmadığını... Görele’ye giderseniz mutlaka uğrayın.
Giresun denilince akla ilk gelen lezzetlerden biri Görele pidesi, Görele pidesi denilince aklımıza ilk gelen mekan ise Taş Park Pide oluyor. Görele merkezde bulunan restoran adını da karşısındaki parktan alıyor. İster mekânda, isterseniz de parktaki masalarda pidelerinizi yiyebilirsiniz. Parkta yemek isterseniz içecek siparişi için park çay bahçesine yönlendiriyorlar. Açık pide şeklinde yapılan, özel bir peynir kullanılan, ortasına yumurta konulan, bol tereyağında pişirilen klasik Görele pidesi, olmazsa olmazımız. İkinci tercihimiz ise kapalı kıymalı oluyor. Kıymalı pide ister çiğ, ister kavrulmuş kıymadan hazırlanıyor. Kıymalı pide de ortası delik, bol tereyağlı veya isteğe bağlı olarak yumurtalı yapılabiliyor. Pidenin kenarlarından başlayıp, tereyağına bandıra bandıra yiyebilirsiniz.
Taş Park Pide’de yöresel malzemelerin kullanımına çok dikkat edildiğinden gerçek bir Görele pidesi yiyebiliyorsunuz. Özel peyniri ve Giresun tereyağı ile muhteşem bir lezzet şöleni sizleri bekliyor.
Güler yüzlü personeli, yoğunluğuna rağmen aksamayan hizmeti ile Görele’ye giderseniz mutlaka uğramanız gereken restoranlardan biri Taş Park Pide. Uğrarsanız bizi de hatırlayın.
Trabzon’a giderken listemizde bulunan Sera Gölü’ne uğrayacağız. Sabahın erken saatleri olması nedeniyle güne güzel bir kahvaltıyla başlamak istiyoruz.
Sera Gölü, Trabzon Akçaabat’ın önemli doğal güzelliklerinden biri. 1950 yılında meydana gelen toprak kayması sonucu Sera Deresi’nin önünün kapanmasıyla oluşmuş bir heyelan gölü. 2010 yılında Tabiat Parkı ilan edilen Sera Gölü; etrafında yürüyüş ve piknik yapılabilen, yerli ve yabancı ziyaretçiler için günübirlik dinlenme tesislerinin bulunduğu bir göl. Sera Gölü keşfinizden sonra doğal bir mola vermek isterseniz, Hayal Vadisi Restaurant tam size göre.
Sera Gölü’nden 300 metre yukarıda bulunan ve yaklaşık olarak 5 dönümlük bir arazi üzerine kurulmuş olan Hayal Vadisi, karşısında bulunan yemyeşil dağları, hemen yanında Sera Gölü’ne akan deresi ve muhteşem doğası ile kendisine hayran bırakıyor. Hayal Vadisi içerisinde yapay şelale ve birbirinden güzel fotoğraflar çekebileceğiniz alanlar mevcut. Hayal Vadisi Restaurant ise ‘Trabzon’da nerede kahvaltı yapılır?’ sorusunun ilk cevaplarından.
Yöresel lezzetlerle hazırlanan serpme kahvaltı; peynir çeşitleri, zeytin çeşitleri, yöreye özel reçeller, muhlama, yumurta, bal, tereyağı, gözleme, turşu kavurma, kızartma çeşitleriyle oldukça zengin. Kahvaltıda ikram edilen karadut suyu da organik ve çok lezzetli.
Kahvaltı haricinde romantik bir akşam yemeği için de tercih edebileceğiniz Hayal Vadisi Restaurant’ın menüsüne neler mi var? Akçaabat köfte, tavuk ızgara, dana antrikot, Trabzon kavurma, sac kavurma, dana ızgara, kuzu pirzola, alabalık. Hayal Vadisi Restaurant, 08:00 – 23:30 saatleri arasında açık. Hayal Vadisi Restaurant’ta güzel bir kahvaltı yapmadan, dere kenarından kahve içmeden dönmeyin!
NASIL ARANDI: #karadeniz # lezzet # durakları # yöresel # tat # giresun # cinağa # çölbey # dondurmacı # taş park # pide # kocaeli life
