28-03-2024 17:45

Esin Aysel: “Erkek gibi kadın algısını yıkın!”

   0 Kişi Yorum Yaptı   Eklenme Tarihi: 08/03/2023
Özel Minik Eller Anaokulu’nun kurucusu Esin Aysel, erkeğin daha üstün kabul edildiği topraklarda doğan ve var olma mücadelesi veren her kadının güçlü olduğunu düşünüyor, “Bununla beraber, tüm kadınlarda olan dirayet ve feraset, sadece yaratılıştan kaynaklanan fiziksel güçten daha büyüktür” diyor. Köyünde evinin, ailesinin, tarlasının yükünü taşıyan kadının gücüyle; iş hayatında büyük şirketlerin yöneticiliğini yapan ama yine de başarısı sorgulanan kadının gücü arasında fark olmadığını da ifade eden Aysel, gençlere “Kendinizle ve kadınlığınızla, ’erkek gibi kadın’ algısını yıkacak kadar gurur duyun” önerisinde bulunuyor.
.stripslashes($urun->baslik).

Kendinizden ve kariyer yolculuğunuzdan kısaca bahseder misiniz?

İzmit’te doğup büyüdüm. İlk, orta ve lise eğitimimi İzmit’te, üniversite eğitimimi İstanbul’da tamamladıktan sonra İzmit’e geri dönerek profesyonel iş hayatıma başladım. Eğitim sürecim içerisinde araştırma, öz motivasyon, girişimcilik ve farklı yetenekler edinme noktasında kendimi geliştirme disiplinine sahip oldum. Eğitim hayatım ve tecrübelerim doğrultusunda farklı insanlarla birlikte çalışma, bir takımda yer alma ve birlikte üretebilmeyi öğrenme fırsatım oldu. İşini severek yapan ve detayları çok önemseyen biriyim. İnsan ilişkileri noktasında esnek olmanın bana verimlilik olarak geri döndüğünü sıklıkla tecrübe ettim. Yeni şeyler öğrenmeyi, yeteneklerimi geliştirmeyi çok önemsiyor, bu amaçla insan ilişkilerinin öğreticiliğinin mutlak faydasına inanıyorum. Ekibimdeki insanlarla bilgi alışverişinde bulunmak benim için bu nedenle çok önemli. Fikir geliştirmenin zihni, dolayısıyla bedeni sürekli aktif tuttuğunun bilincinde olarak hem iş hem de bireysel hayatta yaratıcı olmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Sadece çok severek değil gerçekten saygı duyduğum bir mesleğin içinde kariyer yapma fırsatım olduğu için kendimi şanslı addediyorum.

Bugün sahip olduğunuz başarıyı elde etmek için neyi farklı yaptınız? Bu yolda aldığınız en büyük risk neydi?

Başarının bir sonuç değil bir süreç olduğuna inanıyorum. Kişinin potansiyelini ve becerilerini tam olarak fark etmesi, bunları geliştirmesi ve en nihayetinde hayatından zevk almasıdır başarı. Tüm bunların yanı sıra başarının tek bir koşula bağlı olduğunu da düşünmüyorum. Eğitim, donanım, tecrübe, akıllıca seçilmiş takım arkadaşları ve doğru zamanda doğru yerde olmanın yani şans faktörünün de başarılı olmakta paydası büyük. Başarısız olma ihtimalini göz ardı etmeden, yanlış yapmak korkusuna rağmen ve bazen de yanılarak yola devam edebilmek, alınabilecek en büyük risktir. Bilgi tecrübeyi, şans gözü karaları sever.

 

Kariyerinizin bir ‘dönüm noktası’ var mı?

Ben dönüm noktasından ne anladığımı tarif etmeye çalışarak başlamak istiyorum. Dönüm noktasının, insanın hayatında bir kere yakaladığı bir fırsat değil, hayat devam ettiği sürece karşımıza çıkabilecek ve değerlendirilebilecek olaylar bütünü olduğunu düşünüyorum. Dönüm noktasının bir değişimi ifade ettiği ortada ancak devrimsel bir nitelik taşımak zorunda olduğunu düşünmüyorum. Küçük adımlarla da dönüşümler yaşamak mümkün. Geriye dönüp baktığımda bilinçli ya da hayat öyle getirdiği için aldığım bütün kararların birer dönüm noktası olduğuna ve beni ‘şimdi’ye taşıdığına inanıyorum.

 

Sizce ‘Güçlü Kadın’ kimdir?

Gelişmiş ya da geride kalmış tüm toplumlarda gizli ya da aleni olarak erkeğin üstünlüğü kabul edilir ve bu pek de yadırganmayan yaygın bir davranıştır. Dolayısıyla ben böyle bir gerçekliğe doğan tüm kadınların zaten güçlü olduklarına inanıyorum. Benim gözümde köyünde çocuklarına bakan, kocasına da çocuğu gibi bakmak zorunda kalan; hem kendi ailesinin hem de eşinin ailesinin yükünü alan; hem evin tüm işini kaldırıp hem tarlasına, bağına, bahçesine koşturan ancak buna rağmen değeri hiçbir zaman bilinmeyen bir kadınla; yüzlerce kişiye yöneticilik yapan, her şeyi etkileyecek kadar büyük kararlar alıp kocaman şirketleri yöneten ancak buna rağmen aldığı bütün kararlar yine de sorgulanan bir kadının gücünün arasında hiçbir fark yoktur. Tüm kadınlarda olan dirayet ve feraset, güçtür ve bu güç sadece yaratılıştan kaynaklanan fiziksel üstünlük gücünden daha büyüktür.

İşinizle ilgili kendinizi en güçlü hissettiğiniz an hangisiydi?

Yaşanılan tüm zorluklara ve karşılaştığım tüm engellere rağmen yılgınlığa mahal vermeden, aynı heyecan ve azimle yoluma ve mücadeleye devam edebildiğim her gün benim için ‘kazanılmış gün’dür.

 

Kendinizi güçsüz hissettiğiniz zamanlar oldu mu? Bu duygunun üstesinden nasıl geldiniz?

Bazen hayatınızda yaşadığınız gelişmelere dahil olsanız da müdahil olamıyorsunuz. Dolayısıyla seçim yapma şansımın olmadığını düşündüğüm kararlar vermek zorunda kaldığımda, kendimi baskı altında hissettiğim zamanlar oluyor. Benim için baskının yarattığı bu stresten kurtulmanın en hızlı yolu, o anda yaşadığım şeyi idrak etmek, kabul etmek ve enerjimi farkındalık yaratabileceğim diğer gelişmelere yöneltmektir.

 

Yeniden başlama şansınız olsa geri dönüp neyi değiştirmek isterdiniz?

İlk gençlik yıllarında ve özellikle yirmili yaşlarda yaşanılan en büyük yanılgı, ‘zaman algısıdır’ bence. Hiç geçmeyen pazartesiler, bir türlü gelmeyen hafta sonlarına bağlanırken ‘yarın yaparım, önümüzdeki aya bitiririm, bir dahaki sene başlarım’larla yitirilen zamanın, aslında ne kadar da hızlı ilerlediğini anlamak maalesef ancak otuzlu yaşların yarısına denk geliyor. Geriye dönüp baktığımda, her şeye yetecek zamanımın ancak bu zamanı iyi yönetebilirsem mümkün olacağının daha erken farkına varmak isterdim.

 

Yarının güçlü ve başarılı kadınlarına nasıl bir mesaj vermek istersiniz?

Hangi seçimleri yapmış olursanız olun, kadın olmak her zaman ve her koşulda zordur. Yaşadığınız zorluklarla olan mücadelenizi içselleştirerek ancak dramatize etmeden var olmaya azimle devam edin. Değişimden korkmayın. Bir şişe su markette 2 lira, sinemada 5 lira, uçakta 20 liradır. Bu aynı şişe suyun, değerini değiştiren tek şey ise bulunduğu yerdir. Bulunduğunuz konumda kendinizi değersiz hissediyorsanız belki de yanlış yerde olduğunuzu göz ardı etmeyin. En önemlisi ‘erkek gibi kadın’ şovenistik algısını yıkacak kadar kendinizden ve kadınlığınızdan gurur duyun.

NASIL ARANDI: #8 mart dünya kadınlar günü # kocaeli life # esin aysel # kocaeli # minik eller anaokulu

YORUMLAR
Yaptığınız yorumlar editör onayından geçmektedir.