Ben bir eczacıyım ama sadece reçeteleri teslim eden ya da ilaç raflarını düzenleyen biri değilim. Ben, her gün yüzlerce insanla birebir iletişim kuran, onların sağlık yolculuklarına eşlik eden bir sağlık profesyoneliyim. Ve aynı zamanda bir kadınım. Kadın olmanın ne demek olduğunu, her evresinde yaşanan değişimleri, bazen kendimizden bile sakladığımız küçük sağlık endişelerini çok iyi biliyorum.
Eczanemde; anneler, genç kızlar, hamileler, yeni doğum yapmış kadınlar ve menopoz dönemini yaşayan birçok kadınla sohbet ediyorum. Bazen bir annenin ‘Kızımın adetleri çok düzensiz, bir doktora götürelim mi?’ sorusunu yanıtlıyorum, bazen ‘Gece sıcak basmalarından uyuyamıyorum, ne önerirsiniz?’ diye soran bir kadınla dertleşiyorum.
Kadın sağlığı, doğumdan menopoza kadar sürekli değişen bir yolculuk. Ve bu yolculukta çoğu zaman sağlık ihtiyaçlarımızı ikinci plana atıyoruz. Önce çocuklarımız, sonra işimiz, eşimiz, ailemiz derken kendimize bakmayı unutuyoruz. Oysa ki sağlıklı bir kadın, güçlü bir kadın demek. Güçlü kadın, güçlü bir toplum demek. Peki, bu yolculuğun farklı duraklarında nelere ihtiyacımız var?
Bebeklik ve çocukluk: Temellerin atıldığı dönem
Kadın sağlığı dediğimizde çoğu zaman yetişkin bir birey aklımıza gelir ama aslında her şey çok daha erken başlıyor. Kendi bebeğimi büyütürken de fark ettim ki kadınların sağlıklı bir geleceğe sahip olması için bebeklik döneminden itibaren güçlü bir temel oluşturulması gerekiyor. Özellikle bağışıklık sisteminin gelişimi bu dönemde çok kritik. Eczanemde en sık duyduğum sorulardan biri: ‘Bebeğime hangi vitaminleri verebilirim?’ Evet, D vitamini, demir, omega-3 takviyeleri bebeğin büyüme ve gelişimi için çok önemli ama daha da önemlisi, ilk yıllarda kazanılan sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve bağışıklığı destekleyen doğal yaşam tarzı.
Ergenlik: Hormonların fırtınalı denizi
Ergenlik, kadın bedeni için büyük bir dönüşüm. Adet döngüsünün başlaması, hormonların dalgalanması, sivilceler, ruh hali değişiklikleri… Hatırlıyorum, ben de bu dönemde cildimle savaşıyordum. Eczaneme genç kızlar sık sık gelir ve ‘Bu sivilcelerden nasıl kurtulabilirim?’ diye sorar. Ama bilinenin aksine, çözüm sadece dışarıdan bir krem sürmek değil, içeriden de desteklemek.
Ayrıca bu dönemde kadın sağlığının temelleri de atılıyor. Demir eksikliği, düzensiz adetler, polikistik over gibi konulara karşı farkındalık kazanmak çok önemli. Ama bazen bu konular üzerine konuşmak tabu gibi algılanıyor. Oysa ki genç kızların, sağlıkları hakkında bilinçlenmeleri gerekiyor. İşte tam da burada biz eczacılar devreye giriyoruz.
Ne yapılmalı?
Ergenlik dönemindeki genç kızlara adet döngüsü hakkında doğru bilgi verilmeli.
Demir eksikliği riski için beslenme ve takviye önerileri yapılmalı.
Akne ve cilt sağlığı konusunda uygun ürünler ve içeriden destek hakkında bilinç oluşturulmalı.
Doğurganlık dönemi: Kadın sağlığının altın çağı
Kadınların sağlık ihtiyaçları, 20’li ve 30’lu yaşlarda bambaşka bir boyut kazanıyor. Bazıları için kariyer odaklı bir dönemken, bazıları için anne olma hayaliyle geçen yıllar. Peki, bu dönemde en çok hangi sağlık sorunlarıyla karşılaşıyoruz?
Polikistik Over Sendromu (PCOS): Her 10 kadından 1’ini etkileyen, adet düzensizliği ve kilo alımı gibi belirtilerle kendini gösteren bir durum.
• Endometriozis: Şiddetli adet sancılarına ve kısırlık riskine neden olabilen bir hastalık.
• Doğum kontrolü: Hamilelik planlayanlar için folik asit desteği çok önemli. Hamile kalmak istemeyenler için ise güvenli ve sağlıklı korunma yöntemleri belirlenmeli.
Bu dönemde kadınların bedenlerine daha iyi bakmaları gerekiyor. Çünkü vücudumuz gelecekte nasıl bir yaşlanma süreci geçireceğimizi de belirliyor.
Gebelik ve doğum sonrası: Anneliğin mucizesi ve yorgunluğu
Hamilelik, mucizevi olduğu kadar zor bir süreç. Vücut artık sadece kendisi için değil, bir başka canlı için de çalışıyor. Artan besin ihtiyaçları, mide bulantıları, kabızlık, reflü… Bu dönemde en sık konuştuğum şeylerden biri: ‘Hamileyim, hangi takviyeleri almalıyım?’
Olmazsa olmazlar:
Folik asit (nöral tüp defektlerini önlemek için)
Omega-3 (bebeğin beyin gelişimi için)
Demir (gebelik anemisini önlemek için)
Magnezyum (kas kramplarını azaltmak için)
Doğum sonrası ise apayrı bir dönem başlıyor. Annenin uyku düzeni bozuluyor, hormonları değişiyor, emzirme süreci başlıyor. Pek çok anne bana, ‘Sürekli yorgunum, ne yapmalıyım?’ diye soruyor. İşte burada destekleyici vitaminler ve bitkisel çözümler devreye giriyor.
Menopoz: Değişimin yeni bir yüzü
Menopoz, çoğu kadın için bir son gibi görünse de aslında yeni bir başlangıç. Östrojen seviyesi düşerken vücutta birçok değişiklik meydana geliyor: Sıcak basmaları, kemik erimesi, uykusuzluk…
Eczacının menopozda önerileri:
• Kalsiyum & D vitamini: Kemik sağlığını korumak için.
• Bitkisel destekler: Adaçayı, soya izoflavonları gibi doğal destekler sıcak basmalarını hafifletebilir.
• Uyku düzeni için destekleyiciler: Melatonin takviyeleri ve stres yönetimi teknikleri rahatlatıcı olabilir.
Kadın sağlığı: Hayat boyu kendimize değer vermek
Bir eczacı ve bir kadın olarak söyleyebilirim ki kadın sağlığı asla tek bir döneme indirgenemez. Her evrenin kendine has zorlukları ve ihtiyaçları var ama en önemli nokta şu:
Sağlığımızı asla ikinci plana atmamalıyız.
Güçlü kadın, sağlıklı kadındır.
Ve sağlıklı kadın, dünyayı değiştirir. Bu yazıyı, kendimize daha çok değer vermek için bir hatırlatma olarak alalım. Çünkü biz buna değeriz.
Herkese merhabalar Kocaeli Life dergisinin değerli okuyucuları… Bu ay biraz sevgiden ve aşktan bahsedelim. Bahsettiğimiz aşk ve sevginin sadece ilişki anlamında olmadığını da hatırlatmak isterim. Hepimiz ailemizi, arkadaşlarımızı ve evcil hayvanlarımızı severiz. Bunlar da vazgeçilmez sevgi kaynaklarımızdır. Bunu unutmadan, hadi gelin şimdi sevginin sağlığımıza, bedenimize ve topluma olan etkilerinden konuşalım
Herkese merhaba… Ben, uzman eczacı Serra İsaoğlu Akman. ‘Uzman eczacı’ kimliğimle sağlık ve güzellik üzerine dopdolu içerikler ile her ay burada olacağım.