Fotoğrafa olan tutkusu nedeniyle kurumsal hayatı bırakarak fotoğrafçılığa başlayan Meryem Türkmen, aldığı eğitimler ve yenilikçi bakış açısıyla fark yaratıyor.
Meryem Türkmen Photography markasıyla sıra dışı karelere imza atan Türkmen, artık sadece Kocaeli’deki değil farklı şehirlerdeki gelin-damat adaylarının da favori fotoğrafçısı.
Mesleğinde her zaman farklı ve yeni olanın peşinden koştuğunu ifade eden Meryem Türkmen, çalışma şekliyle de bunu kanıtlıyor.
Düğün hikayesi, gelin-damat ve yenidoğan çekimlerinde yakaladığı başarıyla yetinmeyen Türkmen, ilimizde bir ilke imza atarak balayı tatillerinde de gelin-damat çekimleri yapıyor.
Düğün sonrası balayına çıkan çiftlere fotoğraf makinasıyla eşlik eden Meryem Türkmen, gelin ve damatların en özel tatilini, ülkemizin ve dünyanın farklı noktalarında çektiği fotoğraflarla ölümsüzleştiriyor.
Almanya’da dünyaya geldim. Ailem, ben küçükken Türkiye’ye dönüş yapmış. Üniversiteyi Kocaeli’de okudum. Bir dönem özel sektörde ihracat sorumlusu olarak çalıştım, 7 yıldır ise fotoğrafçılık yapıyorum. Evliyim.
Kendimi bildim bileli fotoğrafa ilgiliydim. Bu ilgim nedeniyle Kocaeli Fotoğraf Sanatı Derneği (KASK)’nden temel fotoğraf eğitim almıştım. O dönemde dış mekan çekimleri furyası yeni başlıyordu. Bu alanın öncülerinden, pek çok ünlü ismin fotoğraflarını da çeken Esra Pozan’ı çok beğeniyordum; 2010 yılında benim düğün fotoğraflarımı da o çekti. Aynı yıl bir akrabam düğün fotoğraflarını çektirmek için fotoğrafçı arıyordu ama çok da çekingendi. Stüdyoda rahat edemeyeceğini düşünerek benden rica etti. Kabul ettim, fotoğrafları çektim; sonra fotoğrafları kendi fotoğrafçımla paylaştım. Çok beğendi ve bana birlikte çalışmayı teklif etti. O sırada Sapanca’da bir şirkette çalışıyordum, işimi bıraktım ve fotoğraf çekimlerine başladım. 1 yıl İstanbul’a gidip geldim, Esra Pozan’ın 60 kadar çekimine katıldım. Onunla çalışmak bana büyük deneyim kattı ve bu deneyimi kendi yeteneğimle harmanladım. Bu işi sahada öğrenmek en büyük avantajım oldu.
Her şey çok hızlı bir şekilde gelişti. İşten ayrılırken fotoğrafçılıkta nereye geleceğimi çok düşünmemiştim. Sadece bu işi yapmayı her şeyden çok istiyordum. İlk anlardan itibaren programım hızla dolmaya başladı. İlk yıl çekimlerimin yarısı İstanbul’dan geliyordu, sonrasında Kocaeli çekimleri tüm programımı doldurunca burada çekim yapmaya başladım. Şimdi sadece gelin damat çekimleri değil yenidoğan çekimleri de yapıyorum.
Son dönemde düğün fotoğrafçılarının sayısı çok arttı. Kocaeli’de çekim için akla ilk gelen kısıtlı sayıda mekan olduğu için ortaya birbirine benzeyen işler çıkmaya başladı. Oysa kısıtlı sayıdaki mekanın her çiftin beklentisini karşılaması beklenemez. Böyle özel bir günün çekiminde çiftler de kendini özel ve rahat hissetmeli. Ben bu düşünceyle önce kendime sürekli yenilenen bir çekim bahçesi hazırladım. 3 yıl boyunca çekimlerimi burada gerçekleştirdim. Sonra yurt dışındaki yenilikleri incelediğimde çiftlerin fotoğrafçılarıyla birlikte farklı şehir ya da ülkelerde çekim yaptığını gördüm. Ben de çiftlerime şehir dışı/yurt dışı çekim alternatifleri sunmaya başladım. Hatta Kocaeli’de bir ilke imza atarak çiftlerimin çekimlerini balayında gittikleri ülkede ya da planladıkları seyahatler içinde yapmaya başladım.
Bazı çiftler çekimlerini düğün yorgunluğunu atlattıktan sonra yaptırmak istiyor. Balayı için seçtikleri lokasyon da çekimler için cazip bir yerse bunu değerlendiriyoruz. Çiftler gelinlik ve damatlığını da balayına götürüyor. Örneğin Avrupa hem balayı hem çekim için mimari dokusu ile eşsiz bir atmosfer sunuyor. Böylece çiftler, hem gelin-damat çekimlerini sıradanlıktan uzak bir konseptte yaptırmış oluyor hem de balayı ya da seyahatlerinden ölümsüzleşmiş hatıralarla dönüyor. Bu Kocaeli’de de Türkiye’de de yeni bir akım.
Avusturya, Yunanistan, Nevşehir, Datça ve Safranbolu’da bu konseptte çekimler yaptım. Çiftlerin seyahatinin belli bir kısmına dahil oldum. 2019’da da bir çiftimle Roma’da, bir diğer çiftimle de Mardin’in büyülü atmosferinde çekim planlıyoruz.
Çekim ücreti yükselmiyor. Sadece ulaşım masrafları ekleniyor. Avrupa ve dünyanın pek çok ülkesi için vize engelim yok. Bu nedenle çiftlerin planlarına son dakika dahil olabiliyorum.
Kocaeli için gün batımının çok güzel göründüğü, fazla insan kalabalığının olmadığı, mümkün olduğu kadar bakir yerleri tercih ediyorum. Çekimlerde artık trend sadelik. Çiftler bir tarlada ya da kumsalda fotoğraf çektirmeyi cazip buluyorlar. Gelinlerin tarlatanlarını çıkarıyor, saçlarını açıyorum ve mümkün olduğunca doğal olmalarını sağlıyorum. Ayrıca takım elbise ve gelinlik kumaşında en ideal olanına, çekime uygun elbiseyi nereden bulabileceklerine, doğal saç ve makyaj için hangi kuaförleri tercih edebileceklerine dair tüyolar da veriyorum.
Ben Terazi burcuyum, yani bir şeyi iyi yapabilmem için ihtiyaç duyduğum şey; tutku. Fotoğraf çekmek tutkuyla, kalple yapılacak bir iş. Fotoğraf en büyük tutkum ve bu tutku hiç bitmiyor. Her işimi kalbim çarparak yapıyorum. Yenilikleri takip etmek de önemli. Sektörü, teknolojiyi, özellikle de yurt dışındaki gelişmeleri iyi takip ediyorum… Kendimi sürekli yeniliyorum. Benim için farklı olmak önemliydi, bunu başardığımı düşünüyorum. Kendimi tekrar etmeden ilerlemeyi tercih ediyorum.
Zaten çiftler görüşmeye gelmeden önce fotoğraflarımı incelemiş ve tarzımı kendilerine uygun bulmuş oldukları için geliyorlar. O nedenle çekim günü isteklerimiz genelde aynı yönde oluyor. İstedikleri farklı konseptler olursa çekmeye çalışıyorum.
Evet, gelin çiçeklerinde doğal kurutulmuş çiçekler, skulentler kullanılıyor artık. Saçlar açık. Duvak yerine çiçeklerle yapılmış taçlar tercih ediliyor. Damatlarda daha spor, keten veya pamuklu kumaştan mat takımlar ve bunların pastel tonları tercih ediliyor. Ayakkabılarda rugan yerine mat deri, hem spor hem klasik tarzlar doğa konseptine daha uygun oluyor.
Evet. Çiftlerimin arzusuna göre isterlerse hazırlıklar başladığı andan itibaren onlara eşlik ediyorum. Dış mekân çekimi, gelin alması, düğün mekanlarındaki detaylar ve ilk danslarını çekip düğün hikayesini oluşturuyorum. İsterlerse düğün gününü çekip dış mekân çekimini ayrı gün çekiyorum. Video isteyenleri de dışarıdan alanında iyi bir kaç alternatif isme yönlendiriyorum.
Eğitim bu aralar çok soruldu, ben de ön kayıt almaya başladım. Yakın zamanda iki gün sürecek dolu dolu bir uygulamalı eğitim vermeyi planlıyorum.
Gelin-damat çekimlerinin sonunda çiftlerimle arkadaş kalıyoruz. Senelerdir çektiğim çiftler, anne/baba olmaya başladıkça bebeklerini de çekmemi istediler. En sonunda ben de eğitimler alıp yenidoğan çekimlerine başladım ve bu bende bir tutkuya dönüştü. Bahçesi de olan stüdyomda bebek çekimlerimi sürdürüyorum. Gelin-damat çekimleri ve bebek çekimleri benim için birbirinden özel. Birinde iki hayat birleşiyor, diğerinde yeni bir hayat başlamış oluyor. Her çekimde duygulanıyorum.
Düğün fotoğrafında, fotoğrafçının yedek ekipman bulundurması çok önemlidir. Bir gelin-damat çekimde yaşadığım ilginç olayı paylaşayım: Yakınımda çekim yapan fotoğrafçı makinesinin kartını unutmuş önce benden kart istedi, sonra da gelip yedek makinemi istedi. Ardından, ‘fotoğrafları Whatsaptan atarsınız’ diyecek kadar rahattı. Makineler bozulabilir ve bunun tekrarı yok; bu nedenle her zaman önleminizi baştan almalısınız.
Referanslarla. Bana her yıl, önceki yıllarda çektiğim çiftlerimin arkadaşları gelir. Fotoğrafçının size kendinizi iyi hissettirmesi, güzel poz vermenizi sağlayacaktır. Bu nedenle yüz yüze görüşüp iletişim tarzını gözlemlemelisiniz. Bu görüşmeler benim için çok önemlidir. Çiftler benimle görüştükten sonra çekim konusunda rahatlamış olsunlar ve o günü sabırsızlıkla beklesinler istiyorum.
Anna Belous ve Roman Pervak’ın doğal tarzlarını çok beğeniyorum.
Her ülkeden, her kültürden düğüne tanıklık etmek ve ölümsüzleştirmek istiyorum. İlk çekimimde kalbim nasıl çarpıyorsa hala aynı. Sanırım hiç bitmeyecek.
Tel: 0554 430 53 05
Instagram: @meryemturkmenphotography
@meryemturkmenmini
NASIL ARANDI: #meryem türkmen # fotoğrafçı # fotoğraf # fotoğraf sanatçısı # gelin damat # düğün # gelin damat fotoğrafçılığı # özel anlar # deklanşör # fark # farklı # bebek # yenidoğan fotoğrafçılığı # yenidoğan # meryem türkmen photography