İsmi, Bilal Özdemir… O, denizcilik sektörünün ilimizdeki altın çocuğu.
Bilal Özdemir, İzmail Ship Supply Co. markasıyla, Türkiye denizlerinde bulunan yabancı gemilerin her türlü kumanya, malzeme ve teknik hizmet ihtiyacını karşılıyor; genç yaşına rağmen sektöre olan hakimiyetiyle dikkat çekiyor.
Hizmet kalitesiyle firmasını, denizcilik sektöründe dünyanın tanıdığı bir marka haline getiren Bilal Özdemir, babası İsmail Özdemir’den devraldığı bayrağı her gün biraz daha yukarılara taşıyor.
Bilal Özdemir’i, kendi adını taşıyan su gemisinde ziyaret etik, hizmet verdiği ilginç sektörü ve İzmail Ship Supply Co.’nun başarı hikayesi kendisinden dinledik. İlgiyle okuyacağınızdan eminiz...
26 yaşındayım, İzmitliyim. İzmail Ship Supply Co. firmamızla denizcilik sektöründe hizmet veriyoruz. Özel sebeplerden dolayı eğitimime bir süre ara vermek zorunda kalsam da Kocaeli Üniversitesi İnşaat Teknolojileri Bölümü öğrencisiyim.
Ülkemize gelen yabancı bandralı gemilere malzeme tedarik ediyoruz. Kumanya, teknik malzeme, hırdavat, su gibi ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Kumanyacılık yani gemilere malzeme tedarik etme işi aslında çok eskilere dayanıyor ve bu işe ‘shipchander’ deniliyor. Biz de sektörde ‘İzmail Shipchander’ olarak tanınıyoruz. Eski yıllarda bu hizmet genellikle Yunan gemilerine verilirmiş. Yabancı dil gerektiği için de ülkemizde bu işi ilk olarak Rumlar yapmaya başlamış. Hala iç piyasada çok bilinen bir sektör değil.
Firmamız, 1993 yılında babam İsmail Özdemir tarafından kurulmuş. O dönemde babamın Dil İskelesi’nde, limana yürüme mesafesinde marketi varmış. Limana yanaşan yabancı gemilerde çalışanlar, babamdan poşetle malzeme alıp gemilere taşırmış. Babamın o dönemde yabancı dili olmamasına rağmen gemicilerle arasında bir diyalog oluşmuş. Zamanla, ‘Gemimiz İzmit’te, oraya malzeme getirebilir misin?’ talepleri çoğalınca, İzmail firmasının da temelleri atılmış. Babam marketteki malzemeleri toparlayıp İzmit Körfezi’ndeki gemilere taşımaya başlamış ve adını kısa sürede duyurarak sektörde tanınmış.
Babam, o zamanlar Sovyet gemileriyle çalışıyormuş. Bildiğiniz gibi Ukrayna’da İzmail adında bir şehir var. İlk zamanlar, gemiciler şirketin adını sorduklarında, babam şirketin bir adı olmadığını söylüyormuş. Onlar da firmanın adı ‘İzmail’ olsun demiş. 1994 yılında, Rus bir kaptan kendi el yazısıyla sembolik bir sertifika düzenleyerek, şirketimize ‘İzmail’ adını vermiş. O sertifika hala ofisimizin en değerli parçası.
Babam, 1993 yılından itibaren marketi kapatarak tamamen tedarik işine yöneldi. Zamanla iş, kumanyanın yanı sıra teknik malzeme tedariğine de dönüştü. Babam, o yıllarda tanıştığı Hüsnü Bey’i de yanına alarak, firmayı günden güne büyüttü. Nihayetinde, askerliğimi yapıp döndükten sonra işleri babamdan ben devraldım.
Babam artık işleri takip ediyor, ben yönetim kısımda yalnızım. Şu anda toplam 15 kişiyle çalışıyoruz. Burada yönetici pozisyonunda olsam da işin içinde aktif olarak yer alıyorum. Bunun yanı sıra çalışanlarımıza da yetki vermekten yanayım. Bu onların daha rahat çalışmasını ve operasyonun daha hızlı ilerlemesini sağlıyor.
Çok geniş bir alanda hizmet veriyoruz. Yabancı gemilerin, bulundukları ülkede çeşitli ihtiyaçları olur. Kumanyasını, teknik malzemesini, hırdavatını, gemiye gereken kaynakçıyı, tamir hizmetini, su ihtiyacını o ülkeden karşılaması gerekir. Bu satın almaları yabancı bir ülkede kendileri yapamayacağı için bütün malzemeleri tek kanaldan karşılayabilecek firmalara ihtiyaç duyarlar. İşte, biz de gemilere bu hizmeti veriyoruz.
Aynen öyle… Gemide motor arızalandığında, motoru çıkarıp atölyeye getiriyor, bakımını yaptıktan sonra gemiye geri götürüyoruz. Sonu olmayan bir iş. Dolayısıyla da bu işi yapmak için çok geniş bir network’e sahip olmanız gerekiyor.
Yıllardır müşterilerimizin bize duyduğu güvenle firmamızın adı dünya çapında biliniyor. Rusya, Singapur, Almanya ve Amerika’daki firmalarla çalışıyoruz. Bu firmalara bağlı gemilerin Türkiye genelindeki tüm hizmetlerini karşılıyoruz. Türkiye’ye uğramadan, boğazlarımızdan geçen gemilerin hizmetini de onlar boğazlardan geçerken servis motorlarıyla veriyoruz.
Dünya üzerinde denizde olan bütün gemileri uydu sisteminden görmek mümkün. Örneğin, Çin’den yola çıkan bir gemiyi uydudan görüp, o firmanın uydu mailine teleks çekiyoruz. Bize maille dönüş yaptıklarında, gemiye Çince ve İngilizce ürün listelerimizi gönderiyoruz. Onlar da bize 15-20 gün içerisinde gelecekleri limanı ve ihtiyaçlarını söylüyor. Gemiler gelmeden önce biz tedarik işlemlerini tamamlamış oluyoruz. Gemi geldiğinde de malzemeleri gümrüklü olarak ihraç ediyoruz.
Türkiye sularındaki tüm gemilerimize… Malzemeleri karadan, kendi araçlarımızla geminin olduğu bölgeye sevk ediyor ve gemiye sevkiyatını sağlıyoruz. Zaman zaman Türkiye dışına da malzeme gönderdiğimiz oluyor. Pandeminin başladığı dönemde gemicilik firmalarından çok büyük siparişler aldık. Yunanistan ve İtalya’ya maske ve dezenfektan gönderdik fakat sonra bu ürünlere ihracat yasağı gelince gönderimi bıraktık. 25 yılda yaklaşık 700 bin gemiye malzeme teslimatı yaptık. Bu gemilerin her biri 150-200 metrelik büyük gemiler. Aslında yaptığımız iş bir çeşit ihracat.
Gemiye malzeme verdiğimizde, buradaki lokal malzeme ihracat malına dönüşüyor. Örneğin, gemi benden 5 kilo şeker istiyor, ben de gidip yandaki bakkaldan alıyorum. Bakkaldan fatura alıp gemiye beyanname verdiğimde, bakkal ihracat yapmış oluyor. Bizim yaptığımız iş aynı zamanda ihracat sayılıyor. Rakamlarımıza göre son 3 yılın ortalaması 1,5 milyon doları geçtiği için de devlet bize yeşil pasaport hakkı tanıdı. Devlet resmi olarak bizi ihracatçı olarak tanıyor.
Kumanyaları, toptancılar sitesinde çalıştığım firmalardan temin ediyorum. Yüksek miktarda alımlar yaptığımızdan, çok bilinmese de kentteki ekonomik canlılık adına çok büyük bir dinamiğiz. Ne yazık ki İzmit piyasaları, denizcilik sektörünün farkında değil. Örneğin, Tuzla Sanayi Sitesi kendisini bu alanda çok geliştirdi. İzmit sanayisindeki esnaf, ürettiği malzemenin denizcilik sektöründe kullanılabileceğinin farkında değil. Bu nedenle bir pazarlama stratejileri yok. Kocaeli’de bu iş gelişirse esnaf çok daha fazla gelir sağlayabilir çünkü ürününü Türk Lirası ile alıp dolarla satacak. Yurt dışına gitmeden, yurt dışında gibi para kazanıyorsunuz aslında.
Kocaeli’de bu işi yapan tek ve en eski firma biziz ancak bizim yan işlerimizi yapan başka firmalar var. Zaten onların da hepsi aile üyelerimiz. Daha önce babamın yanında çalışıp sonra kendi firmalarını açan akrabalarımız. Kolektif çalışıyoruz.
Evet, 40 metre ve 250 ton kapasiteli bir gemimiz var. Bu gemiyle İzmit Körfezi’nde ve talep olduğu zaman Yalova bölgesinde su ikmali yapıyoruz. Limandan suyu alıyoruz, Körfez’de bulunan gemilere ikmal ediyoruz. Su ikmali, diğer hizmetlere göre büyük kazançlar sağlayan bir hizmet değil. Bizim buradaki amacımız, gemilere eksiksiz hizmet verebilmek. Gemi, İzmit Körfezi’ne geldiği zaman buradaki İzmail Shipchander’dan su alabileceğini bilecek çünkü buranın tek su firması biziz.
Pandemi döneminde gemiler hiç durmadı. Sokağa çıkma yasağı olduğu günlerde biz en yoğun dönemimizi yaşadık. En büyük sıkıntımız, kumanya temin ettiğimiz firmaların kapalı olmasıydı. Bunun dışında bir malzeme sıkıntısı da yaşamadık.
Yabancı firmalarla çalıştığımızdan: çalışma saati, bayram, seyran, izin, hafta sonu gibi lükslerimiz yoktur. Gemi hangi gün, hangi saatte geliyorsa, biz de onun olduğu yerde olmak zorundayız. Dolayısıyla saha personelinin çalışma saati yok. Ben de onlarla beraber sahada malzeme ikmali yapmaktan çekinmem. Gerekirse gemiye gider yüklemeye yardım ederim. İşimi severek yaptığım için yorulmuyorum.
Hem de çok… Keyifli olmasının yanı sıra kendimi geliştirmemde de çok faydalı oldu. Gemilere girip çıktıkça dünyanın her yerinden arkadaşlarım oldu, yabancı dilim bu sayede çok gelişti.
Çocukluğumdan beri ticaretin içindeyim. Ben ortaokuldayken azıcık bilgisayar bilgimle bir sistem kurmuştuk. Ofisimizde, bilgisayar sisteminden telefonlara modem bağlayıp çok ucuza yurt dışıyla telefon görüşmesi sağlıyorduk. Derince, Hereke ve Dilovası liman girişlerine kurduğumuz telefon ofislerinde, yabancı gemilerin çalışanlarının aileleriyle görüşebilmesini temin ediyorduk. Gemiciler yoldan geçerken önlerine atlar, azıcık İngilizcemle ucuza telefon görüşmesi yapabileceklerini anlatırdım. Diyeceğim o ki küçüklüğümden beri ticareti severim.
Babamdan çok güzel ve güvenilir bir marka devraldım. Şimdi benim görevim, teknolojiyi biraz daha işin içine dahil ederek bu markayı daha ileriye taşımak. Kocaeli’nin denizcilik piyasasında daha fazla güçlü olmasını istiyorum. Türkiye’nin en büyük sanayisinin gemicilik piyasası olduğunu düşünüyorum. İhracatta da çok büyük payı olan Kocaeli’de bunu geliştirmek gibi bir misyon edindim. Biz hala Derince’de bulunan baba yadigarı ofisimizde çalışıyoruz. Aşağıda küçücük bir masam var çünkü bizim güvenilirliğimiz ve büyümemiz şirket binamıza değil, hizmet kalitemize bağlı. Benim buraya 20 katlı bir plaza dikmem, Çin’deki acentenin ya da gemicilerin umurunda bile değil çünkü burayı hiçbir zaman görmeyecekler. Onların gördüğü, verdiğimiz hizmetin kalitesi.
Biraz önce de söylediğim gibi 26 yaşındayım. Ailemle birlikte yaşıyorum ve bekarım. Sporla yakından ilgileniyorum, Maşukiyespor’da lisanslı olarak futbol oynadım. Son 4-5 aydır da piyano eğitimi alıyorum. Ayrıca, Instagram ve Twitter’da @asomoruks isimli bir hesabımız var. Pandemi nedeniyle organizasyonlara ara vermiş olsak da bu sayfa aracılığıyla İzmitli gençler için etkinlikler düzenliyoruz. Onun dışında sosyal hayatım da işimle alakalı oluyor. İşim dolayısıyla çok sık seyahat ettiğim için iş ve tatil bir arada yürüyor.
NASIL ARANDI: #bilal özdemir # iş adamı # gemi # genç # genç iş adamı # İzmail Ship Supply Co
