27-04-2024 00:28

Gurme kaşif kampta; Datça kamp alanları

2019-07-06    0 Kişi Yorum Yaptı   Eklenme Tarihi: 2019-07-06
.stripslashes($urun->baslik).

Hazırlayan: Gamze Kır Sapancı (@gamzenika)

                    Akın Sapancı (@akinsapanci)

 

Kamp hayatına ilgi duymaya başladığımız günden bu yana ‘Nerede kamp yapılır?’ sorusuna cevap arıyor ama ne yazık ki bulamıyoruz.

Pek çok araştırma yapıp, hazırlıklı gitme konusunda diretsek de çok fazla bilgi sahibi olamadan yollara düşüyoruz. 

Datça, Akın ile tanıştığımız ilk günden beri hayran olduğumuz, tüm koylarını üşenmeden iki güne sığdırdığımız ve sonrasında alelacele yurt dışına balayına gittiğimiz, bu sebeple ‘tekrar geleceğiz’ dediğimiz ender yerlerden biriydi. 

Hal böyle olunca iki sene sonunda tekrar Datça yollarına düştük. Hem de bu kez kamp kafasıyla...

Az önce de bahsettiğim üzere Datça’daki kamp alanlarıyla ilgili çok fazla bilgi bulamadık, buna rağmen biz çadırımızı aldık ve bir cesaret gittik.

İyi ki de gitmişiz. 

Şimdi sizlerin ‘Datça’da nerede kamp yapılır, kamp alanları güvenli midir, kamp yapmak için ne kadar hazırlıklı olmalıyız?’ sorularına tek tek cevap vereceğiz. Buyurun böyle...

 

 

 

BÖRDÜBET KOYU

 

Muğla/Marmaris yolu sonrasında Datça’ya doğru ilerlerken sağa girip ormanlık bir yoldan devam ettiğinizde, sessiz sakin Bördübet Koyu’na ulaşacaksınız. Bördübet Koyu, Marmaris’e bağlı olmasına rağmen Datça yolu üzerinde olması nedeniyle ‘Datça Kamp Alanı’ listemize girdi.

Bördübet’te kamp ile ilgili bilinmesi gerekenler:

• Bördübet’e gün batımında ulaşıyoruz ve bu da muhteşem bir gün batımı izlememize vesile oluyor. Yeşil ile mavinin buluştuğu Bördübet, doğayı seven tatilciler için paha biçilmez bir tercih.

• Bördübet’te kamp atmak, pek çok serbest kamp alanına göre avantajlı. Ulaşımı çok kolay değil, orman içinden gidiliyor fakat yolun doğa ile iç içe oluşu çektiğiniz sıkıntıya değiyor.

• ‘Bördübet’te ne var ne yok’ derseniz, hiçbir şey yok. Şehir hayatından uzak, adeta hayatta kalma mücadelesi verebileceğiniz bir yer burası.

• Ateş yakmak serbest. Hem doğal ateş hem tüp kullanımı serbest bir şekilde sağlanabiliyor. Temkinli olmak koşuluyla ateş yakabiliyorsunuz.

• Kamp alanına inen yol çok dik ve taşlı, uygun ayakkabınızın olması gerekiyor.

• Deniz kenarındaki kumsal taşlık, deniz inanılmaz temiz.

• Su altı fotoğrafları için çok ideal bir koy. Suyun berraklığı işinizi kolaylaştıracak. Hem deniz hem orman doğası ile muhteşem bir fotoğraf rotası.

• Çadırınızı kumsala kurmak şahane ama bunun sabahı da var tabi. Sabah güneş tepenizde uyandığınızda hiç sevimli olmuyor. Erken uyanmak için ise çok iyi taktik. Çadırınızı ağaçlık alanlara kurmanız öğlen denize girip gölgede kalmak ve yemek yerken gölge alanda olmak açısından faydalı. Bu ihtiyacınızı da karşılayacak ağaçlık alan mevcut.

• Yabani hayvan, hatta sinek, böcek sorunu da yok denecek kadar az.

• Güvenlik konusunda sorun yaşamadık. Merkeze yakın olmamasına rağmen etrafınızda da kamçılar olması rahatlatıyor.

• Çok yakın çevresinde alışveriş imkânınız olmadığından, Marmaris merkezden alışveriş yapıp geçmeniz faydalı olacaktır.

 

 

 

MURDALA KOYU

 

Bizim için Datça’da kamp yapmayı özel kılan, geçen sene keşfettikten sonra tam 9 ay boyunca tekrar gidebilmenin hayalini kurduğumuz Murdala Koyu. Datça köy keşfimizde Datça haritasını görüp, en nadide ve bakir koylar üzerinde inceleme yaparken gözümüze ilişen Murdala Koyu’na, alışveriş yaptığımız büfe sahibinin de tavsiyesi ile gitmeye karar veriyoruz. Hatta şöyle ki; kamp eşyalarımızı Palamutbükü’nde bırakıp, Murdala’ya doğru yola koyuluyoruz.  Murdala Koyu’na ulaşım çok da kolay değil. Cumalı Köyü’ne (Yazı Köyü öncesinde) doğru yola çıkın, karşınıza çıkan su sarnıcından sağa doğru beliren Murdala tabelasını takip edin, yaklaşık 9/10 km’lik bir taşlık yolu 45 dakikada bitirip Murdala Koyu’na varmış olacaksınız. Ulaşımın biraz güç olması nedeniyle birbirine bağlanan bayram tatillerinde bile pek çok yere göre nefes almak için ideal bir koy. Karşınıza çıkan turkuaz deniz, yeşillikler arasına gizlenmiş bir cennet. Sanki hiç keşfedilmemiş gibi tertemiz, bakir bir koy..

Murdala’da Koyu’nda kamp ile ilgili bilinmesi gerekenler;

Murdala Koyu’nda kamp yapacaksanız öncelikli olarak şehirden çok uzak bir noktada olacağınızı göz önünde bulundurun ve buna göre A’dan Z’ye her konuda tedarikli olun.

• Çadırınızı kuracağınız alan için plajda bulunan ağaçlık alanları tercih etmelisiniz aksi halde öğle sıcağına maruz kalabilirsiniz.

• Çadır kurduğunuz alana mutlaka masa ve sandalyelerinizi de kurarak, mutfak gibi bir alan oluşturun. Öğle saatlerinde gelen günübirlikçiler her yeri zaptedebiliyorlar.

• Murdala Koyu’nda kamp yapmak serbest olduğu gibi, Murdala’da yaşayan az sayıdaki halk kampçılara çok alışık. Hatta biz gittiğimizde Almanya’dan karavanı ile gelmiş ve 10 gündür 3 çocuğu ile kamp yapan güzel bir aile ile karşılaştık. Hem hiç bilinmiyor hem de bilen iyi biliyor yani.

 

 

• Ateş yakmak doğaya zarar verilmediği takdirde serbest. Ateş yakmak için asla plajda bulunan ağaçları kesmiyoruz. Sahilde ufak bir tura çıktığınızda, yakacak çok miktarda odun bulmanız mümkün.

• Murdala Koyu her ne kadar Datça ve köylerine uzak olsa da küçük bir işletmesi var. Sema ablanın işlettiği mini restoran/otel, hem yeme-içme hem de konaklama hizmeti sunuyor. Bunun yanında duş ve WC ihtiyaçlarınızı da burada karşılayabilirsiniz.

• Her ne kadar Murdala’da alışveriş yapılabilecek bakkal gibi imkânlar olmasa da Sema Hanım’ın Cumalı Köyü’nde bulunan oğlu, her sabah sitenin ve kampçıların ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. Ekmek, su ve aklınıza gelebilecek her türlü ihtiyacınız için iletişimde olabilirsiniz.

• Bir diğer seçenek ise Kadir’in Yeri. Burada hem şezlong hem de yeme içme ihtiyaçlarınızı karşılayabilirsiniz. Fakat biz Murdala’da kendi yemeğinizi kendiniz yapmanızı öneririz. En güzel mutfak kamp mutfağı olacaktır.

• Plajı taşlık olan Murdala’da deniz kumluk. Ve adeta bir akvaryum.

• Balık tutmak isteyenler için plajın sağ tarafında kalan kayalık alanlar veya kano ile biraz daha açıklarda imkân var. Günlük balığa çıkanların gayet mutlu döndüklerine şahit olduk. Biz denedik ama 1 taneden fazlasını tutamadık.

• Murdala Koyu sadece denizi ve kamp alanı ile değil, aynı zamanda Türkiye’nin en uzun yürüyüş rotası olan Karia Yolu ile de meşhur. Karia Yolu’nun bir bölümü Murdala’dan geçiyor. Trekking sevenler için harika bir fırsat. Aldığımız bilgiye göre trekking yapanlar Murdala’da konaklamadan yollarına devam etmiyorlarmış.

• Murdala’nın bir diğer avantajı da plaj haricinde 2 farklı koyunun daha bulunması. Biz küçük bir doğa yürüyüşü yaparak diğer koylarını da keşfettik. Macera arayanlar bu koylara yüzmeye gelebilir. Hem yürüme mesafesi hem araçla gidilebilen yolları mevcut. Binbir çeşit çiçek ve rengârenk kelebekler eşliğinde güzel bir gezinti olacaktır, şiddetle tavsiye derim. Masamızdaki mor çiçekler ve papatyalar bu geziden.

• Aracınızı rahatlıkla kamp alanına yakın mesafede park edebilirsiniz. Yol kumluk olduğundan çok fazla toz oluyor.

• Sinek, haşere vb. sıkıntılar mevcut değil. Yabani hayvan ile ilgili de herhangi bir sorun yaşamadık.

• Güvenlik açısından bizim yaşadığımız bir sorun olmadı. Sahilde 2 prefabrik ev ve 1 işletme mevcut. Bunun dışında karayollarına ait Kar-Dat sitesi de Murdala Koyu’nda yer alıyor. Burada yaşayan pek çok aile var. Dolayısıyla tamamen izole bir alan değil.

• Akşam saatlerinde elektrik kesintileri yaşandığından karanlık oluyor. Dolunaya denk gelirseniz ala… İnanılmaz ay doğumu ve dolunay yansımaları izleyebilirsiniz.

Murdala’da gün doğumu- gün batımı izlemeden, balık tutmadan, trekking yapmadan dönmeyin. Turkuaz sularında yüzerken bizi de hatırlayın.

 

 

 

 

PALAMUTBÜKÜ

Sanırım Datça’da Palamutbükü’nü bilmeyen yoktur. Datça’nın en çok bilinen koylarından biri. Bir diğer adının ‘Akvaryum Koyu’ olması şüphesiz, dibinde balıkları görünen turkuaz rengi sularından geliyor. Datça halkı buradan Gerence Koyu olarak da bahsediyor. Çamlık bir alan içerisinden, biraz bozuk bir patika yoldan Palamutbükü Koyu’na inebiliyorsunuz. Burada kamp yapmak isteyenler yine çamlık alan içerisinde çadır kurabiliyor. Dönemsel olarak öyle kalabalık oluyor ki, burada kamp kurma fikrinden vazgeçebilir ve yeni arayışlara da girebilirsiniz. Fakat ne kadar kalabalık olursa olsun, turkuaz suyundan bir şey kaybetmeyen Akvaryum Koyu, deniz gözlüğünüzle yaptığınız amatör dalışlarda size muhteşem güzellikler sunacak.

Palamutbükü’nde kamp ile ilgili bilinmesi gerekenler:

• Ulaşım, Datça merkezden yarım saat süren bir yolculukla  sağlanıyor. Merkeze çok yakın olduğu söylenemez, dolayısıyla tüm ihtiyaçlarınızı önceden karşılamanız sizin için faydalı olacak.

• Palamutbükü’nde kamp yapanlar bilir, ‘Burada kamp kurulmaz’ diye pek çok söylenti mevcut. Hatta jandarmaların çadırları toplattığı bile söylenir. Bizim tecrübe ettiğimiz ise jandarmanın akşam rutin bir kontrol yapıp ‘iyi bayramlar’ dilemesi oldu. Çadırların toplatıldığı falan yok. Tabi gelecek yıl durum ne olur bilemem.

• Ormanlık alan olmasından dolayı otopark yok. Çadır kurulum alanlarını zapt etmeden araçlarınızı park edebilirsiniz. Bazı insanlar maalesef kendini evinde hissedip çadırlarının hemen yanına araç park etmek istediğinde, işlerin rengi epey değişiyor.

• Çadır kurulan alanda WC ve duş imkânı yok. Fakat koya yakın yerleşim merkezinde duş ve WC ihtiyaçlarınızı giderebilirsiniz.

• Plaj serbest bir alanda. Herhangi bir işletme bulunmuyor. Bu sebeple şezlong imkânı da yok. Kumsal değil, taşlık alan.

 

 

• Taşlık alan olmasından dolayı deniz ayakkabısı almayı unutmayın aksi halde ayaklarınız çok acıyacaktır.

• Güvenlik anlamında herhangi bir sıkıntı yaşanmıyor. Jandarma kontrolleri de etkili. Hemen yanında bulunan Palamutbükü’nün de etkisi çok fazla. Orada süren merkezi hayat şehre yakın hissiyatı veriyor.

• Sinek sorunu yok denecek kadar az. Yabani hayvan sorunu da görünürde mevcut değildi.

• Palamutbükü sualtı fotoğrafları için çok keyifli. Kaya diplerinde rengârenk canlılarla karşılaşabilirsiniz.

• Ateş yakmak yasak. Kontrol nedenleri de bu yüzden.

• Çok yakın çevresinde alışveriş imkânı var, Palamutbükü plajında pek çok restoran ve alışveriş yapılacak büfe, bakkal mevcut.

• Gündüz deniz ve kamp keyfi sonrasında akşam yemeği için deniz kenarında bulunan restoranları tercih edebilirsiniz.

 

 

 

KARGI KOYU

‘Kamp yaparım ama merkeze de yakın olmayı severim’ diyorsanız, Datça’da Kargı Koyu sizin bu isteğinize cevap veriyor olacak. Fakat şu detayı da belirtmek isterim. Kargı Koyu merkeze 10 dakika mesafede hem halk plajı hem de tesisli plajı olan bir koy. Dolayısıyla özellikle gündüz saatlerinde oldukça kalabalık oluyor. Biz gece kampımızı koyda bulunan tek ağaç altına kurmamıza rağmen sabah güneşine de maruz kaldık. Ayrıca ağaç altı müdavimleri geceden masa sandalye bırakıp yerini de rezerve ediyor.  Sabah uyandığınızda erkenden yer kapmaya çalışan insanları görünce şaşırmayın. Çadırınızı toplayın yeter. Devam eden saatlerde çadır ile devam edemezsiniz. Gün sonunda plaj yine bomboş olacak ve çadır hayatına geri dönebileceksiniz.

Kargı Koyu’nda kamp ile ilgili bilinmesi gerekenler:

Kargı Koyu’na ulaşım çok kolay, Datça merkeze geldikten sonra Kargı Koyu tabelasını takip edip, 10 dakikada rahatlıkla ulaşabilirsiniz.

• Otopark mevcut. Gece gittiğinizde otopark ücreti de yok. Gündüz nasıl bir sistem ilerliyor bilemiyorum ama çok cüzi bir otopark ücreti vardı.

• 1 TL ile çalışan duş var. ‘Denizden çıkınca tuzlu olmayı sevmiyorum’ diyorsanız, harika.

• Hemen yanında bulunan işletme dolayısıyla WC ve yeme içme imkânı da bulunuyor.

• Şezlong, şezlong minderleri ve şemsiye mevcut. İşletmeden kiralayabilirsiniz

 

• Kumsal değil taşlık alan, fakat merkezi olmasına rağmen suyun dibi gözüküyor adeta bir akvaryum.

• Çok merkezi olması sebebiyle sürekli jandarma kontrolü var. Güvenlik konusunda içiniz rahat olsun. Gece hiçbir sorun yaşamadık.

• Ateş yakmak yasak. Merkezi bir lokasyon olduğundan ihtiyaç da duyulmuyor.

• Az da olsa sinek sorunu var. Çok rahatsız etmediler ama olmasalar olurdu.

• Sabah uyanır uyanmaz 2 adım atıp denize gireceğiniz keyifli bir yer. Deniz ise muhteşem. Böyle merkezi bir alanda bu kadar temiz su bulabildiğimize şaşırıyoruz.

Her sene mutlaka Kargı Koyu’na uğruyoruz. Size de tavsiye ederiz.

 


VİLLA KIZLAN OVA

 

Datça’nın Kızlan bölgesinde bulunan butik otel Villa Kızlan Ova hem konaklama hem de kahvaltı için harika bir tercih. Samimi işletmecileri Aneta ve Şenol Bey ile bir kez tanışırsanız, Datça’ya her gittiğinizde uğrayacağınıza garanti verebilirim. Datça usulü kahvaltısı oldukça meşhur. Çeşit çeşit reçelleri, doğal yeşillik ve salata ürünleri, Ege zeytinleri ve zeytinyağı ile mükellef bir kahvaltı sizi bekliyor. Ayrıca pek çok ürünü Aneta yapıyor. Marmelat ve reçel konusunda çok başarılı olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.

Ayrıca Villa Kızlan’ın şöyle de güzel bir yanı var. Kahvaltı dışında herhangi bir yemek servisi verilmemesine rağmen, malzemelerinizi alıp mutfağından faydalanabiliyorsunuz.

‘Hem kaliteli hizmet, hem aile sıcaklığı olsun’ diyorsanız doğru adrestesiniz. Uğrarsanız bizi de hatırlayın.

Konaklama ile ilgili detaylı bilgilendirme için web sitesi ve Instagram üzerinden iletişime geçebilirsiniz.

Adres: Kızlan Mah. No: 498, Kızlan, Datça

 

 

MEHTAP CAFE

 

Datça’ya yolunuz düşerse, Eski Datça’da bulunan Mehtap Cafe’de kahvaltı yapmadan dönmeyin. Sezonda yer bulmanın zor olduğu mekân, erken saatlerde bile oldukça yoğun. Begonviller arasında bulunan masalarda keyifli bir kahvaltı yapıyorsunuz. 2 kişilik serpme kahvaltı siparişi verdiğinizde, tıka basa doyuyorsunuz. Ege usulü serpme kahvaltıda yok yok. Peynirli pişi, göz yumurta, yeşillik, domates, salatalık söğüş, bahçeden taze biber, kekikli zeytinyağı, siyah/yeşil zeytin, acuka, ezine peynir, otlu lor peynir, tereyağ ve reçel çeşitleri. Hem göze hem de mideye hitap eden Mehtap Cafe, yeşillikler içindeki mekânı ile sizi mutlu edecek.

Adres: Gazi Mustafa Kemal Caddesi No: 9, Reşadiye Mahallesi, Datça 

 

 

 

***

 

GAMZENİKA KAMP MUTFAĞI

 

Kamp hayatının olmazsa olmazı kampta yapılabilecek pratik yemekler. İlk kez kamp yapacaklar, özellikle serbest kamp alanlarını tercih edecek olanlar için birkaç tavsiyede bulunmak isteriz. Kamp yapacağınız alana gitmeden önce mutlaka ihtiyaç listenizi oluşturup, gerekli hazırlıklarınızı yapmalısınız.

Yemek masası ve sandalye en önemli ihtiyacımız. Yiyeceklerimizi korumak için mini bir buzdolabı da olmazsa olmazlar arasında. İster buz akülü ister araç şarjlı, buzdolabı çok önemli. Burada vereceğimiz en önemli tavsiye de dolap içerinde muhafaza edilen ürünleri donuk tercih etmeniz. Böylece süreyi uzatırsınız.

Kahvaltılık malzemelerin pek çoğu buzdolabı olmadan da saklanabilecek ürünler. Bu sebeple kahvaltı ürünleriniz mutlaka alışveriş listenizde bulunsun. Bizim de kamplarda en çok tercih ettiğimiz, muhteşem kahvaltı sofraları oluyor.

Yemek yiyebileceğiniz her türlü ekipmanın (tabak, çatal, kaşık vb.) yanınızda olması gerekir.

Ateş üstü ocak, ateş üzerinde yapacağınız her türlü tencere tava yemeklerinde pratiklik sağlayacaktır.

Ateş yakamayacağınız kamp alanlarında kullanmak için kamp tüpünüz mutlaka yanınızda olsun.

 

Bol miktarda içme suyu aracınızda stoklu olsun ki, uzak kamp alanlarında mağduriyet yaşamayın.

Her türlü kuru gıda kamp tatillerinin vazgeçilmezidir. Hiç bozulmadıklarından dolayı, acil durumlarda çok iş görürler ve mutlu ederler.

Makarna, kahve çeşitleri, noodle, hazır çorba, konserve gıdalar yanınızda olması gereken hayat kurtarıcılar.

Bizim Datça kampı boyunca Gamzenika Mutfak’ta yaptığımız yemekler, her sabah mükellef bir kahvaltı, 2 biberli tavuk sote, sade makarna, közde patlıcan/biber, kaşık salata, karışık ızgara oldu. Kamp hayatında ateş yakmak çok daha basit olduğundan özellikle ızgara çeşitlerini tercih edebilirsiniz. Bunun yanında, sürekli yanan bir ocak, üzerinde kaynayan su, sürekli çay kahve demektir. Tatil gibi tatil. Ateşiniz bol, yemekleriniz keyifli olsun.

Datça seyahatimizde bir diğer önerimiz ise bazı kahvaltı mekânları olacak, her yıl gittiğimiz bu mekânları da yazmadan edemeyeceğim.

 

NASIL ARANDI: #gurme kaşif # kamp # datça # eski datça # deniz # sıcak # kum # güneş # çadır # gamze kır sapancı # akın sapancı # kocaeli

YORUMLAR
Yaptığınız yorumlar editör onayından geçmektedir.